ANKARA – Meclis Genel Kurulu’nda konuşan HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Deniz Poyraz’ın katledilmesinde etkili bir keşif ve soruşturma yapılmadığına dikkat çekerek, katilin kimler tarafından korunduğunun açığa çıkarılması gerektiğini belirtti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili ve Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Meclis Genel Kurulu’nda 17 Haziran’da HDP İzmir İl Örgütü’ne yönelik silahlı saldırıda katledilen Deniz Poyraz’a ilişkin konuştu. Poyraz’ın fotoğrafının bırakıldığı kürsüde konuşan Bektaş, o günden beri yasta olduklarını ve taziyelerinin devam ettiğini söyledi.
Beştaş, Poyraz’ın katledilmesinin Türkiye tarihinde ilkleri de yaşattığını söyleyerek, “Türkiye’nin dört bir yanında il ve ilçelerimize taziye ziyaretinde bulunan, arayan soran, mesaj atan herkese çok teşekkür ediyoruz. 17 Haziran 2021 yılında ne oldu? Bunu anlatmak çok kolay değil. Olayı duyduğumuz ilk günden itibaren Eş Genel Başkanlarımız katıldı, vekillerimiz geldi. On binlerce insanımızla Deniz’i toprağa verdik. Peki ne oldu? Deniz neden katledildi? Deniz’i katleden iklimi kim yarattı? Buna sebep olanlar kimdi? Sadece tetiği çeken miydi? Bunu çok iyi tartışmamız lazım. Meclis’in özelikle çok iyi tartışması gerekiyor. Ben yanılıyor olabilirim. Türkiye tarihinde ilk defa bir partinin il binasının içerisinde silah bir cani girip bir kadını on kurşunla katlediyor. Dışarıda siyasiler öldürüldü, Muhsin Melik Sincar milletvekilimiz Batman’da katledildi. Gazeteciler, faili meçhul cinayetler… Fakat ilk defa ‘huzur kenti’ olarak bilinen İzmir’de böyle bir olay yaşandı” dedi.
‘NEREDEYSE KATİLİ KUCAKLAYACAKLAR’
Beştaş konuşmasının devamında katil Orhan Gencer’in polislerce korunmasına tepki göstererek, “Konak İzmir’in merkezinde, göz önünde olan bir mekandır. Kapıda her gün 24 saat polis var. Bir buçuk yıldır orada bir çadır var. O çadır arkadaşlarımla birlikte gittiğimde de o çadır boştu. Ama çadır korunuyordu. Boş çadır korunuyor ama az bir mesafede binanın girişinde bir katil, bir cani elinde çanta ile içeri giriyor. Binanın her tarafı kameralarla izleniliyor ve onun gidişi engellenmiyor. Olaydan dakikalar sonra yukarı çıkılıyor. Katil aşağı iniyor. O çok tarihi söz ‘adın neydi abicim’ diyorlar. O da birçok insan gibi katilin desteklendiği, belinin sıvazlandığı bir cinayet daha. Neredeyse katili kucaklayacaklar. Ellerinden gelse kucaklayıp alnından öpecekler” ifadelerinde bulundu.
‘BU KATLİAM ORTAMINA NASIL GELDİK?’
Beştaş konuşmasının devamında etkili bir keşif ve soruşturma yürütülmediğine dikkat çekerek, “Onu gözaltına alıyorlar ama binada keşif yapmıyorlar. Bunların hepsini araştırdım. Sadece ikinci kata gidiliyor ve diğer bina sakinleri şunu söylüyor; ‘bir kişi mi, iki kişi miydi bunu bile sorma gereği duymuyorlar’ diye. Bizler binaya baktığımızda binamız tek tek kurşunlanmıştı ve her tarafına kurşun yağdırmıştı. Cani diyor ki ‘Ben diğer odalarda insanlar vardır diye bilerek kapılara sıktım’ diyor. Bu da yetmiyor Deniz’in kafasına tekme atıyor, fotoğrafını çekiyor paylaşıyor. Kendisi ilan ediyor. Gözaltına alındıktan sonra sosyal medya paylaşımları siliniyor. Kim sildi? Nasıl sildi? Hiç bilmiyoruz ve şuana kadar da bir yanıt almış değiliz. Bu meselede hakikaten soracak çok soru var. Biz bu nefret iklimine nasıl geldik? Bu kötülük iklimine, bu katliam ortamına nasıl geldik?” sorularını yöneltti.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.