Anayasa profesörü Kemal Gözler’e göre Türkiye artık bir ‘genelge devleti.’ Birçok yasağın bırakın kanunu, kanun hükmünde kararname bile olmadan alındığını söyleyen Gözler, “İnsanların sokağa çıkması, sağlık personelinin istifa etmesi, alkollü içeceklerin satılması veya keza kamusal alanlarda görevini ifa eden polislerin fotoğraflarının çekilmesi ancak kanunla yasaklanabilir” dedi.
Gözler, ‘hukuka aykırı’ dediği yasakların tamamını anayasa.gen.tr’de kaleme aldığı yazıda işledi.
Türk hukuk sisteminin geçmiş yıllarda da çok parlak olmamasına rağmen, fiili uygulamalardan savaş dönemlerinde dahil kaçınıldığının altını çizen Gözler şöyle devam etti: “Geçmişte bu kadar ağır hukuka aykırılıklara şahit olmadık. Hukuk tarihimizin en kritik dönemlerinde dahi, uygulamaların arkasında, içerikleri tartışılsa bile, hep hukuk normları olmuştur. Millî mücadele döneminde dahi Türkiye, genelgeyle veya emirle değil, ilk TBMM’nin kabul ettiği Teşkilât-ı Esasiye Kanunu ve bu dönemde çıkarılan kanunlar ve Heyet-i Umumiye kararlarıyla yönetilmiştir.”
‘İnsan fiilleri kanunla yasaklanabilir’
Son bir yıldır Türkiye’nin fiili bir yasaklama rejimine geçtiğini belirten anayasa profesörü şunları kaydetti:
“Bazı insan fiilleri genelgelerle yasaklanıyor. Üstelik bu genelgeler de Resmî Gazetede yayınlanmıyor. Yasakların arkasında bir kanun yoktur. Bu yasakların arkasında bir Cumhurbaşkanlığı kararnamesi veya bir Cumhurbaşkanı kararı da yoktur. Hatta bu yasakların arkasında bir yönetmelik de yoktur. Ne yapacaksanız, neyi yasaklayacaksanız, hiç olmazsa bunu, Anayasanın öngördüğü hukukî şekilleri kullanarak yapınız. Bir insan fiilini yasaklamanın yolu ‘genelge‘ değildir. Anayasamızın 13’üncü maddesine göre, bir insan fiili ancak ‘kanun‘ ile yasaklanabilir.“
‘Kararname devleti bile diyemiyoruz’
“Bir zamanlar, Türk hukukunu eleştirmek için ‘Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devleti değil, bir kanun devletidir‘ deniyordu. 15 Temmuz 2016 darbe teşebbüsünden sonra ilân edilen olağanüstü hâl rejiminde, kanunların yerini kanun hükmünde kararnameler alınca ‘Türkiye Cumhuriyeti artık KHK devleti oldu‘ denilerek eleştiriler yapıldı. O günleri de arar olduk. Artık ‘Türkiye Cumhuriyeti bir kanun devleti veya kararname devletidir bile diyemiyoruz.
Maalesef geriye diyecek tek şey kalıyor: Hoş geldin genelge devleti’!”