Ekonomik yaptırımlar ve Covid-19 salgını nedeniyle zor bir dönemden geçen İran’da 18 Haziran Cuma günü cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacak.
İran’da 2013’ten bu yana Hasan Ruhani cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturuyor. Ülkede düzenlenen son anketlere bakıldığında halkın çoğunluğunun mevcut yönetimden memnun olmadığı görülüyor.
İran’ın 6’ıncı Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad 12 Nisan 2017’de, ülkenin dini lideri Ayetullah Hamaney’in itirazlarına karşı, 2017 İran cumhurbaşkanlığı seçiminde üçüncü kez aday olmayı planladığını duyurmuştu.
Ancak Ahmedinejad’ın adaylığı Anayasa Koruma Konseyi tarafından reddedildi. Ahmedinejad, 2017-18 döneminde patlak veren ve aylarca süren sokak protestoları sırasında Tahran yönetimini eleştirmişti.
Global Conversation’ın bu haftaki konuğu olan İran İslam Cumhuriyeti’nin eski Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, İran Nükleer Antlaşması, Avrupa Birliği-İran arası ilişkiler ve ABD’de başa gelen Joe Biden hükümeti konularında önemli açıklamalarda bulundu.
Ahmedinejad seçimlere günler kala oy vermeyeceğini ve hiçbir adayı da desteklemediğini ifade ediyor.
Anelise Borges, euronews: “Öncelikle şu soruyla başlamak istiyorum. Anayasa Koruma Konseyi sizin yeniden aday olmanızı önledi. İran genel seçimlerindeki adaylar konusunda ne düşünüyorsunuz?”
Mahmud Ahmedinejad, İran eski Cumhurbaşkanı: “Öncelikle size, çalışma arkadaşlarınıza ve bu program izleyecek olan kişilere teşekkür ederim.”
“Bu seçimlerde aday olmam için bana bazı teklifler geldi. İran’da halkın birçok farklı kesiminden insanlar bana aday olmam konusunda ısrarcı oldu ve ben de bunu kabul ettim. Ancak daha sonra hiçbir gerekçe gösterilmeden adaylıktan çıkarıldım. Şu anda insanların haklarını savunmak ve halkın büyük çoğunluğunun temsilini sağlayan reform mekanizmasını ayakta tutmak için kendimi sorumlu hissediyorum.”
euronews: “Siz daha önce bu göreve seçilmiştiniz. Neden tekrar Cumhurbaşkanı olmak istiyorsunuz? Bu ülkenin ihtiyacı olan şeyi siz verebilir misiniz?”
Mahmud Ahmedinejad: “Önceden de söylediğim gibi, insanlar benim aday olmamı istedi. Ülkemdeki milyonlarca insan evimin önüne geldi, yürüyüşler düzenlediler, bana mektuplar, mesajlar gönderdiler. Bu yarışa katılmam konusunda ısrarcı oldular. Ben de halkın isteğine karşılık vererek aday oldum. Dünyanın birçok bölgesinde Amerika Birleşik Devletleri, Güney Amerika, Avrupa, Afrika ve Asya’da olduğu gibi İran’ın da bazı yapısal reformlara ihtiyacı var. Tüm bu ülkeler ve bölgeler, insan hakları adına yapısal değişikliklere ihtiyaç duyuyor. Ben de bu değişime destek veriyorum ve bu yolda ilerliyorum.”
euronews: “Bu reformların ayrıntıları hakkında bazı sorular sormak istiyorum. Eğer yeniden cumhurbaşkanı seçilseydiniz, ne gibi icraatlerde bulunurdunuz?”
