Taliban, herhangi bir ülkeden Afganistan topraklarında kalanları ‘işgalci güç’ olarak göreceğini belirtiyor.
Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden’ın ülkesinin 20 yıldır sürdürdüğü savaşı sonlandırarak Amerikan askerlerinin Afganistan topraklarından tamamen çekileceğini açıklamasının ardından Türkiye başkent Kabil’deki Hamid Karzai Uluslararası Havalimanı’nın işletmesine talip olduğunu bildirdi.
Türkiye bu konuda ABD ve NATO ile görüşmeler sürdürürken Afganistan’ın dört bir köşesinde kilit sınır kapılarını ele geçiren ve giderek güçlenen Taliban, son günlerde yaptığı açıklamalarla Türkiye’nin Afganistan’da kalmasına sıcak bakmadığını duyurdu.
Taliban, herhangi bir ülkeden Afganistan topraklarında kalanları ‘işgalci güç’ olarak göreceğini belirtiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise, Taliban’la görüşmeler yaparak rahatsızlıkların giderilmesi için çalışılacağını belirmişti.
Afgan halkı Türkiye’nin ülkedeki varlığı konusunda görüş ayrılığı içinde
Türkiye’nin Kabil’deki havalimanının güvenlik ve işletmesine talip olması Afgan halkında da görüş ayrılığına sebep oldu.
Euronews’e konuşan Afgan vatandaşı Amruddin Fahim “Öncelikle belirtmek istiyorum ki, Afganistan devleti, kendi havaalanının güvenliğini başka bir ülkeye vermemesi gerekiyor. Çünkü bir ülkenin havaalanı o ülkenin onuru sayılır. Yolculuklardan tutun diplomatik ilişkilere kadar güvenlik orası (havalimanı) ile sağlanıyor” diyor. Ancak Fahim ülke koşulları nedeniyle Türkiye’nin varlığına karşı olmadığını şu sözlerle belirtiyor:
“21. yüzyılda bir ülkenin güvenirliği için kendi havaalanı kontrolünü kendisi yapması gerekir fakat ülkede savaş ve istikrarsızlıkların devam etmesi sebebiyle, Kabil Havaalanı güvenliğini başka yabancı ülkenin almasından öte, tarihi bağlarımız olan, kardeş ülke Türkiye’nin almasını iyi karşılıyoruz ve buna karşı değiliz”
“Türkiye’nin havaalanını devralması Kabil’in yararına olur”
Kabil Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Faizullah Jalal de iki ülke arasında dini, kültürel, tarihi ve sosyal bağları vurgulayarak Türkiye’nin bu görevi üstlenmesinin doğru karar olacağı yönünde görüş bildiriyor.
“Biz yüz yıldan fazla Türklerle dostuz ve bu dostluğun temelini Şah Amanullah ve Atatürk atmıştır. Hatta daha öncelere bakarsak dostluğumuz Osmanlı dönemine dayanıyor. Şu anda birçok gencimiz Türkiye’de eğitim görmekte. NATO birliği çerçevesinde Afganistan’a gelen Türkler, burada yabancılık çekmiyordu. Halk bunları seviyordu. Müslüman oldukları, aynı kültürü paylaştıkları, aynı değerleri taşıdıkları için kimse bunları yabancı olarak görmüyordu. Dolayısıyla Amerikalılar bu mevzuları göz önünde bulundurarak elçilikler ve diplomatların güvenliğini iyi bir şekilde temin edebilmesi için bu görevi Türklere devretme kararı aldı” diyen Jalal’e göre Taliban bu duruma razı olacak ve bir sıkıntı yaşanmayacak:
“Taliban genel olarak bir aksiyon gösterdi. Hiçbir yabancı gücün Afganistan’da kalmamasını istedi. Eğer mesele biraz ciddileşirse bence Taliban da Türklerin havaalanında bulunmasına razı olacaklar. Sonunda eğer Türkler olmazsa ABD’liler veya başka ülkelerin olması gerekiyor. Böylece Taliban, Türklerin olmasında razı olacaklar ve herhangi bir sıkıntı yaşanmaz diye düşünüyorum. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kabil havaalanı güvenliğinin Türkiye tarafından sağlanmasında Pakistan’dan destek isteyeceğiz” açıklamasını ben Talibanı yumuşatması olarak değerlendiriyorum. Ama tüm dünya biliyor ki bizim Pakistan ile sıkıntımız var. Fakat bunun üstesinden gelebilecek olan Türkiye var. Türkiye’nin havaalanını devir alması bizim, komşu ülkeler, elçilikler ve Kabil güvenliğinin yararına olur”.
