Tüketici Dernekleri Federasyonu tarafından yayımlanan bildiride, bir iki ay içinde 4 kişilik ailelerin şu anda 2 bin 767 lira olan açlık sınırının 3 bin liraya, şu anda 9 bin 13 lira olan yoksulluk sınırının ise 10 bin liraya ulaşacağı tahmini açıkladı.
Sözcü’nün haberine göre, kısa adı TÜDEF olan Tüketici Dernekleri Federasyonu tarafından yayımlanan 1 Mayıs bildirisinde, koronavirüs salgınında yine aracıların haksız fiyat artışları uyguladığını ve karlarına kar kattıklarını, tam kapanmadan önce zincir marketlerde 7 lira olan domatesin üç gün içinde 14 liraya ulaştığı, piyasanın denetlememesi nedeni ile tüketicilerin mağdur edildiği belirtildi.
“TÜDEF olarak tüketici koruma şemsiyesinin altında olmaya en çok ihtiyaç duyan işçi ve emekçilerle her daim omuz omuza olduğumuzu duyuruyor ve işçi ve emekçilerin bayramlarını kutluyoruz” ifadeleriyle 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’nı kutlayan TÜDEF, bildirisinde şu görüşlere yer verdi:
*1 Mayıs öncesi tam kapanmaya geçilen bugünlerde DİSK-AR’ın çalışmasına göre Türkiye’deki istihdamın yaklaşık yüzde 61’i (16,4 milyon) kapanmadan muaf ve yüzde 22’si (6 milyon) de kapanmadan kısmen muaf durumda. Sadece yüzde 17 (4.4 milyon) çalışan tam kapanma kapsamındaki sektörlerde çalışıyor.
*Tüm toplumun sağlığı ve hayatının devamı için gerekli olduğu açıklanan bu sektörlerde 22,4 milyon işçi ve emekçi risk almaktadır.
*Dünya vaka sıralamasında 6’ncı sıraya yükselen Türkiye’de işçi ve emekçilerin aldığı bu riski bu dönemde karına kar katan işverenin üstlenmesi gereklidir. Ya tüm çalışanların acilen aşılanması ve çalışanların aşılanmasının maliyetinin işverenlerce karşılanması ve aşı yapılamayan işçinin ücretli izinli sayılması ya da bu amaçla sermayenin vergilendirilmesi ve işçi ve emekçilerin aşılanmasının bu sermaye vergisi ile oluşturulacak fon üzerinden karşılanması uygulaması hayata geçirilmelidir.
*Ayrıca, kapanmadan muaf olmayan 4.4 milyon işçi ve emekçi ile bağımsız çalışan esnaf kesimi serbest meslek sahipleri yaşamı döndüremeyecek noktaya doğru gitmektedir. Pandemi sürecinde çalışmanın devam etmesi sayesinde kazancına kazanç katan büyük şirketlerin ve finans kuruluşlarının, halkın bu ekonomik anlamda en zor durumda olan kesiminin yükünü karşılaması gerekir. Bu amaçla da sermaye ve finans sektörü acilen vergilendirilmelidir.
*İşten çıkarma yasağının tüm istisnalarının kaldırılması ve çalışırken hastalığa yakalanan başta sağlık emekçileri olmak üzere tüm emekçiler için iş kazası ve meslek hastalığı olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Ücretsiz izin dayatmasına son verilmesi için, tüm işçilerin en az asgari ücret kadar Kısa Çalışma Ödeneği desteği alabilmesi sağlanmalıdır.
*Salgın özellikle çalışan kadınlarımızın işsiz kalmasına ev kadınlarının ise ev içi iş yükünü arttırmaktadır. Tüm bu nedenlerle salgın süresince giderek artan açlık ve yoksulluk sınırları ile bir nebze olsun baş edebilmek amacı ile asgari ücretin üzerindeki vergi yükü kaldırılarak brüt ücretin net olarak ödenmesi gerekmektedir.