İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor
  • Ana Sayfa
  • Haberler
    • All
    • Bilim ve Teknolji
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Kültür - Sanat
    • Politika
    • Spor
    • Yaşam
    Davutoğlu’ndan Bakırhan ve Bahçeli’ye telefon

    Davutoğlu’ndan Bakırhan ve Bahçeli’ye telefon

    Yeni Papa Kayserili Çıktı! Vatikan’daki Dengeleri Değiştirecek İddia

    Yeni Papa Kayserili Çıktı! Vatikan’daki Dengeleri Değiştirecek İddia

    Şivişki Yaylası’nda pancar mesaisi: Hem şifa hem geçim kaynağı

    Şivişki Yaylası’nda pancar mesaisi: Hem şifa hem geçim kaynağı

    Malena ve Martha: Avrupa’nın Kuzey ve Güneyinden iki çılgın kadın

    Malena ve Martha: Avrupa’nın Kuzey ve Güneyinden iki çılgın kadın

    Müzik Sektörünün 'Epstein'i Diddy Hakim Karşısında... İşte Kan Donduran Partilerde Yaşananlar

    Müzik Sektörünün ‘Epstein’i Diddy Hakim Karşısında… İşte Kan Donduran Partilerde Yaşananlar

    Ekonomistler, Mehmet Şimşek'in "vergi memuru" kararını eleştirdi; önerilerini sundu

    Yatırımcılar ve finans temsilcileriyle buluşacak

    Trending Tags

  • İnsan Hakları
    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    ‘Mansur Yavaş her şart altında aday’

    Adliye binalarımız güzel ama adalet var mı?

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt'taki Mitinge Neden Katılmadı?

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt’taki Mitinge Neden Katılmadı?

    Hasta tutsak yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor

    Hasta tutsak yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor

    Trending Tags

  • 15 Temmuz
    Şehit Semih Terzi neden infaz edildi?

    Şehit Semih Terzi neden infaz edildi?

    Hakan Fidan’dan 15 Temmuz itirafı: ”Önceden koordine ettiği askerler Darbeci gibi davranıp sonra geri çekilmiş”

    Hakan Fidan’dan 15 Temmuz itirafı: ”Önceden koordine ettiği askerler Darbeci gibi davranıp sonra geri çekilmiş”

    25 ülkeye ihracat yapan şirket konkordato ilan etti

    15 Temmuz öncesi Genelkurmay’da MİT ajanı: Fişleme ödülü olarak Tuğgeneralliğe yükseltildi

    İdam isteyen sahte 15 Temmuz gazisinin foyası ortaya çıktı

    İdam isteyen sahte 15 Temmuz gazisinin foyası ortaya çıktı

    MİT’e 15 Temmuz ihbarının sırrı çözüldü; Eski İstihbaratçıdan, Binbaşı Osman Karaca hakkında şok itiraflar

    MİT’e 15 Temmuz ihbarının sırrı çözüldü; Eski İstihbaratçıdan, Binbaşı Osman Karaca hakkında şok itiraflar

    15 Temmuz’da mafyanın rolü: Tek tek görüntüleriyle, kim hangi görevde sahadaydı?

    15 Temmuz’da mafyanın rolü: Tek tek görüntüleriyle, kim hangi görevde sahadaydı?

  • Kürt Meselesi
    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    Tabip odaları: Kayyımlar  Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Tabip odaları: Kayyımlar Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    DEM Parti'den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    DEM Parti’den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    Trending Tags

  • Görüş & Analiz
    Deniz taşla dolmaz, dolarda en kötüsü geliyor

    Dolara ya ek vergi ya da yasak!

    Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!

    Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!

    15 Temmuz'dan 9 yıl sonra… Ve işkence nihayet AİHM gündeminde

    15 Temmuz’dan 9 yıl sonra… Ve işkence nihayet AİHM gündeminde

    Dolar bitti, Kazak doları geliyor

    Dolar bitti, Kazak doları geliyor

    Amerika Sonrası Küresel Ticareti Kim Yönetecek?

    Amerika Sonrası Küresel Ticareti Kim Yönetecek?

    MAGA Radikalizmi Üniversitelerde: Trump Kültür Kurumlarını Ele Geçiriyor!

