Küba’da, Covid-19 salgını ve ekonomik sıkıntılardan bunalan halk ülke çapında hükümete karşı protesto eylemi düzenledi. Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel protestolarla ilgili Amerika Birleşik Devletleri’ni (ABD) suçladı ve devrimcileri eylemcilerle yüzleşmeye çağırdı.
Başkent Havana’da, çoğunluğu gençlerden oluşan yüzlerce kişi ile başlayan yürüyüş kısa zamanda büyüdü. Eylemi gören halkın bir kısmı sokağa inip yürüyüşe katılırken, bir kısmı evlerinin balkonundan destek verdi.
İki buçuk saat barışçıl şekilde süren yürüyüşe bazı göstericilerin kaldırım taşlarını sökerek polise fırlatması ve boş bir polis arabasını devirmesi üzerine güvenlik güçleri müdahale etti. Göz yaşartıcı bomba ile göstericileri dağıtmaya çalışan polisin eylemcilere dayak attığı ve onlarca kişiyi tutukladığı bildirildi. Müdahale eden polislerin içinde üniformalıların yanı sıra sivil kıyafetli kişilerin olması dikkat çekti.
Gösteriler sırasında bir kişinin Amerikan bayrağı çıkardığı, ancak bayrağın eylemcinin yanındakiler tarafından hemen elinden alındığı da gelen haberler arasında.
Diaz-Canel “devrimcileri eylemcilerle yüzleşmek için” sokağa çağırdı
Başkentin yanı sıra ülkenin diğer kentlerinde de başlayan eylemlerin en büyüğü San Antonio de los Banos da yaşandı. Binlerce kişinin katıldığı gösterilerde halk Covid-19 kısıtlmalarından aşıya, ilaç ve gıda sıkıntısından ve elektrik kesintilerinin sona ermesine kadar taleplerini sloganlar atarak dile getirdi. Mobil internetin 2018 yılında geldiği ülkede gösterilere ait görüntülerin bir kısmı sosyal medyaya yansıdı ancak eylemler sürdükçe internet kesintisi yaşandığı belirtildi.
San Antonio de los Banos’taki gösteriler üzerine kente gelen Devlet Başkanı Diaz-Canel “Sanki pandemi dünyanın başka yerinde yokmuş gibi Küba-Amerikan mafyası sosyal medya influencerlarına ve YouTubeculara iyi para vererek bu eylemleri yarattı” sözleriyle olaylardan ABD’yi sorumlu tuttu. Diaz-Canel ayrıca “Ülkenin bütün devrimcilerini, bütün komünistlerini bu provokasyonlarla katı ve cesaretli bir şekilde yüzleşmek için sokağa çağırıyoruz” diye seslendi.
Küba liderinin bu konuşmasının ardından başkentte Komünist Parti yanlısı 300 kadar kişinin hükümete destek vermek üzere protesto alanına geldiği bildirildi. Fidel Castro ve Küba Devrimi lehine slogan atan eylemcilerin, aralarında Associated Press haber ajansı gazetecilerinin de bulunduğu bir grubu darp ettiği aktarıldı.
Diaz-Canel 2018 yılında Fidel Castro’nun kardeşi Raul Castro’nun ardıdan Küba lideri olmuştu.
ABD’den tepki
Ülke liderinin ABD’yi suçlayan ifadelerine yanıt veren ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jale Sullivan, sosyal medyada yaptığı paylaşımda “ABD, Küba’daki ifade ve toplanma özgürlüğünü destekliyor ve evrensel haklarını kullanan barışçıl protestocuları hedef alan her türlü şiddeti kınıyor” ifadesini kullandı.
Küba’da yalnızca Komünist Parti’nin düzenlediği eylemler için toplanma özgürlüğü bulunuyor.
Ekonomisi son bir yılda yüzde 10,9 daralan ülkede ABD’nin giderek sıkılaştırdığı yaptırımlara son dönemde pandeminin getirdiği zorluklar da eklendi.
Covid-19 salgınının ilk dönemini daha hafif atlatan ülke son dönemde Delta varyantının etkisiyle vaka sayısında büyük artış yaşıyor. 11 milyonluk ülkede pazar günü 7 bine yakın yeni vaka görülürken, 47 kişinin hayatını kaybetmesiyle toplam can kaybı bin 500’ü geçti.