Avrupa Birliği (AB), daha geniş kapsamlı minimum küresel vergi anlaşmasına odaklanmak için, Amazon, Facebook ve Google gibi teknoloji devlerini hedef alacak dijital vergi teklifi çalışmalarının durdurulduğunu bildirdi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Sözcüsü Daniel Ferrie, İtalya’nın Venedik kentinde yapılan G20 Zirvesi’nde daha istikrarlı, sürdürülebilir ve adil bir vergi sistemi için anlaşmaya varıldığını belirterek, “Sürecin başarılı bir şekilde tamamlanması tüm tarafların nihai itici güç oluşturmalarını gerektiriyor. Bu dönemde, AB’nin kendi yeni projesi olan dijital vergi teklifine ilişkin çalışmalarımızı durdurmaya karar verdik” ifadesini kullandı.
İtalya Ekonomi ve Maliye Bakanı Daniele Franco, 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada G20 ülkeleri olarak çok uluslu şirketlerin uluslararası vergi düzenlemeleri konusunda “çok önemli” bir anlaşmaya vardıklarını bildirmişti.
‘Ülkeler arasındaki düşük vergi yarışı sonlandırılacak’
Franco, mevkidaşlarıyla, çok uluslu şirketlerin faaliyette bulundukları ve kar elde ettikleri yerlerde vergi ödemeleri hususunda mutabık kaldıklarını kaydetmişti.
İtalyan bakan, ekim ayı sonunda yapılacak G20 Liderler Zirvesi’ne kadar üzerinde anlaşmaya vardıkları mekanizmaları devreye almaya niyetli olduklarını vurgulamıştı
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ise ülkelerin büyük ve karlı çok uluslu firmaları en az yüzde 15 oranında vergilendirmesine imkan sağlayacak yeni vergi mekanizmasına ilişkin “Anlaşma, ülkeler arasındaki düşük vergi yarışını sonlandıracak” ifadesini kullanmıştı.
AB, neden ‘dijital vergi’ getirmek istiyor?
İnternet ortamında satılan mal ve hizmetlere AB çapında bir vergi getirilmesi, Brüksel’in mali kaynaklarını artırma ve koronavirüs sonrası ekonomik toparlanma girişiminin bir parçasıydı.
AB dijital vergisi ayrıca, Fransa, İspanya ve Avusturya gibi bazı üye devletlerin son yıllarda uygulamaya koyduğu farklı vergilerin yerini almayı amaçlıyordu.
Söz konusu ülkeler, Amazon, Facebook ve Google gibi uluslararası teknoloji şirketlerinin adil bir şekilde vergi ödemediklerini ileri sürüyor.
Şirketler, ürün veya servis sattıkları ülkelerde değil, merkezlerinin bulunduğu ülkelerde vergiye tabi oluyor. Buna göre, şirketler, İrlanda gibi vergilerin daha düşük olduğu ülkelere yerleşiyor.
Ortak pazarın parçalanmasından endişe ediliyor
Tek pazar içinde artan parçalanma riskinden endişelenen Avrupa Komisyonu da, 2023 yılına kadar faaliyete geçmesi amacıyla AB çapında bir “dijital vergi” üzerinde çalışmaya başladı. OECD’nin nihai onayına sunulacak olan bu verginin “çok yüksek ve ayrımcı olmayacağının” garantisi verildi.
Fakat ABD, söz konusu dijital verginin, daha çok Silikon Vadisi’ndeki Amerikan şirketleri hedef alacağından, ayrımcı olacağını belirterek karşı çıkıyor.
Bu kararın alınmasında ABD büyük rol oynadı
Haziran ayında yapılan G7 toplantısında, çok uluslu şirketlerin faaliyette bulundukları her ülkede küresel çapta en az yüzde 15 vergiye tabi tutulması konusunda prensipte anlaşmaya varıldı. Bu yeni anlaşma ile ABD, AB’nin daha önce planladığı dijital vergiden tamamen vazgeçmesi için baskı uyguluyor.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “OECD ülkeleri arasında yapılan bu anlaşma, ülkeleri ABD’nin ayrımcı olarak gördüğü mevcut dijital vergileri kaldırmaya ve gelecekte benzer önlemler almaktan kaçınmaya çağırıyor. Bu nedenle, bundan sonrasına karar vermek Avrupa Komisyonu’na ve Avrupa Birliği üyelerine kalmış” diye konuştu.
Avrupa Komisyonu sözcüsü, ABD lobisinin, dijital vergi kararını askıya alınmasında rol oynayıp oynamadığını söylemeyi reddetti.
OECD’nin tarihi vergi reformu ne içeriyor?
Geçtiğimiz haftalarda, OECD, aralarında ABD, Çin, Almanya, Fransa, İngiltere, Japonya ve Türkiye’nin de yer aldığı küresel Gayrisafi Yurt içi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 90’ını temsil eden 130 ülkenin uluslararası vergi reformu konusunda anlaşma sağladığını açıklamıştı.
Söz konusu vergi reformu neyi hedefliyor?
-
Çok uluslu şirketlerin faaliyet gösterdikleri ve kar elde ettikleri yerlerde vergi ödemeleri sağlanacak. Bu uygulama, uluslararası vergi sistemine yasal kesinlik ve istikrar kazandıracak. Dijital alanda faaliyet gösteren firmaları da içeren en büyük çok uluslu şirketlerin ülkeler arasında kar ve vergi dağılımı adil biçimde gerçekleştirilecek.
-
Çok uluslu şirketlerin vergilendirilmesine yönelik bazı haklar, ev sahibi ülkeden firmaların ticari faaliyet gösterdiği ve kar elde ettikleri yerlere tahsis edilecek.
-
Kurumlar vergisi konusunda adil rekabet ortamı sağlayacak anlaşma bu hedefle küresel bir asgari kurumlar vergisi oranı getirecek.
- Çok uluslu şirketler faaliyette bulundukları her ülkede en az yüzde 15 oranında kurumlar vergisine tabi tutulacak. Söz konusu oranla, küresel çapta yıllık 150 milyar dolarlık vergi geliri üretilecek.
Anlaşmanın, özellikle dijital platformların ve büyük firmaların çeşitli uygulamalarla vergi ödemekten kaçınmalarını engellemesi bekleniyor.