Sedat Peker ‘in 9. videosu ile birlikte Sezgin Baran Korkmaz gündemin bir numaralı ismi oldu. Peki ama Korkmaz kimdir ve neden bu ilişkiler ağı içerisinde yer alıyor?
Madalyonun A yüzü:
25 Nisan 1975 tarihinde Kars’ın Digor ilçesinde doğdu. 5 kardeşli Kürt bir ailede büyüdü. Kars’ta boyacılık yapan gencin zirveye çıkış hikayesi birçok defa haberlere konu oldu.
İhtiyaç sahibi öğrencilere burslar verdi, yoksullara gıda ve para yardımları yaptı. Memleketi Kars başta olmak üzere birçok yerde okullar inşa ettirdi.
İstanbul Piyalepaşa’da bir semt pazarındaki tezgâhların tamamını satın alıp halka bedava sebze meyve dağıtmasıyla gündem olan, Ağustos 2018’de de milyonlarca dolar değerindeki lüks yatı “Queen Anne” ile Bodrum Cennet Koyu’na gelip halk plajında herkese bedava ayran ve lahmacun dağıtarak ‘Yardımsever iş adamı’ görüntüsü sergileyen Korkmaz, AK Parti döneminde çok hızlı sivrilen iş insanlarından biri oldu.
Korkmaz isminin baş harflerinden oluşan SBK Holding ve SBK Vakfının kurucu başkanı, Relief International ve EastWest Institue yönetim kurulu üyesi.
Mega Varlık Yönetim A.Ş., Komak Isı Yalıtım sistemleri, SBK Holding Biofarma İlaç sanayi, Unico Sigorta, Münir Şahin İlaç Sanayi, Ecem İlaç Pazarlama, İstanbul Doğu Batı Derneği, Bugaraj Elektronik Ticaret, Hexagon Mühendislik, Auto Alsat Bilişim Otomotiv, Vaniköy Sigorta, Komak Madeni Yağ Akaryakıt, Boğaziçi Cam Sanayi, Bukombin Bilişim, Ürosan Kimya, Noil Yatırım, Blane Teknoloji, Umut İlaç, İsaanne Sarl şirketlerinin sahibi.
Türkiye, Avrupa, Rusya, Güney/Güneydoğu Asya’da faaliyet gösteren tüm şirketlerinde 5 binden fazla kişi çalışıyor.
Madalyonun B yüzü:
Korkmaz bugünlerde ise hileli satışlar, modern tefecilik, çetrefilli işleri çözen kişi olmak ve mafya ile ilişkileri üzerinden anılıyor.
Türk Hava Kurumu’nun (THK) Laleli Tayyare Evleri’ni illegal bir şekilde ele geçirmeye çalıştığı iddiası ile hakkında suç duyurusu yapıldı. “Adli makamları yanıltmak, iftira, dolandırıcılık, şantaj ve çete yöntemleri kullanmaya” kadar uzanan bir dizi iddia bu dosyada yer aldı.
Ayrıca ABD’de yaşayan iş insanı Bora Jet’in eski sahibi Yalçın Ayaslı, firmasının Korkmaz’a yapılan satışı ile ilgili “kapsamlı gasp” iddiasıyla ABD’nin New Hampshire eyaletinde dava açtı.
Şimdilerde Türkiye’deki tüm şirketlerine ve mal varlığına mahkeme tarafından el konulmuş olan Korkmaz, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, uluslararası kara para aklama suçlamasıyla aranıyor.
Amerika’nın Utah Eyaleti’nde de vergide sahtecilik yapmaktan ceza alan bir şirketle ilişkisi mevcut. Türkiye’yi eşi ile birlikte 5 Aralık 2020 tarihinde terk etti.
Sedat Peker, Kormaz’ı bizzat İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun bakanlığa çağırıp “hakkında dosya hazırlandığını ve kaçması için uyardığını” öne sürdü.
2 Mayıs 2021 tarihinde hakkında açılan soruşturmalar tamamlanan Korkmaz’ın 6 şirketi üzerinden 132 milyon dolar kara para akladığı gerekçesiyle 7 yıl 6 aya kadar hapis cezası istendi.
2020’de Korkmaz’ın da aralarında bulunduğu 14 kişi hakkında benzer şekilde mal varlıklarına el konulması talebinde bulunulmuştu. Bu kişiler arasında ABD’deki dolandırıcılık davasının sanıkları olan Mormon tarikatı üyeleri Jacob Kingston, Isaiah Kingston, Rachel Kingston ve Sally Kingston kardeşler de yer alıyor.
Kingston kardeşlerin ABD Hazinesi’ni dolandırmasıyla ilgili davaya bakan Utah Federal Savcılığı’nın talebi üzerine gerçekleştiği söylenen tedbir kararı “suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesini” düzenleyen 5549 sayılı yasa uyarınca alındı.
ABD’deki kararında atıf yapılan yasanın 17. maddesi suç gelirinin aklanmasının yanı sıra “terörün finansmanı suçunun işlendiğine dair kuvvetli şüphe bulunan hallere” dair düzenlemeyi de içeriyor.
