Türkiye siyasetinde yeni bir kanal oluşturmak ve eski aktörleri değiştirmek iddiasıyla Demokrasi Konferansı adlı yeni bir sivil inisiyatif başlatıldı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin eski yargıcı Rıza Türmen’in öncülüğünde bir araya gelen çağrıcılar heyetinde eski Demokratik Toplum Partisi (DTP) Genel Başkanı Ahmet Türk, Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı, eski milletvekili Tarık Ziya Ekinci, Eğitim-Sen Genel Başkanı Nejla Kurtul, eski CHP İstanbul milletvekili Melda Onur, İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, avukat Canan Arın, ilahiyatçı İhsan Eliaçık ile Zülfü Livaneli, Murathan Mungan, Genco Erkal yer alıyor.
Rıza Türmen: ‘‘Yeni bir toplum, yeni bir Türkiye inşa etmek, yeni bir demokratik anayasa inşa etme işidir’’
Bugün Yenikapı’daki Kadir Topbaş Gösteri Merkezi’nde yapılan ilk büyük buluşmada açış konuşmasını yapan Rıza Türmen, Demokrasi Konferansı’nın hakları gasp edilmişlerin, dışlanmışların, ezilmişlerin, iş aş ve ekmek arayanların sözcüsü olduğunu söyledi.
Sözlerine ‘‘nihayet yaptık, bu konferans çok büyük emek ve umutla gerçekleştirildi’’ diyerek başlayan Türmen, ‘‘Bugün neden buradayız? Çünkü susmaya dayanamıyoruz, onun için buradayız. Adaletsizliğe, baskıya, sömürüye, eşitsizliğe daha fazla dayanamadığımız için buradayız. Türkiye’deki hakların ileri sürüleceği kanallar kapalıdır. İktidar, kamusal alanları iyice daraltmıştır. Bu konferansın amacı bu kanalları açmak, sesi duyulmayanların sesini duyurmaktır. Öte yandan bütün hak taleplerini bir demokrasi programında birleştirmek ve ülkeyi toplumu yeniden inşa edecek bir toplumsal hareket başlatmaktır. Yeni bir toplum, yeni bir Türkiye inşa etmek, yeni bir demokratik anayasa inşa etme işidir’’ dedi.
‘‘Türkiye’de siyasette yeni bir kanal açmayı, siyasetin aktörlerini değiştirmeyi hedefliyoruz’’
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi eski yargıcı, konuşmasında bu toplantının ‘‘bir son değil bir başlangıç’’ olduğunu vurguladı:
‘‘Türkiye’de siyasette yeni bir kanal açmayı amaçlıyoruz. Siyasetin aktörlerini değiştirmeyi hedefliyoruz. Halkın siyasetin öznesi olduğu yeni bir siyaset anlayışı geliştirilmelidir. Siyasetin seyircisi değil oyuncusu olduğu bir bilincin gerçekleştirilmesi gerekir. Bu konferansın amaçlarından biri, yeni Türkiye inşasında halk olarak söyleyecek yeni bir sözümüz olduğunu ortaya koymaktır. Devletin halkı değil, halkın devleti kontrol ettiği yeni bir Türkiye için yıla çıkıyoruz. Hepimizin yolu açık olsun hep birlikte yürüyeceğiz.’’
Devecioğlu: ‘‘Hiçbir ağaç bu kadar harikulade bir yemiş vermemiş olacak’’
Konferansın düzenleyicilerinden Ayşegül Devecioğlu ise basın özgürlüğünden çocuklara, mülteci ve göçmenlerden yerel demokrasiye 21 alanda ortak çalışma yürütüldüğünü söyledi.
Devecioğlu, ‘‘Daha birkaç gün önce Deniz Poyraz katledildi. Sonra Emine Karakuş. 138 gündür hayat mücadelesi veriyordu Emine. Amcasının oğlu tarafından kuma olmayı reddettiği için öldürüldüğünde 16 yaşındaydı. Bu yeni bir ülkeyi inşa etmeyi başaramadığımız her dakika bu acıyı yaşıyoruz. Ama azıksız, yalın ayak yola çıkmadık. Büyük bir mücadele deneyimi ve birikimi var. Kayıplarımız var ve demokrasi mücadelesinde kaybettiklerimiz. Haksız hukuksuz yere hapiste tutulanları anıyorum. 21 alanda çalıştık. Hiçbir ağaç bu kadar harikulade bir yemiş vermemiş olacak’’ dedi.
Demokrasi Konferansı’nın temel talepleri neler?
Toplantıda aralarında emek, bilim, ekonomi, kadın, LGBTİ, ekoloji, engelliler, basın özgürlüğü, KHK’lılar, sağlık, gençlik ve yerel demokrasinin de bulunduğu 21 alanda bildiriler okundu.
Eşit yurttaşlık temelinde demokratik ve laik bir ülkede barış içinde yaşamanın yolunu aradığını söyleyen Demokrasi Konferansı, bu yolda yargı bağımsızlığının sağlanmasını, sistematik olarak devam eden ifade özgürlüğü ihlallerinin son bulmasını, kadın yoksulluğu ve işsizliğinin son bulmasını, mültecilerin bir pazarlık aracı olarak kullanılmamasını, öğrencilerin eğitim hakkının gasp edilmemesini, sağlık hizmetlerinin demokratikleştirilmesini, basın kartının devlet tekelinden çıkartılmasını, üniversitelere dışarıdan müdahale etmekten vazgeçilmesini, merkezi idarenin yereller üzerindeki vesayetinin kaldırılmasını talep ediyor.
Türk Tabipleri Birliği, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu, Sosyal Demokrasi Vakfı, Türkiye Esnaf Platformu, Doğu Güneydoğu Dernekleri Platformu Engelliler Federasyonu, Birleşik Metal-İş gibi örgütlerin de içinde yer aldığı Demokrasi Konferansı, CHP, TİP, EMEP gibi partilerce de destekleniyor.