Mahmud Ahmedinejad: “Egemenlik milletindir. Bu söylem, insanların kendi kader ve özgürlüklerini özgürce tayin edebilmesi temeline dayanır. Son yıllarda, dünya genelinde insanlar haklarından mahrum kaldılar. Yoksulluğun, fakirliğin, küresel çapta eşitsizliğin, baskının, savaşların ve uluslararası çatışmaların etkisi altında kaldılar. Orduların (askeri) yarışı, insanlığa bir hakarettir. Allah, insanları aynı temelde yarattı. İnsanlığın tanrısı tektir, aynıdır. Allah ile her dilde konuşabilirsiniz. İnsanlığın kökü, aynı aileden gelir. Bir arada yaşamalıyız. İnsanlık yardımlaşma, sevgi ve arkadaşlık için yaratılmıştır. Savaşmak, kavga etmek ve birbirlerinin mal varlığını yağmalamak için değil… Şu anda dünya ülkeleri, insanlık değerlerine göre yönetilmiyor. Tüm dünyanın insani haklar ve değerler konusunda köklü değişimlere ihtiyacı olduğunu düşünüyorum.”
euronews: “Şu andaki Tahran hükümeti hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce, son 8 senede ülkede olumlu bir gelişme yaşandı mı?”
Mahmud Ahmedinejad: “Aslında bu soruyu halka sormanız gerekiyor. Anketlere bakıldığı zaman son 8 senede halkın hükümetin icraatleri konusunda memnun olmadığını görüyoruz.”
euronews: “Ruhani’nin en büyük miraslarından biri Kapsamlı Ortak Eylem Planı, yani, İran Nükleer Antlaşması’ydı (JCPOA). Sizce bu müzakereler devam etmeli mi?”
Mahmud Ahmedinejad: “Şu andaki hükümet bu müzakerelerden sonuç almaya oldukça uzak. İran Nükleer Antlaşması eski haliyle kalmaya devam ederse, başarısız olacaktır. Her anlaşmada olduğu gibi, sorumluluk ve görevler her iki taraf tarafından gözlemlenmelidir. Bu anlayışı, İran Nükleer Antlaşması’nda görmüyoruz. İşte bu sebeple, bu anlaşma sorunları çözemediği gibi mevcut durumu da, daha karmaşık bir hale getiriyor. Bu anlaşma uluslararası hukuk kurallarına bağlı olmalı, adalet ve karşılıklı saygı temeline dayanmalıdır.”
euronews: “Karşılıklı saygıdan bahsediyorsunuz. Az önce de barış ve gelişim kavramlarıyla ilgili konuştunuz. Bu kavramlar söz konusu antlaşmanın hedefi değil mi?”
Mahmud Ahmedinejad: “Hayır, bu böyle değil. Size bir örnek vereyim. Her antlaşmada, sorunları çözmek için hazırlanan bir bölüm vardır. Ancak bu antlaşmada, 6 ülke İran’ın barışçıl nükleer programına karşı olduğunu söylüyor. Antlaşmaya göre İran dahil toplamda 7 ülke, bu mevcut sorunları masaya yatırmak için bir konsey çatısı altında bir araya gelmeli. Her ülkenin bir oy hakkı vardır ve her madde bu 7 ülkenin oyuyla kabul edilmelidir. Yani İran halkının hakları bu antlaşmada ihlal edilemez. Bu uluslararası hukuk kurallarına aykırı bir durum. Eğer bu noktada denge yoksa, antlaşma meyve vermez. Donald Trump bu antlaşmadan tek taraflı olarak ayrıldı. Diğer ülkeler buna engel olamadı ya da antlaşmaya devam edemedi.”
euronews: “Sizce Avrupa Birliği (AB), ABD’yi, İran ile yapılan bu antlaşmaya geri çekme konusunda sınıfta mı kaldı?”