    MAGA Radikalizmi Üniversitelerde: Trump Kültür Kurumlarını Ele Geçiriyor!

  • Gizlilik politikası
No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • Haberler
    • All
    • Bilim ve Teknolji
    • Dünya
    • Ekonomi
    • Kültür - Sanat
    • Politika
    • Spor
    • Yaşam
    Davutoğlu’ndan Bakırhan ve Bahçeli’ye telefon

    Davutoğlu’ndan Bakırhan ve Bahçeli’ye telefon

    Yeni Papa Kayserili Çıktı! Vatikan’daki Dengeleri Değiştirecek İddia

    Yeni Papa Kayserili Çıktı! Vatikan’daki Dengeleri Değiştirecek İddia

    Şivişki Yaylası’nda pancar mesaisi: Hem şifa hem geçim kaynağı

    Şivişki Yaylası’nda pancar mesaisi: Hem şifa hem geçim kaynağı

    Malena ve Martha: Avrupa’nın Kuzey ve Güneyinden iki çılgın kadın

    Malena ve Martha: Avrupa’nın Kuzey ve Güneyinden iki çılgın kadın

    Müzik Sektörünün 'Epstein'i Diddy Hakim Karşısında... İşte Kan Donduran Partilerde Yaşananlar

    Müzik Sektörünün ‘Epstein’i Diddy Hakim Karşısında… İşte Kan Donduran Partilerde Yaşananlar

    Ekonomistler, Mehmet Şimşek'in "vergi memuru" kararını eleştirdi; önerilerini sundu

    Yatırımcılar ve finans temsilcileriyle buluşacak

    Trending Tags

  • İnsan Hakları
    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    ‘Mansur Yavaş her şart altında aday’

    Adliye binalarımız güzel ama adalet var mı?

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    Esenyurtlular kayyıma tepkili: Hukuksuzluk ve adaletsizliktir

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt'taki Mitinge Neden Katılmadı?

    En Yakınındaki İsim Konuştu: Mansur Yavaş Esenyurt’taki Mitinge Neden Katılmadı?

    Hasta tutsak yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor

    Hasta tutsak yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor

    Trending Tags

  • 15 Temmuz
    Şehit Semih Terzi neden infaz edildi?

    Şehit Semih Terzi neden infaz edildi?

    Hakan Fidan’dan 15 Temmuz itirafı: ”Önceden koordine ettiği askerler Darbeci gibi davranıp sonra geri çekilmiş”

    Hakan Fidan’dan 15 Temmuz itirafı: ”Önceden koordine ettiği askerler Darbeci gibi davranıp sonra geri çekilmiş”

    25 ülkeye ihracat yapan şirket konkordato ilan etti

    15 Temmuz öncesi Genelkurmay’da MİT ajanı: Fişleme ödülü olarak Tuğgeneralliğe yükseltildi

    İdam isteyen sahte 15 Temmuz gazisinin foyası ortaya çıktı

    İdam isteyen sahte 15 Temmuz gazisinin foyası ortaya çıktı

    MİT’e 15 Temmuz ihbarının sırrı çözüldü; Eski İstihbaratçıdan, Binbaşı Osman Karaca hakkında şok itiraflar

    MİT’e 15 Temmuz ihbarının sırrı çözüldü; Eski İstihbaratçıdan, Binbaşı Osman Karaca hakkında şok itiraflar

    15 Temmuz’da mafyanın rolü: Tek tek görüntüleriyle, kim hangi görevde sahadaydı?

    15 Temmuz’da mafyanın rolü: Tek tek görüntüleriyle, kim hangi görevde sahadaydı?

  • Kürt Meselesi
    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    Bakırhan: Kürtlerle barış Türkiye’ye refah getirir

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM’li Tuncer Bakırhan: “Biz CHP’nin eylemci kitlesi değiliz, bizim başka bir meselemiz var”

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    DEM Partili Kamaç: Diyanet’in 19 dilli yayınında Kürtçe yok!

    Tabip odaları: Kayyımlar  Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Tabip odaları: Kayyımlar Kürt sorunu çözümsüzlüğünün sonucu

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    Batman’da sert müdahalede bulunan polisler hakkında soruşturma başlatıldı

    DEM Parti'den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    DEM Parti’den Ahmet Özer Yorumu: Bu Ne Perhiz Bu Ne Lahana Turşusu

    Trending Tags

  • Görüş & Analiz
    Deniz taşla dolmaz, dolarda en kötüsü geliyor

    Dolara ya ek vergi ya da yasak!

    Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!

    Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!

    15 Temmuz'dan 9 yıl sonra… Ve işkence nihayet AİHM gündeminde

    15 Temmuz’dan 9 yıl sonra… Ve işkence nihayet AİHM gündeminde

    Dolar bitti, Kazak doları geliyor

    Dolar bitti, Kazak doları geliyor

    Amerika Sonrası Küresel Ticareti Kim Yönetecek?

    Amerika Sonrası Küresel Ticareti Kim Yönetecek?

    MAGA Radikalizmi Üniversitelerde: Trump Kültür Kurumlarını Ele Geçiriyor!

    MAGA Radikalizmi Üniversitelerde: Trump Kültür Kurumlarını Ele Geçiriyor!

  • Gizlilik politikası
No Result
View All Result
İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor
No Result
View All Result
Home Görüş & Analiz

Haklı olmak neden yetmiyor?

SG by SG
14 Temmuz 2021
in Görüş & Analiz
0
Haklı olmak neden yetmiyor?
PaylaşPaylaş


YORUM | YAVUZ ALTUN

Antik çağ Atina’sında çeşitli suçlarla itham edilen bir kişi, şehrin önde gelenlerinin katıldığı bir jürinin karşısına çıkar ve kendini savunurdu. Etkisini arttırmak için, dilerseniz, savunma metnini kelimelerle arası iyi, tartışma tekniklerinde mahir birine yazdırabilirdiniz. Modern avukatlığın atası olarak kabul edilen bu hizmetin, müşterisi de çoktu. Bir gün hakkında ciddi suçlamalar olan bir zanlı, dönemin meşhur savunma yazarlarından birine böyle bir metin sipariş etmiş. Yazar, hemen oracıkta harika bir savunma kaleme almış. Zanlı okuyunca çok etkilenmiş ve sevinçle evine dönmüş. Ertesi gün, yine yazarın yanına varmış. “Bu metni ilk okuduğumda harika görünmüştü fakat birkaç kez daha okuyunca mantıksal boşluklar buldum. Acaba değiştirsek mi?” diye ağzını yoklamış. Savunma yazarı, hiç istifini bozmadan, “İlk okuyuşta etkilenmiştin değil mi?” diye sorup kendini onaylattıktan sonra şu açıklamayı yapmış: “Merak etme, jüri yalnızca bir kez dinleyecek.”

***

1894 yılında Fransız ordusuna bağlı Yüzbaşı Alfred Dreyfus, Almanlara casusluk yaptığı ithamıyla tutuklanıp ömür boyu hapse mahkûm edilmişti. Delil, Paris’teki Alman elçiliğinin çöp tenekesinden çıkmıştı. Elçilikte çalışan ve istihbarata da muhbirlik yapan temizlikçi kadının çöpte rastladığı mektup bir Fransız subayından geliyordu ve Alman elçisine “gizli bilgiler” sağlayabileceğini vaat ediyordu. Mektuptaki el yazısı “şüpheli” subayların yazılarıyla karşılaştırıldı ve sahibinin Dreyfus olduğuna kanaat getirildi. Yüzbaşı, “doğuştan şüpheliydi” çünkü bir Yahudi’ydi. Avrupa’da Yahudi düşmanlığının bir “fikir” olarak kendine hem de hayli yüksek yer bulduğu bir dönemden bahsediyoruz. Yaklaşık iki yıl sonra, Alman elçiliğindeki temizlikçi kadın bu kez bir mektup müsveddesi buldu ve merkeze rapor etti. Müsvedde, Binbaşı Easterhazy isimli bir subaya gönderiliyordu. Dreyfus’u mahkum ettiren mektuptaki el yazısı Easterhazy’nin el yazısıyla karşılaştırılınca, birebir aynı olduğu görüldü.

