Berlin mahkemesi Almanya’ya gelen sığınmacıların telefonlarına bakılamayacağına hükmetti. Sığınmacıların telefonlarının Alman yetkililer tarafından karıştırılmasının yasa dışı bir uygulama olduğuna karar veren mahkeme göçmenler tarafından açılan bir dava nedeniyle bu kararı aldı.
Sığınmacı statüsü için başvuran göçmenlerin başvuru işlemleri sırasında telefonlarına bakılıyordu. Ancak bölge hakiminin bu uygulama konusunda ‘hak ihlali’ kararı vermesi ile oluşan içtihatın daha geniş bir alanı etkileyeceği öngörülüyor.
Almanya’ya gelen göçmenlerin telefonları kendilerinden isteniyor ve tabi telefonlarının kilidini açmaları talep ediliyor. Bu yapıldıktan sonra özel bir yazılım aracılığı ile telefondaki tüm veriler kaydediliyor. Yetkililer bu veriler sayesinde kişinin daha önce nerelerde bulunmuş olduğunu, hangi güzergahtan geldiğini, başka hangi kayıtlı telefonlarla bir arada bulunduğunu görebiliyor.
Yaklaşık 1 saat süren bu işlem Almanya’da son derece yaygın olarak yapılan bir uygulama ve güvenlik değerlendirmesi açısından elzem olarak görülüyor. Ne var ki, çoğu zaman bu telefon verilerinin incelenmesi nedeniyle sığınmacıların başvuruları iptal ediliyor veya reddediliyor.
2017 yılından bu yana sıklıkla kullanılan bir yöntem oldu
Farahnaz S. tarafından açılan davada ise Berlin Bölge Hakimi Salı günü açıkladığı kararda uygulamanın en azından onun durumunda illegal olduğunu tespit etti. Buna göre Alman Federal Göçmen Bürosu’nun (BAMF) Farahnaz’ın kişisel telefon içeriğine ve verilerine erişim talep etme hakkı bulunmuyordu.
Bir başka hukuksuzluk da telefon içeriğinin kayıt edilmesi ile oluştu. Yine aynı kararda BAMF telefon verilerini gereksiz yere kayıt altına aldı ve bunu yaparak Farahnaz’ın kişisel haklarını ihlal etmiş oldu.
BAMF savunmasında bu uygulamanın Farahnaz’ın pasaportu olmaması nedeniyle yapıldığı ifade ediliyor. 2017 yılından bu yana Alman yetkililer kendilerine geçerli bir kimlik veya pasaport sunamayan sığınmacıların telefon verilerini analiz ediyorlar. Çünkü eğer bu da yapılamazsa kişinin orijinal olarak nerede geldiği ve iade işlemlerinin hangi ülkeye yapılacağını belirlemek oldukça zor bir hal alıyor.
Sırada iki dava daha var
Ne var ki, sivil toplum derneklerinin de yardımıyla göçmenler tarafından açılan üç farklı dava ile bu pratiğin sona erdirilmesi için girişimler ve baskılar artıyor. Davayı açanlara göre telefon incelemesi etkili bir sonuç vermediği gibi kişisel verilerin gizliliğini de doğrudan ihlal ediyor.
İşte Salı günü verilen karar açılmış olan bu üç davada alınan ilk karar oldu ve Almanya’nın sığınmacı işlemlerinde teknolojinin nasıl kullanılabileceğine dair ciddi sonuçlar doğuracak bir karar olduğu düşünülüyor.
Peki yetkililer ne yapacak?
Yasa dışı yollarla ülkeye gelen ve herhangi bir kimlik göstermeyen kişilerin gönüllü olarak işbirliği yapmamaları halinde Alman yetkililerin telefonu inceleyememeleri halinde bu kişilerle ne yapacaklarına karar verebilmeleri adına gerekli bilgilere nasıl ulaşacakları sorusu ise yanıt bulmuş değil.
BAMF avukatları sığınmacı dosyaları üzerinde çalışan memurların bu telefon verilerine ihtiyaç duyduklarını belirtiyor ve bu veriler olmazsa Almanya’nın elinin kolunun bağlanmış olacağını öne sürüyor.
Orta yol olarak telefonun hangi verilerinin ve dosyalarının incelenebileceğine ilişkin katı bir düzenleme getirilebileceği tartışılıyor.
Örneğin telefonun yerini gösteren sinyal kayıtları bilgilerinin görülebileceği ancak sosyal medya hesaplarında paylaşılan içeriklerin dosya kapsamına alınamayacağı bir inceleme sistemi getirilebilir. Ancak herhangi bir adım atılmadan önce diğer iki davanın da sonuçlanması beklenecektir.