Mahmud Ahmedinejad: “Size bir şey söylemek istiyorum. Buna ulaşabilir miyiz bilmiyorum ancak bizim bir dileğimiz var. Biz, AB’nin ABD’nin gölgesinden çıkmasını istiyoruz. Avrupa’nın İran ile ilişkileri çok daha iyi olmalıydı. ABD ile de öyle olmalı… Bu konudaki en önemli hususun, iş birliği yapmak olduğunu düşünüyorum. Bazı ülkelerin imtiyazlı ve öncelikli olduğu son yüzyıldaki mekanizma artık devam edemez. Bu süreç bitti. Eşit şartlarda, karşılıklı saygı çerçevesinde ve adaletli bir biçimde görüşmeli ve anlaşmalıyız. Hiçbir ülke diğerinin haklarını gasp etmemeli. Dünyanın yapısı hızlı bir değişim içerisinde. Sömürgecilik artık son dönemlerini yaşıyor. Bazı ülkelerin, diğerlerine göre üstün olduğu anlayışı son bulmalı. Bu insanlığa aykırı. Kardeşlik, anlayış ve eşitlik ilkeleriyle hareket etmeli ve dünyayı birlikte yönetmeliyiz. Ülkeler arası dengesizlik savaş, askeri yarış, sosyal adaletsizlik ve düşmanlığa sebep olur. Bu dengesizlik ulusları birbirinden koparır. İşte bu sebeple birlikte hareket etmemiz gerektiğini düşünüyorum. Biz devletler, eşit haklara sahip arkadaşlar gibi olmalıyız. Hepimiz insanız ve insanlar arasında neden fark var? İran AB, ABD ve diğer ülkelerle daha iyi ilişkilere sahip olmak istiyor. Ülkeler arasındaki ilişkiler adalet temeline dayanmalı. Büyük güçler, insanların refah seviyelerini çok düşünmüyor.”
euronews: “Dünyadaki barış ve adaleti sağlama ve mevcut sorunlara çözüm getirme konularına değindiniz. Bunu başarmak hiç de kolay değil. Üstelik dünyada siyasi dengeler ve bölgesel dinamikler hızlı bir değişim içerisinde. ABD’de şimdi yeni bir hükümet var. Joe Biden başkan olduktan sonra sizce ABD-İran arası ilişkilerde bir gelişme olacak mı?”
Mahmud Ahmedinejad: “İki ülke de birbirinin haklarına saygı duyduğu sürece böyle bir gelişme olabilir. Karşılıklı saygı ve adalet olmalı… Ülkelerin hesaplaşma yarışına girmesi işe yaramaz. Bu durumdan halklar zarar görür ve sadece kapitalist sistem karlı çıkar. Evet, böyle bir şey mümkün. Fakat Joe Biden, ABD’nin dış politikasının temelden değiştiğini göstermeli. Bildiğim kadarıyla Washington’ın dış politikasına kapalı kapılar ardında belirli aktörler yön veriyor. ABD başkanlarının bu konuda pek bir gücü yok. Umarım gerekli temel değişiklikler uygulanır. Biz hatta tüm dünya ülkeleri, ABD’nin dış politikasında değişim görmeyi memnuniyetle karşılayacaktır. Hatırlıyorum, Barack Obama aday olduğunda dış politikayı değiştireceğini söylemiş ve dünya ulusları da kendisine destek olmuştu. Umarım Biden bu şansı iyi değerlendirir. İran ve ABD’nin elit kesimlerinin bir araya gelerek mevcut sorunları çözeceğine inanıyorum.”
euronews: “Tüm dünyanın gözleri İran’da. Haftaya seçimlerin sonuçları belli olacak. İran’ın geleceği ve hedefleri açısından dünyaya nasıl bir mesaj vermek istersiniz?”
Mahmud Ahmedinejad: “İran halkına baksınlar. Diğer ulusların haklarına saygı duysunlar. İran, büyük bir halka sahip. İran tarihi, kültürü ve medeniyeti… İran, mevcut sorunların üstesinden gelecektir. İran’ın şu anda yaşadığı sorunlara bakarak, İran’ın hakları çiğnenmemeli ve yaptırım uygulanmamalı. İran’ın potansiyel yapısına odaklanmalılar. Gelecekte, halklar bir araya gelerek dünyayı birlikte yönetecekler.”
euronews: “Son bir soru. Cuma günü oy kullanacak mısınız?”
Mahmud Ahmedinejad: “Daha önce de söylemiştim. Oy kullanmayacağım ve hiçbir aday ve tarafı desteklemiyorum.”