Gelgelelim, bu yeni delile rağmen, Fransız ordusu Easterhazy’yi mahkum etmek yerine, iki günlük bir mahkeme gösterisi sunmuş ve binbaşıyı aklamıştı. Böylece Dreyfus “suçlu” olmaya devam edecekti. 13 Ocak 1898’de, yani tutukluluğunun dördüncü senesinde, Paris’in meşhur L’Aurore gazetesinde, şehrin önde gelen yazarlarından Emile Zola imzalı, şu çok bilindik, “İtham Ediyorum!” (J’accuse!) yazısı yayınlandı. Yazı, dönemin Cumhurbaşkanı Felix Faure’a hitaben, “Şerefinizi düşünerek gerçeği bilmediğinize inanıyorum,” notuyla başlıyor ve olayların “iç yüzünü” haykırıyordu. Zola yalnızca Dreyfus’un masumiyetini anlatmakla kalmıyor, ona bu “kumpası” kuran görevlilerin isimlerini de tek tek sıralıyordu. Şu satırlar, ordu içerisinde kimlerin bu işe karıştığını gösteriyor:

“Hiç kuşkusuz, işin içinde pek becerikli görünmeyen Savaş Bakanı General Mercier, kendisini kilise tutkusuna kaptırmış görünen Genelkurmay Başkanı General Boisdeffre ve vicdanı pek çok karanlık işi kabullenebilen Genelkurmay Başkan Yardımcısı General Conse de var. Ama işin başında herkesten önce Binbaşı Paty de Clam bulunuyor. Hepsini o yönetiyor, hepsini hipnotizma ile uyutuyor.”

Emile Zola’ya göre “skandallar zinciri” Dreyfus’un ilk sorgusunda başlamış, işkence ve tehditle ifade alınmış, delil uydurulmuştu. Ardından kamuya kapalı bir mahkeme safahatı yürütülmüş, bir takım subaylar Dreyfus aleyhinde tanıklığa zorlanmış, bilirkişiler ayarlanmış… Binbaşı Paty de Clam, “pis Yahudi” olarak gördüğü Dreyfus’u, belli ki “ordunun Yahudilere kapalı tutulması” yönündeki fikrine herkesi ikna etmek için kurban etmek istiyordu. Asıl suçlunun Binbaşı Easterhazy olduğu ortaya çıkmasına rağmen, Fransız Genelkurmay’ı geri adım atmak istemiyor, bu uğurda Easterhazy soruşturmasını yürüten ve ilk mektubun onun elinden çıktığını kanıtlayan Yarbay Picquart’ı “kumpas kurmaktan” mahkûm ettiriyordu. Bu arada Zola’nın yukarıda saydığı bazı generaller görevden alınmıştı fakat yerlerine gelenler de, Dreyfus davasında “hatalı” olduklarını itirafa yanaşmıyordu.

Çünkü Zola’ya göre, “genelkurmay suçlu duruma düşmeksizin Dreyfus’un suçsuz çıkması imkansızdır. Bundan dolayıdır ki, [askerî makamlar] akla gelebilecek her türlü önleme baş vurarak, basında kampanya açarak, bildirilerle, nüfuzla Esterhazy’yi korumuşlardır.”

“İtham Ediyorum” Zola’nın Dreyfus davası hakkında yayınladığı bir dizi yazının sonuncusuydu. Güçlü devlet görevlilerine açıkça suçlamalar yöneltiyordu. Fransa’da 1881 yılında çıkarılan Basın Yasasına göre, kişiler hakkında “lekeleyici yayın yapmak” yasaklanmıştı. Zola bu konuyu da yazısında gündeme getirip, “İsteyerek kendimi tehlikeye atıyorum,” diyecekti. Adalet mekanizmasının güçlüden yana olduğunu bildiğinden, kamuoyu oluşturmak, yöneticileri zor durumda bırakmak istiyordu. Elbette bu yayınlar Paris’te çok ses getirmişti ancak o kadar. 1898’in Haziran ayındaki hükümet değişikliğine kadar, davada bir gelişme olmadı. “Devran dönünce” önce davanın yeniden görülmesine karar verildi. Yarbay Picquart bir kez daha göreve çağrılarak Binbaşı Esterhazy soruşturmasıyla ilgili yeniden yargılama yapıldı. Sonucunda Esterhazy mahkûm edildi ve gönderildiği hapishanede intihar etti. Yargıtay hakkındaki kararı bozunca Dreyfus, yeniden askerî mahkemeye çıkacaktı. Burada tekrardan suçlu bulundu. Ta ki 1906 yılında, yeni savaş bakanı davanın tekrarlanması için girişimde bulunana kadar ithamlar üzerinden kalkmadı.

