Almanya Dışişleri Bakanlığı’nda görevli Devlet Müsteşarı Miguel Berger’in yöneltilen bir önergeye verdiği cevapta, “Federal Hükûmet Kırgızistan’da kaybolan Orhan İnandı’nın olayını Kırgız hükûmeti ile 3 Haziran’da konuşmuştur. Görüşmede belirsizliği süren vaka hakkında endişesini dile getirmiştir.” ifadesi yer aldı.
Önergeyi sunan Yeşiller partili Federal Meclis Milletvekili Cem Özdemir hükûmete şu soruyu yöneltmişti: “Federal hükûmet, Türkiye hükûmeti tarafından kaçırıldığı ve Bişkek’teki Türkiye Büyükelçiliği’nde tutulduğu tahmin edilen Türk-Kırgız Sapat Okulları’nın Başkanı Orhan İnandı’nın olayını Kırgız hükûmeti ile görüştü mü, (görüştüyse tarih, içerik ve görüşülen kişileri listeleyiniz) ve Federal hükûmet benzer bir olayın Almanya’da olmayacağını garantileyebilir mi?”
ALMANYA: SOMUT İPUÇLARI YOK
Federal hükûmet, ellerinde Almanya’da söz konusu vakaya benzer bir tehlikeye işaret eden somut ipuçları olmadığını, olması hâlinde yasal sorumlulukları çerçevesinde bunların üzerine gideceği cevabını verdi.
Önergeyi yönelten Cem Özdemir, DW Türkçe’ye verdiği demeçte, Orhan İnandı’nın iki haftadan fazla süredir kayıp olduğunu belirtip, Alman hükümetinin bunu Bişkek hükümeti ile görüşmesinin doğru ve gerekli olduğunu söyledi. Özdemir ilaveten, “Dünya çapında sürgünde yaşayan Türkiye kökenliler için tehlike sürüyor. Belarus’ta veya Türkiye’de, nerede olursa olsun, insanların kaçırılması devlet terörüdür ve böylesi olayların bir sonucu da olmalıdır.” diye konuştu.
“EŞİMİN NEREDE OLDUĞUNU HÂLÂ BİLMİYORUZ”
Orhan İnandı’nın eşi, dört çocuk annesi Reyhan İnandı, “Bugün 19 gün oldu, eşimin nerede olduğuna dair hâlâ hiçbir bilgi yok. Çok endişeliyiz.” diyor.
Reyhan İnandı eşiyle en son 31 Mayıs akşamı haberleşmiş. Daha sonra defalarca denemesine rağmen ona ulaşamamış. Bunun üzerine endişelenerek aramaya başlamışlar ve boş aracını bulmuşlar. Sorumlu Emniyet birimlerine eşinin kayıp olduğunu bildirerek bulunması için başvuru yapmışlar.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
dCem Özdemir’den sert Orhan İnandı çıkışı: İnsan kaçırmak devlet terörüdür
dKırgızistan, Türkiye’nin Orhan İnandı’nın iade talebini kabul etmemiş
dParis’te 5 dilde Orhan İnandı çağrısı: ‘Geç olmadan harekete geçilsin’
O süre zarfında kendisine hem Kırgızistan’dan hem de yurt dışından çok sayıda telefon geldiğini ve bunlarda eşinin kaçırıldığı ve Bişkek’teki Türk Büyükelçiliği’nde tutulduğuna dair bilgilerin yer aldığını söylüyor. “Bundan şüphelenmek ve endişelenmek için önümüzde yeterince başka örnekler vardı zaten.” diye konuşuyor. Reyhan İnandı, iddialar üzerine Türk Büyükelçiliği’ne de başvurduğunu, eşinin akıbetini sorduğunu ancak cevap alamadığını belirtiyor.
“KAMUOYU DESTEĞİ KARŞISINDA KAÇIRMAYI BAŞARAMADILAR”
“Bence eşimi kaçıracaklardı ancak beklemedikleri kadar güçlü bir dayanışma ve kamuoyu desteği, tahminlerinin üzerinde bir siyasi baskı ve uluslararası dayanışmayı görünce başaramadılar. Bize burada halk, yüzlerce mezunumuz ve aileleri destek veriyor.” diye ekliyor.
Orhan İnandı’nın kaybolmasından sonra başta Türkiye Büyükelçiliği önü olmak üzere Kırgızistan’da farklı yerlerde gösteriler düzenlenmişti.
DW Türkçe’ye mülakat veren Reyhan İnandı, eşinin kaybolmasından sonra Türkiye’nin Gülen cemaati bağlantısı gerekçe gösterilerek 2019’da iadesinin talep edildiğini ancak Kırgız vatandaşı olması sebebiyle Ankara’nın iade talebinin reddedildiğini öğrendiklerini belirtiyor.
Reyhan İnandı, “Biz Kırgızistan’a 1995’te geldik, yedi aylık evliydik ve daha 20’li yaşlardaydık. Bizim bütün çocuklarımız burada doğdu, kendilerini buralı görüyorlar. Şu yaşadığımız korkunç olaya rağmen buradan gitmek istemiyorlar. Biz Kırgızistan’ı ve halkını çok sevdik, onlar da bize çok hürmet gösterdi. Halkı eğitime çok önem veriyor, hem kız çocukları hem de erkek çocukları için eğitimi önemli görüyor.” diye konuşuyor.