Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Trump’tan Suriye konusunda Türkiye’ye kritik rol

Trump’tan Suriye konusunda Türkiye’ye kritik rol


CUMALİ ÖNAL | YORUM

Suriye lideri Ahmet el-Şara, Beyaz Saray’da ABD Başkanı Donald Trump ile kritik bir görüşme gerçekleştirdi. Görüşmeye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da katılması, Trump’ın Suriye’nin yeniden şekillendirilmesinde Türkiye’ye merkezi bir rol vermeye hazırlandığı izlenimi oluşturuyor.

Bir kaç ay öncesine kadar ‘başına 10 milyon dolar ödül konan azılı bir terörist’ olarak adlandırılan Şara, Trump ile yaklaşık bir buçuk saat görüştü. Zirvede, Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) Suriye ordusuna entegrasyonu ve İsrail’in güvenlik kaygıları ana gündem maddelerini oluşturdu. Görüşme devam ederken, Mayıs ayında askıya alınan Sezar Yasası yaptırımlarının 6 ay süreyle yeniden ertelendiği duyuruldu.

Görüşme sonrası Suriye Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Başkan Trump’ın talimatıyla, Cumhurbaşkanı el-Şara ve ABD Başkanı arasında varılan mutabakatların uygulanması için Suriye Dışişleri Bakanı Esad Hasan el-Şeybani, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan arasında bir çalışma toplantısı düzenlenmiştir.” denildi.

Trump-Şara görüşmesinin yapıldığı saatlerde Beyaz Saray’da olduğu öğrenilen Fidan’ın, zirve sonrası ABD ve Suriyeli meslektaşlarıyla bir araya geldiği duyurulmuştu. Ancak El Cezire, Fidan’ın Trump-Şara görüşmesinde de yer aldığını öne sürdü.

Görüşme sonrası kısa bir açıklama yapan ABD Başkanı Trump’ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Şara’dan övgüyle söz etmesi dikkat çekti. Trump açıklamasında, “Suriye’nin çok başarılı bir ülke haline gelmesini istiyoruz ve bu liderin bunu başarabileceğini düşünüyoruz. Kendisi Türkiye’yle, Cumhurbaşkanı Erdoğan’la çok iyi anlaşıyor… Ayrıca İsrail ile Suriye’nin de iyi ilişkiler kurması için birlikte çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Türkiye özellikle Kürt grupların öncülük ettiği SDG’nin Suriye ordusuna entegre olmasını, siyasi olarak da Kürtlerin kontrolündeki bölgelerin Şam tarafından yönetilmesini istiyor; bu konuda Amerikan yönetimine baskı yapıyor. 

Kürtler de Türkiye’nin baskısından kurtulmak amacıyla 10 Mart’ta Şara yönetimiyle entegrasyon konusunda yıl sonuna kadar bazı adımlar atılması konusunda anlaşma imzalamış, ancak şu ana kadar her iki taraf da somut bir adım atmamıştı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında bu konuya ciddi bir vurgu yapılması dikkat çekti: “Taraflar, 10 Mart Anlaşması’nın uygulanmasına devam edilmesi konusunda mutabakata varmışlardır. Bu anlaşma; Suriye Demokratik Güçleri’nin Suriye Arap Ordusu saflarına entegre edilmesini, kurumların birleştirilmesini ve ulusal güvenliğin güçlendirilmesini içermektedir.”

Trump birinci döneminin sonlarına doğru Suriye’den tamamen çekilmenin startını vermis, halefi Joe Biden da Suriye topraklarındaki askeri varlığını iyice azaltma yoluna gitmişti.

Ancak ikinci dönemine başlar başlamaz Trump, İsrail’in eş zamanlı olarak Hamas ve Hizbullah’a yönelik devam ettirdiği saldırılar, akabinde Suriye ve İran’ı hedef almasıyla Suriye’den tam çekilmeyi askıya almış, tam tersine başkent Şam yakınlarındaki Mezzeh Üssü’ne asker konuşlandıracağına dair iddialar gündeme gelmeye başlamıştı.

Suriye ile birlikte Gazze’de de Trump’ın Türkiye’ye asker konuşlandırmasına izin vermesi durumunda, Ankara Ortadoğu’da ağırlığını daha da artırmış olacak. İsrail ısrarla Türkiye’nin Gazze’ye asker göndermesine karşı çıkarken, Trump ateşkes sürecinde Ankara’nın özellikle Hamas üzerindeki etkisini de kullanarak Gazze’de önemli bir rol oynayacağını açıklamıştı. 

Trump-Şara görüşmesinin sahaya yansıması şüphesiz önümüzdeki günlerde çok daha net bir şekilde ortaya çıkacak. Kürtler mevcut ortamda Suriye yönetimi ile ne askeri ve ne de politik olarak ciddi bir entegrasyona sıcak bakmıyor, öncelikli olarak azınlıkların hakların gözeten bir anayasanın hazırlanmasını talep ediyor. 

Kürtler ayrıca IŞİD ile mücadelede ABD’nin bölgedeki en önemli müttefikleri olduklarını belirterek, Washington’ın dezavantajlı olacakları bir anlaşmaya kendilerini zorlamayacaklarının planını yapıyor. Ancak Suriye Enformasyon Bakanlığı’nın Trump-Şara görüşmesinden kısa bir süre sonra, Suriye yönetiminin IŞİD’I yenilgiye uğratmak için kurulan uluslararası koalisyonla siyasi işbirliği deklarasyonu imzaladığını açıklaması Kürtlerin bu yöndeki argümanlarını ellerinden almayı amaçladığı şeklinde yorumlanıyor.

Trump-Şara görüşmesinde İsrail’in de ciddi bir şekilde gündeme geldiği görülüyor. Hem Trump’ın ve hem de Suriye Dışişleri Bakanlığı’nın açıklamasında bu konuya işaret ediliyor.

Amerikan Yönetimi Şara’dan Abraham Anlaşması’na dahil olması yönünde baskı yapıyor. Son olarak Trump Kazakistan’ın bu anlaşmaya dahil olduğunu duyurmuş ve bunun arkasının geleceğini ifade etmişti. 

Koltuğunu tam sağlama alamamış bir Şara’nın, Abraham Anlaşması’nı imzalayarak İsrail’in varlığını tanıması kısa sürede pek ihtimal dahilinde görülmüyor. Buna karşılık Şara, İsrail’in Suriye sınırında bir güvenlik koridoru oluşturmasına ciddi bir şekilde itiraz etmeyebilir.

Güney cephesinde işler Türkiye açısından şimdilik iyi gidiyor gibi görünüyor. Ama Ortadoğu her gün yeni bir denklemle güne başlar.

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version