***

19. yüzyılın son diliminde, dünya genelindeki çeşitli işçi hareketlerinin sonucu olarak ortaya çıkan 1 Mayıs Emek Bayramı, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez kitlesel olarak 1976 yılında, Taksim’de kutlandı. Osmanlı devrinde de sosyalist akımların güçlü olduğu şehirlerde 1 Mayıs kutlandığını biliyoruz. Ancak 1925’te yürürlüğe giren Takrir-i Sükûn Kanunu’nun ardından 1 Mayıs neredeyse unutuldu. 1961 Anayasasının işçi hareketlerinin önünü açması, 1970’lerde ülkede yükselen sol ideolojik akımlar, 1976’da 1 Mayıs kutlamayı mümkün kılmıştı. Bir yıl sonra, karanlık bir olayda, yine Taksim’de toplanan işçilerin üzerine ateş açıldı, 34 kişi hayatını kaybetti, onlarcası yaralandı. 1978’de işçiler “bayram” değil “yas” için Taksim’deydi.

1979’da Sıkı Yönetim Komutanlığı, Taksim’e girişi yasakladı. Ardından 12 Eylül rejimi geldi ve 1 Mayıs’lar tamamen yasaklandı. Bu arada Anayasal olarak böyle bir bayramın varlığı kabul ediliyor, o gün işçilere tatil veriliyordu. Ama meydanlarda kutlamak, bilhassa Taksim’de toplanmak yasaktı. 1989 yılına geldiğimizde, bir grup genç işçi yine Taksim’e çıkmak için bir araya geldi. Aralarında sosyalizmle yeni tanışmış 17 yaşındaki deri işçisi Mehmet Akif Dalcı da vardı. İşçiler yine Taksim’e sokulmamış, üstüne üstlük polisler ara sokaklarda göstericilere gerçek mermilerle ateş açmaya başlamıştı. Bir arkadaşının anlatımına göre, genç Mehmet etraftan topladığı taşları polise atarak, onları uzak tutmaya çalışıyordu. Sonra bir kurşun, tam alnının ortasına geldi. Yarım saat içinde can verdi.

Mehmet’in babası müftüydü. Evladının cesedini kendisi yıkamıştı. Aynı yıl Grup Yorum, “Mehmet” isimli bir şarkı besteleyecekti: “Kuşandık genç öfkeni / Taşların kucaklarımızda / Bizlere öğrettiğin kavga / Kavgamız büyüyor omuzlarımızda.” Silahlı bir sol örgüt, daha sonra Mehmet’i öldürdüğü iddia edilen trafik polisinin peşine düşmüş, sokak ortasında infaz etmişti. Bazı gazetecilere göre, öldürülen yanlış polisti ama devlet kendi içinde bu olayı doğru düzgün soruşturmadığı için, hayatını kaybeden polis memuru adeta “hedefte” kalmıştı. Bir anlamda, silahlı bir grup “kendi adaletini” işletiyordu sokak ortasında. O günlerin “güvenlikçi dili” her 1 Mayıs’ta karşımıza çıkmaya devam edecekti. Taksim’e çıkmaya çalışanlar hep “bir kısım yasa dışı örgütler” oluyordu.

Grup Yorum, 1997’de yayınladığı Marşlar isimli albümde, Mehmet şarkısını “Haklıyız kazanacağız” adıyla yeniden yorumladı. 90’lı yıllar öğrenci hareketlerinin yoğun, sokağın sıcak olduğu zamanlardı. Aynı zamanda, emniyet teşkilatının en yozlaşmış dönemlerinden biri. Gözaltlarında kaybedilenler, işkenceden geçirilenler, açlık grevleri… Düzen kuruluydu: Siyaset ve medya sokaktakileri marjinalleştiriyor, polis de “gereğini” yerine getiriyordu. Türkiye mahkemeleri polisi koruyor, eğer soluğu yeterse davalar AİHM’e gidiyor, AİHM de Türkiye’yi mahkum ediyordu. Mehmet gibi onlarcasının hayatı karardı. 2000’de 20 cezaevinde aynı anda başlatılan “Hayata Dönüş Operasyonu” sırasında kolu kopan Veli Saçılık, orada ölüp gitseydi “marjinal bir örgütçü” olarak anılacaktı. Yaşadı ve milletvekili bile oldu. “Öcü” değildi yani, “öcüleştirilmiş”ti.