Bir anda tüm suçlamalar düştü
Korkmaz ise iddiaları reddederek “Gelen her kuruş sermaye Amerikan otoritelerinin ve bankalarının izni ile gelmiştir” açıklaması yapmıştı. Bu açıklamadan üç hafta sonra 6 Ekim’de hakkındaki tedbir kararı kaldırıldı ve bunu kaldıran kararda imzası olan İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz, 16 Ekim’de Adalet Bakanlığı yardımcılığına atandı.
MASAK’ın raporuna “aklama suçunu oluşturan öncül suçların işlendiğine dair somut bulguların tespit edilemediği” kaydedildi. Korkmaz ile birlikte 14 kişi hakkındaki şirket ve kişisel banka hesaplarına konan blokaj ve tedbirler kaldırıldı. Bunu takiben kasım ayında da yurtdışı çıkış yasağı kaldırıldı ve ülkeden ayrılana kadar Korkmaz’ın ifadesi dahi alınmamış oldu.
Korkmaz yurtdışına çıktıktan sonra dosyalar yeniden açıldı
2020’nin son haftasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma kapsamında Korkmaz’ın da aralarında bulunduğu SBK Holding ve alt şirketlerinde yönetici olan 19 kişi hakkında bir kez daha gözaltı kararı verildi.
Ne var ki, Korkmaz da dahil bunların 8’i yurtdışındaydı. Diğeri ise gözaltına alındı. Sadece Kâmil Feridun Özkahraman isimli 1 kişi tutuklanırken diğerleri adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Bu yeni soruşturma ABD’deki dolandırıcılık davasıyla ilgiliydi. Davanın sanığı Kingston kardeşler, Türkiye’ye gönderdikleri paranın dekontlarını, Korkmaz ve Türkiye irtibatlarıyla ilgili iletişim bilgilerini Amerikalı savcılarla paylaşmışlardı. Bunun üzerine Utah Federal Savcılığı da mahkemeye başvurarak Korkmaz’ın Türkiye’deki varlıklarının ABD tarafından geri alınmasını talep etmişti.
Kısaca dosya numarası 2020/137034 ile aynıydı ancak 2 ay önce tedbirlerin kaldırılmasına neden olan farkın ne olduğu anlaşılamadı.
Korkmaz’ın servetinin kaynağı
Şirketlerinden elde ettiği gelirler bir kenara Korkmaz’ın esas gelirinin ABD’de Kingston kardeşlerin yaptığı dolandırıcılıktan aldığı komisyondan ileri geldiği öne sürülüyor.
Yenilenebilir enerji şirketi kurup biyoyakıt üreten ve satan kardeşler aslında herhangi bir üretim yapmıyorlar ama yapmış gibi gösterip Amerikan devletinden milyonlarca dolar teşvik alıyorlardı. Ayrıca kendilerine vergi indirimi de sağlanıyordu.
Birçok farklı banka hesabı aracılığıyla 3 milyar dolardan fazla bir miktarı yakıt alım-satımı yapmış gibi göstermişlerdi. Bu şekilde 2014-2018 yılları arasında 511 milyon doları dolandırıcılıkla elde ettiklerini mahkemede kabul ettiler. Kabul edilen suçlamalar arasında, 134 milyon dolarlık kısmın Lüksemburg ve Türkiye’deki şirketlere gönderilmesi de vardı. Her iki ülkedeki şirketler de Korkmaz’a aitti.
AK Parti ve Kingstonlar ile bağlantısı
Korkmaz’ın AK Parti ile bağlantısını sağlayan ismin Ekim Alptekin olduğu belirtiliyor. Alptekin’in AK Parti iktidarıyla kurduğu iyi ilişkiler sayesinde Türk Amerikan İş Konseyi’nin (TAİK) başkanlığına getirildiği ve 2017 yılında Washington’daki Trump Otel’de bir toplantı düzenlediği bu toplantıya da Sezgin Baran Korkmaz’ın sponsor olduğu aktarılıyor.
Korkmaz bu toplantıda yaptığı konuşmada ABD’de iş hayatına girişini, Kingstonlarla nasıl tanıştığını anlatarak bulunduğu yere gelmesinde Ekim Alptekin’in çok büyük katkısı olduğunu belirtiyor.
Alptekin Ekim 2016’da ABD’de hakkında açılan bir soruşturma nedeniyle kısa süreliğine Türkiye’ye dönmüş ve dolandırıcılık paralarının Türkiye’de piyasaya sokulmasında kullanılan Mega Yönetim A.Ş’nin yönetim kurulunda yer almış Nisan 2017’de istifa etmişti.
Alptekin’in adı daha sonra Fethullah Gülen’in iadesi için “komplo kurmak” ve “yabancı bir devlet adına kayıt dışı temsilci olarak hareket etmek” iddialarıyla gündeme geldi. Alptekin bu iddiaları reddediyor.