Eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da aralarında olduğu 108 kişi hakkında açılan davada üçüncü duruşmasının üçüncü oturumu başladı.
Bircan Yorulmaz, “Sanık sıfatıyla ilk kez bulunduğum davada 38 kez ağırlaştırılmış müebbetle yargılamıyorum. Burada kendimi anlatmayı zul sayıyorum. Tamamen anayasal haklar çerçevesinde yürüttüğüm çalışmaların yargılanmasını bir hakaret olarak değerlendiriyorum. AİHM kararı sonrası söz konusu tweetlerin iddianameden çıkması gerekiyordu. Ama burada HDP yargılanıyor. Savcılık nasıl göstermek isterse istesin, bazı gerçekler değişmez. HDP’nin Meclis’in üçüncü partisi olduğu gerçeği değişmez. İddianamede yer almayanlar var. İddianamede IŞİD’in yaptığı katliam, tecavüz için tek olumsuz bir ifade yok. Bu iddianamede IŞİD yok sayılmıştır.” dedi.
“PYD üyelerinin hükûmetle görüşmeleri suç olmuyor da HDP kongrelerine katılmaları mı suç oluyor?”
Yorulmaz şunları kaydetti:
“Yüzbinlerce insan IŞİD vahşetine dur demek için sokak eylemleri gerçekleştirdi. AB, duyarlılık çağrısında bulundu. Sanki Suriye’de bir insanlık vahşeti yaşanmıyorken HDP çağrı yapmış, ondan önce insanlar eylem yapmıyormuş algısı oluşturuluyor. Savcılık PYD’den geldiği ileri sürülen maili iddianameye koymuş, siz de kabul etmişsiniz. O dönem PYD Eş Başkanı Salih Müslim Türkiye’ye gelmiş ve hükümetle görüşmüştü IŞİD tehdidi altında olduğu için taşınan Süleyman Şah türbesi PYD-YPG tarafından ortak operasyonlarla güvenli bir yere taşındı. Ama şimdi PYD’nin attığı mail benimle ilgili suçlama konusu yapılmakta! Asya Abdullah defalarca Türkiye’de programlara katılarak açıklamalar yaparken, bu iddianamede onunla çekilen bir fotoğraf suç sayılıyor. PYD üyelerinin hükümetle görüşmeleri suç olmuyor da HDP kongrelerine katılmaları mı suç oluyor?
PYD’den kendisine geldiği ileri sürülen maile dair konuşan Yorulmaz, “Mailde Kobani’de binlerce sivilin katliam tehdidi altında olduğu ve böyle giderse IŞİD’in Türkiye sınırına ulaşacağı yazıyor. Burada suç unsuru nedir? Türkiye, Kobanî’nin IŞİD’in eline geçmesini mi istiyor? Bu davada sadece bizler, HDP yargılanmıyor; yargılanan Türkiye’nin geleceğidir. Vereceğiniz karar ile Türkiye’de hak, hukuk, demokrasi, adalet olmadığına karar vereceksiniz. HDP hesabından atılan tweet demokratik bir tweetti. Ben Irak’ta savaşa hayır derken de sokağa çıktım, başörtüsü eylemlerine de katıldım. Herkes sokağa çıkarak kendisini ifade edebilir, anayasal haktır. ” ifadesini kullandı.
Av. Hürrem Sönmez: Nihayi hedef maddi gerçeğin ortaya çıkartılmasıdır. Bu iddianamede görünür bir gerçeklik bile ortaya konulmuş değil. 2 tweet, 1 mail, bir sosyal medya paylaşımı… Bütün bunlar düşünce ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir.
Avukatlar ve sanıklar, provokasyonların mahkeme üzerinde baskı yarattığına dair tepki göstererek engellenmesini istedi.
“Burada bir güvenlik yok, mahkeme koridorlarında milletvekillerine saldırılıyor”
Garo Paylan: Burada bir güvenlik yok, mahkeme koridorlarında milletvekillerine saldırılıyor. Böyle mi yargılama yapacaksınız? Biz bir açıklama dahi yapamıyoruz!