2016 yılında Grup Yorum üyelerinin bir araya geldiği İdil Kültür Merkezi’ne polis baskını esnasında pek çok müzik enstrümanı zarar gördü. Kalan Müzik, o günlerde “Haklıyız kazanacağız” bestesinin orada, polisin kırdığı enstrümanlarla icra edildiği bir versiyonunu YouTube’da yayınladı. Daha sonra Grup Yorum üyeleri, İbrahim Gökçek ve Helin Bölek, müzik grubuna yönelik bitmek bilmeyen polis baskınlarına ve tutuklamalara isyan etmek için başlattıkları ölüm orucu neticesinde hayatlarını kaybettiler. Aradan geçen onca yıla rağmen, 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkmak isteyenler de, gözaltında kaybedilen çocuklarının en azından cesedini bulmak için çırpınan Cumartesi Anneleri de, Grup Yorum üyeleri de, toplumun genişçe bir kesimi tarafından “marjinal gruplar” olarak görülmeyi sürdürüyor.

***

Geçenlerde Sırrı Süreyya Önder, çözüm sürecine dair önemli bir röportaj verdi. Çuvaldızı kendisine batırdığı bir söyleşiydi bu bana kalırsa. Çözüm sürecinin sona ermesiyle ilgili kendi sorumluluğunu şu sözlerle anlatıyordu: “Bugünden bakınca, aslında bütün enerjimizi barış talebini toplumsallaştırmaya harcamamız gerektiğini anlıyoruz. Bu sürecin bitirilmesini sadece provokasyonlarla izah edemeyiz, hayır. Eğer toplumun sahip çıkmasını sağlayabilseydik barış süreci su sızdırmaz, kurşun geçirmez bir ruha bürümüş olur; başarıya ulaşırdık. O zaman da çözüm sürecini bitirmek üzere provokasyon tertipleyenler birer sinek vızıltısı gibi gelip geçerdi.”

Yukarıdaki kıssaların hissesi de burası. Dünyevî adalet, iletişim kurabilme meselesidir. Teoride yasalar ve deliller olmak üzere, “insanî zaaflardan arınmış” objektif bir adalet fikrinden bahsedilir, gelgelelim, ikna etmeniz gerekenler, insandır. İlk kıssa bunun hakkındaydı. Sistem tıkandığında yapmanız gereken, ikinci kıssada görüldüğü üzere, kamuoyuna ulaşıp “Burada bir yanlış var!” diyebilmektir. Ki bunun yöntemleri üzerine uzun uzun tartışmaktan daha verimli bir iş bilmiyorum hak mücadelesi adına. Çünkü üçüncü bir merci yok. Olmadığını da, üçüncü kıssadan anlıyoruz. Eğer bir toplum içinde yaşanmaya devam edilecekse, o toplumu “ikna etmenin” yolları aranmalı. Gerekirse fert fert konuşarak.

Benim yorumuma göre (haliyle sübjektiftir) Allah’ın, Hz. Meryem’e susma orucu tutmasını tavsiye ederken, kucağındaki bebeğe, Mesih Aleyhisselam’a konuşma yetisi verip duruma izahat getirmesindeki hikmet buradadır. Vahiyle beslenen, “saf hakikat” ile gönlü aydınlanmış, bizatihi Allah’la muhatap olan bir peygamberin, kavmiyle çeşitli iletişim yolları araması, onların da bu gerçeğe, aydınlığa erişmeleri için çabalaması, “dünyanın ve toplumların işleyişi” hakkında esaslı bir çerçeve çizmektedir. Kolay olan vazgeçmek, “bu toplum böylesine sefih, böylesine cehli mürekkeple malul” deyip o anki görünümü sabit zannedip, insanlar değişmez deyip uzaklaşmak. Zor olan, peygamberi bir merhametle, sebatla ve hakşinaslıkla “davete” sonuna kadar devam etmek. Hak nezdinde ne olur bilinmez, fakat dünya nizamı böyle.

