CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, HDP’li siyasetçilere ve pek çok muhalif isme yönelik yapılan operasyonlara ilişkin açıklama yaptı. Gözaltı işlemlerine iki farklı pencereden bakmak gerektiğini söyleyen Karaca, “Öncelikle gözaltına alınan kişiler önceki dönemde milletvekilliği yapmış kişiler. Biri Kars halkının iradesiyle seçilmiş ve halen görevde olan belediye başkanı. Bu şekilde apar topar, sabaha karşı evlerine baskın yapılarak gözaltı yapmak yerine, savcılık davet usulü ile ifadelerini alabilirdi. Bu kişiler kaçak değil. Bu ülkede halen ikamet eden, evleri yurtları adresleri belli olan kişiler. Bu şekilde gözaltı işleminin uygulanması bir itibarsızlaştırma olarak ifade edilebilir” dedi.
“BECERİKSİZLİKLERİNİ ÖRTMEK İÇİN”
Gözaltı işleminin uygulandığı zamanlamaya baktığımızda da başka bir konuya değinmek değinilmesi gerektiğini ifade eden Karaca, “Daha dün Merkez Bankası tarafından 2 puanlık faiz artışına gidildi. ‘Faizler düşerse enflasyon düşer’ diyen sarayın ekonomi bilmez tek adamının ve sosyete damadının tezleri suya düştü. Bunu kamuoyundan gizlemek ve beceriksizliklerini örtbas etmek etmek için 6 yıl önce meydana gelen Kobane olayları hakkında gözaltı yapılmasını gündemi değiştirme çabası olarak da değerlendirmek gerekir” ifadelerini kullandı.
CHP’Lİ AYDOĞAN: “SANA BAŞKA, BANA BAŞKA HUKUK” TERCİHİ
CHP İstanbul Milletvekili Avukat Turan Aydoğan da sabah saatlerinde HDP’li yöneticilere yönelik başlatılan operasyona tepki gösterdi. Türkiye’nin hukuk, demokrasi, hakkın, hukukun, adaletin güvence altında olduğu Anayasal ve yönetsel sisteme ihtiyacı olduğunu belirten Aydoğan, “HDP’li 82 siyasetçi bu sabah apar topar ve kamuoyu algısını etkileyecek yöntemlerle gözaltına alındı… Başımız göğe ermedi!” dedi.
Bir bölgenin seçilmiş yerel yöneticilerinin hemen hemen tümünü görevden alıp demokratik iradeyi rafa kaldırdıktan sonra şimdi de üzerinden 6 yıl geçmiş bir süreci ileri sürerek legal siyasetin bir kanadının tamamını baskın gözaltılara muhatap edip kriminalize edilmiş bir tablo yaratıldığını söyleyen Aydoğan, “Kesin olan şudur ki, hukuk, bu yöntemlerle iç siyasete alet edildikçe yerlerde sürünen güvenilirliğini tümüyle kaybedecektir ve inandırıcılığı kalmayacaktır. ‘Sana başka, bana başka’ hukuk, otoriter devletlerin, tekçiliğin ve zümre iktidarlarının tercihi olmuştur hep” dedi. (HABER MERKEZİ)