Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Mayıs ayında, temel enflasyon verisi olarak kabul edilen tüketici fiyat endeksinin (TÜFE), bir önceki aya göre yüzde 0,89 değer kaybederek yüzde 16,59’a düştüğünü açıkladı.
TÜİK, yurtiçi üretici fiyat endeksinin (Yİ-ÜFE) ise bir önceki aya göre yüzde 3,92 yükseliş göstererek yüzde 38,54’e ulaştığını duyurdu.
Türkiye’de enflasyonun seyri hiç şüphesiz Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürekli şikayet ettiği faiz oranları açısından da önemli. Dün Merkez Bankası Başkanı, dördüncü çeyreğin başında enflasyonda bir düşüş beklediklerini bu patikaya girilmeden “erken gevşeme” olmayacağını söyledi. Peki, enflasyonun yüzde 17,14’ten, yüzde 16,59’a gerilemesi enflasyondaki düşüşün bir öncü işareti olabilir mi?
Prof. Kozanoğlu: ‘‘Enflasyon talep artışıyla yükselecek, kısa vadede Merkez Bankası faizleri aşağı çekecek manevra sahası bulamaz’’
Altınbaş Üniversitesi’nden Hayri Kozanoğlu, enflasyondaki düşüşün Mayıs ayındaki pandemi sınırlamalarından kaynaklandığı görüşünde.
VOA Türkçe’nin konuştuğu Profesör Kozanoğlu “TÜİK verilerindeki süregiden şüpheleri bir kenara bırakırsan enflasyondaki nispi gerileme, büyük ölçüde kapanmanın olduğu Mayıs ayında gerçekleşti. İnsanların dışarıya çıkamadığı, lokanta, otel, kafe, kuaför ve benzerlerinin ayın büyük çoğunluğunda tam kapasiteyle çalışamadığı bir dönemdi. Bu ay maliyet artışlarını çok muhtemeldir ki fiyatlarına yansıtamadılar. O nedenle bu düşüşün, kalıcı olması mümkün değil. Giyim-kuşam harcamaları da ayın çoğunda mağazalar kapalı olduğundan yapılamadı. Ben normalleşmenin başlamasıyla birlikte bu aydan başlayarak talep artışıyla birlikte fiyat artışlarının başlayacağını dolayısıyla enflasyonun artacağını düşünüyorum. Kısa vadede Merkez Bankası’na da faizleri aşağı çekecek bir manevra sahası oluşması çok düşük ihtimal” dedi.
ENAG: ‘‘Mayıs ayında enflasyon yüzde 3,64 arttı’’
2020 yılının Eylül ayından beri tüketici enflasyonunu ölçen Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise kendi veri setine göre Mayıs ayında enflasyonun yüzde 3,64 artış gösterdiğini açıkladı.
ENAG henüz dokuz aydır enflasyon ölçümlemesi yaptığı için yıllık enflasyon verisini açıklamıyor.
Mayıs ayının enflasyon şampiyonu patates
Mayıs ayında TÜFE’de yer alan 415 üründen 259’unda, fiyat artışı gerçekleşirken 97 üründe fiyat düşüşü oldu.
Mayıs ayının zam şampiyonu yüzde 41,57’lik artışla patates oldu. Patatesi yüzde 36,37’yle havuç, yüzde 29,46’yla otobüs ücreti, yüzde 17,48’le haftalık seyahat turları takip etti.
Harcama gruplarında yıllık artışa bakıldığında en yüksek artışın, yüzde 28,39’la ulaştırmada olduğu görülüyor. Bunu yüzde 21,79’la ev eşyası, yüzde 19,30’la sağlık, yüzde 17,92’yle çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 17,73’le lokanta ve oteller izliyor. Yıllık bazda en düşük artışsa yüzde 2,90’la alkollü içecekler, yüzde 5,75’le giyim ve ayakkabıda oldu.
Üretici fiyatlarındaki artış da gelecek aylar için de umut kırıcı. Yİ-ÜFE yüzde 35,17’den yüzde 38,13’e yükseldi. Bu seviye, 2001 krizinden sonra (yüzde 88) geçen yirmi yıl içinde 2018 krizindeki Eylül (yüzde 46,15) ve Ekim (yüzde 45,01) ayları dikkate alınmadığında en yüksek seviye.
Ana sanayi gruplarının yıllık değişimlerine bakıldığında zirvede yüzde 47,46’yla ara malı artışı bulunuyor. Bunu yüzde 43,33’le enerji, yüzde 41,27’yle imalat, yüzde 29,49’la sermaye malı, yüzde 29,18’le dayanıklı tüketim malı, yüzde 25,22’yle dayanıksız tüketim malı izliyor.
Ham petrol ve doğalgaz son bir yılda yüzde 217 arttı
Yıllık Yİ-ÜFE’ye göre 20 alt sektör daha düşük, 9 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi.
Ham petrol ve doğal gaz yüzde 217,86, kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 167,09, ana metaller yüzde 84,66’yla, endekslerin yıllık bazda en fazla arttığı alt sektörler olurken en düşük artış, yüzde 6,64’le, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımında ayrıca yüzde 8,58’le giyim eşyasında görüldü.
Prof. Kozanoğlu: “Üretici fiyatlarındaki artış tüketici fiyatlarına da yansıyacak”
Altınbaş Üniversitesi’nden Hayri Kozanoğlu, özellikle enerji artışının enflasyon üzerinde artış yaratmasının kaçınılmaz olduğu görüşünde.
Profesör Kozanoğlu “Üretici fiyatlarındaki artışın ana iki nedeni var. Biri döviz kurlarındaki artış, diğeriyse petrol ve tabii tüm enerji ham maddelerindeki fiyat artışı. Ekonomideki hızlanma bunları tetikleyecek. Bir de unutmadan arz tedariklerindeki aksamalar da maliyetlerin yükselmesine yol açıyor. Bu maliyet artışı er ya da geç tüketici fiyatlarına da yansıyacak” dedi.