Kaynak: Tr724

Previous Post

Marmaris’te HDP binasına saldırı

Next Post

Türkiye’den sığınmak için gittikleri Yunanistan’da çıplak arandı, tacize uğradı, geri gönderildiler

SG

SG

Next Post
Türkiye’den sığınmak için gittikleri Yunanistan’da çıplak arandı, tacize uğradı, geri gönderildiler

Türkiye'den sığınmak için gittikleri Yunanistan'da çıplak arandı, tacize uğradı, geri gönderildiler

  • Trending
  • Comments
  • Latest
Financial Times'dan Sedat Peker yorumu: Türkiye'yi şaşkına çevirdi

Financial Times’dan Sedat Peker yorumu: Türkiye’yi şaşkına çevirdi

30 Mayıs 2021
Sedat Peker, Rubicon’u geçti mi?

Sedat Peker, Rubicon’u geçti mi?

9 Haziran 2021
15 Temmuz’un gizemli ismi MİT görevlisi Sadık Üstün ve faaliyetleri

15 Temmuz’un gizemli ismi MİT görevlisi Sadık Üstün ve faaliyetleri

9 Ekim 2021
11 yılda 43 yabancı şirket Türkiye’yi terk etti

11 yılda 43 yabancı şirket Türkiye’yi terk etti

6 Temmuz 2021
On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

0
Sirte neden herkesin kırmızı çizgisi?

Sirte neden herkesin kırmızı çizgisi?

0
Ekonomik kriz erken seçimi zorluyor

Ekonomik kriz erken seçimi zorluyor

0
Tutuklu Altı Gazetecinin Yargılanmasına Başlandı

Tutuklu Altı Gazetecinin Yargılanmasına Başlandı

0
On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

13 Mayıs 2025
Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

13 Mayıs 2025
Bahçeli Demirtaş'la görüşmek istedi, cezaevi yönetiminden yanıt gelmedi

Bahçeli Demirtaş’la görüşmek istedi, cezaevi yönetiminden yanıt gelmedi

13 Mayıs 2025
Soma Katliamı’nın üzerinden 11 yıl geçti: Zenginlerin arkasındaki devlet, fakirlerin arkasında yok

Soma Katliamı’nın üzerinden 11 yıl geçti: Zenginlerin arkasındaki devlet, fakirlerin arkasında yok

13 Mayıs 2025

Son Haberler

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

13 Mayıs 2025
3
Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

13 Mayıs 2025
3
Bahçeli Demirtaş'la görüşmek istedi, cezaevi yönetiminden yanıt gelmedi

Bahçeli Demirtaş’la görüşmek istedi, cezaevi yönetiminden yanıt gelmedi

13 Mayıs 2025
3
Soma Katliamı’nın üzerinden 11 yıl geçti: Zenginlerin arkasındaki devlet, fakirlerin arkasında yok

Soma Katliamı’nın üzerinden 11 yıl geçti: Zenginlerin arkasındaki devlet, fakirlerin arkasında yok

13 Mayıs 2025
3

Kur Bilgileri

Exchange Rate TRY: Sal, 13 May.

Takip Edin

Kategoriler

  • 15 Temmuz
  • Bilim ve Teknolji
  • Dünya
  • Ekonomi
  • Genel
  • Görüş & Analiz
  • Güncel
  • İnsan Hakları
  • Kültür – Sanat
  • Kürt Meselesi
  • Politika
  • Sağlık
  • Spor
  • Yaşam
Görüş & Analiz Gönder

Son Dakika

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

On binlerce kişi cezaevinden çıkabilir

13 Mayıs 2025
Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

Mazlum Abdî: Yeni adımın barışçıl sürecin kapılarını aralayacağına inanıyoruz

13 Mayıs 2025
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  • İnsan Hakları
  • 15 Temmuz
  • Kürt Meselesi
  • Görüş & Analiz
  • Gizlilik politikası

© 2020 Serbest Görüş

No Result
View All Result
  • Ana Sayfa
  • Haberler
  • İnsan Hakları
  • 15 Temmuz
  • Kürt Meselesi
  • Görüş & Analiz
  • Gizlilik politikası

© 2020 Serbest Görüş