“Türkiye dahil tüm yabancı güçlerin Afganistan’dan çekilmeleri daha mantıklı olur”
Kabil’de görüştüğümüz bir başka Afgan vatandaşı ise Taliban’la benzer görüşleri paylaşıyor. “Yabancı güçlerin Afganistan’dan geri çekilmesi söz konusu ise Türkiye NATO birliği üyesi olduğundan dolayı ve Taliban’ın farklı nedenler öne sürmemeleri için Türkiye dahil tüm yabancı güçlerin Afganistan’dan çekilmeleri daha mantıklı olur diye düşünüyorum” diyen Mohammad Taib Siddiqi, ileride barış ve güvenliği tehlikeye atabilecek hiçbir şeyin önünün açık bırakılmaması gerektiği görüşünde:
“Taliban belki Türk devleti ile anlaşma yapabilir fakat unutmamak gerekiyor ki Taliban da içinde farklı dalları olan bir grup ve şimdi bir grubun Türkiye ile anlaşması ileri ki zamanlarda başka bir grubun Türkiye’nin Afganistan’dan geri çekilmesi talebi söz konusu olabilir. Dolaysıyla gelecekte aynı savaşın devam etmemesi için ilk baştan böyle bir ihtimale karşı tedbirin alınması daha iyi olur”
“Suriye’nin tahrip edilmesine önemli rol oynayan ülkelerden biri Türkiye devletiydi”
Bir Afgan uzman olarak görüşüne başvurduğumuz Kabil Üniversitesi Öğretim üyelerinden Dr. Numan Naibkhil ise kabil havalimanının işletmesinin Türkiye’ye devredilmesine karşı olduğunu belirtirken iddiaları dile getiriyor:
“Kabil havaalanının Türkiye’ye devir edilmesine ben karşıyım. Çünkü Türkiye’nin son 10 sene geçmişine bakarsak, bazı ülkelere karşı iyi adımlar atmadığını görüyoruz. Örneğin Suriye. Bakın, Suriye’nin tahrip edilmesine önemli rol oynayan ülkelerden biri Türkiye devletiydi. 3-4 bine yakın IŞİD savaşçısı Türkiye topraklarından geçerek Suriye’ye gidip savaşıyordu. Türkiye buna hiçbir tepki göstermedi. Tepki göstermesi bir yana, bunlara Türkiye yoluyla silah yardımında bulunuyordu ve hatta IŞİD ile petrol ticareti yapıyordu”
Türkiye’ye olan güvensizlik duygusunu Türk dış politikasında son dönemde yapılan hamlelere bağlayan Naibkhil, “Türkiye’nin geçmişine bakarsanız görüyorsunuz ki Libya ile problem yaşandı. Bazı devlet yetkililerinin geçenlerde Venezuela’daki uyuşturucu kaçakçılığı basına yansıdı. Ayrıca Türkiye devletinin Pakistan’a olan yakınlığı bize endişe verici. Kabil havaalanı güvenliğini Türkiye’ye verilmesi, IŞİD savaşçılarının Suriye’den Afganistan’a getirilmesi ve böylece büyük bir savaşın tekrardan canlanması ve binlerce kışının ölümüne sebep olunması ihtimal dışı değil” yorumunda bulunuyor.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***