Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!

Doları bırakacaklar, yoksa ekonomi çökecek!


Merkez Bankası’nın (TCMB) Amerika görmüş başkanı Fatih Karahan ile Koç Üniversitesi’nden yüksek bonservis bedeli ile transfer edilen başkan yardımcısı Cevdet Akçay döndü dolaştı selefleri Şahap Kavcıoğlu’nun bıraktığı noktaya rücu etti.

Az gittiler uz gittiler dere tepe düz gittiler “makro ihtiyatî tedbirler” denilen ismi konulmamış sermaye kontrollerini raftan indirdiler.

BUNLAR DA İŞE YARAMAZ, DOLARIN ÖNÜNÜ AÇACAKLAR

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alınması ve 23 Mart’ta tutuklanması Türkiye’de seçme ve seçilme hakkının da rafa kaldırıldığı bir dönemin ilk işaretiydi.

Siyasî krizin malî hasarının kalıcı ve tahmin edilenden çok daha yıkıcı olacağını TCMB’nin son kararları ile ilan ettiler.

TCMB’nin son 24 saatte peş peşe aldığı “makro ihtiyatî tedbirler” Türk Lirası’nı (TL) desteklemek için “son çare” niteliğinde adımlar.

Faizi yüzde 42,50’den yüzde 49’a çıkaran TCMB dolar talebine mani olamadığı gibi yabancılar bir ayda 33 milyar Amerikan Doları’nı aldı, gitti.

Bu kadar kısa sürede böylesine bir yüksek meblağlı sermaye çıkışı tarihte bir ilk. 33 milyar dolarlık sermaye kaçışına niye şaşırıyoruz ki! Türkiye’nin kredi notu Bangladeş ve Kosta Rika ile aynı.

Yabancı yatırımcı tahvil ve bono piyasasına girdiğini bin pişman. Kur garantili carry trade bile artık para kazandırmıyor.

DÖVİZ KURUNU POLİSİYE TEDBİRLERLE DÜŞÜREMEZSİNİZ

Hazine Bakanı Mehmet Şimşek, ABD ve Avrupa cenahında çaldığı kapılardan eli boş döndü. Gemi su alıyor, Merkez Bankası kovayla su boşaltıyor.

Yabancı para mevduat zorunlu (Munzam) karşılıklarında bütün vadelerde 200 baz puan artışın tek maksadı var. O da bankalara verilmiş bir döviz muhtırası: “Mudiyi dolardan caydırın ve TL’ye geçmeye ikna edin.”

Bankaların döviz toplamasını zorlaştırmakla iş bitmiyor ki. Yastık altındaki altın tutarı 430 milyar dolar.

Yabancı para repo işlemlerinde 400 baz puan artış ile dövizle borçlanma maliyeti artırıldı. Mevduatın yüzde 60’ı TL olacak. TCMB hedefi tutturamayan bankaların ensesinde boza pişirecek.

Nasıl rasyonel mi? Şimşek’in dediği kadar var mı?

Daha şubat ayında yüzde 40’tan yüzde 25’e indirilmişti. İhracat gelirlerini TCMB’ye satışında oran yüzde 35’e çıkarıldı.

Kavcıoğlu döneminden ne farkı var! Sıfırı tükettikleri esnada resmî enflasyon Nureddin Nebatî dönemi ile aynı seviyede (Yüzde 38).

Kamu borç stoku 10,3 trilyon TL’ye fırladı. Borcun yüzde 60’ı döviz borcu. 19 Mart’tan beri dolarizasyon artıyor. Demokrasi krizine çare bulmadan doları sopa göstererek tutmaya çalışan TCMB’nin vaziyetinin batan gemiyi delik kova ile kurtarmaya çalışmaktan ne farkı var!

PARAMI GERİ ALABİLECEK MİYİM?

Yabancılar için kritik soru şu: “Paramı güvenle geri alabilecek miyim?” Artık onlar da dünyanın en yüksek faizine rağmen kendilerine emniyette hissetmiyor.

Bankalar, TL zorunluluğunu doldurabilmek için mevduat faizlerini yüzde 50-55 bandına çekebilir. Bu da kârlılığı vuracak. Kredi faizleri de yüzde 60’ı aşacak. Tam bir yüksek faiz yüksek borç sarmalı.

Eğer enflasyon düşmezse, siyasi istikrar sağlanmazsa ve yabancı sermaye geri dönmezse, TCMB’nin taşlı tarlaya girme pahasına aldığı kararların ömrü birkaç hafta ile mahdut kalır.

Kontrollü çöküş ile reform coşkusu arasında iktidarın tercihi çöküşün hızını yavaşlatmaktan yana olacaktır. Tekrar hukuka rücu etmesi mümkün görünmüyor.

Geri dönüşü olmayan yolda daha otoriter bir rejim ile halkı ve muhalefeti sindirmek için daha beter müdahalelerin ayak sesleri işitiliyor

Türkiye, ekonomik kriz ile siyasi krizin kesiştiği bir kavşakta.

Halk ya omuz omuza vererek, yumruğunu masaya sert şekilde vuracak ve erken seçim sandığı gelene dek evine dönmeyecek ya da dolar bir sonraki şokta birkaç dakikada 50 TL’yi aşacak.

SERVET TRANSFERİNİN MERKEZ ÜSSÜ

Merkez Bankası’nın tek başına halkı ikna edebildiği günler çok geride kaldı.

Saray’ın önceliği döviz rezervleri ya da enflasyon canavarı olsaydı seçilmiş bir belediye başkanını troll savcılar marifeti ile hapse attırmazdı.

Serbest Görüş:

 

Halk muhtaç olmuş kuru soğana Saray’da ejder meyvesi yudumlayanın umurundu mı? Açlık sınırı 24 bin TL’yi geçti. Asgari ücret 22 bin 105 TL, en düşük emekli aylığı 14 bin 500 TL. Simit 20 TL, ekmek 20 TL.

Anayasanın verdiği gösteri hakkını kullananlar ters kelepçe ile gözaltına alınıyor. Gençler yerlerde sürükleniyor. En temel haklar ve hürriyetler valilerin ve bakanların iki dudağı arasına sıkışmış kalmış.

İmamoğlu’nun tahliye olması gerektiğini savunan herkesin x (Twitter) hesapları propaganda başkanlığı talimatı ile karartılırken, plaza iktisatçıları gemi batarken güvertede keman çalıyor.

Merkez Bankası servet transferinin rasyonel ve legal görünümlü aparatına döndü. Ayşe Teyze bunun farkında ve bu yüzden tasarruflarını sistemde tutmuyor, yastık altına taşıyor.

Sistem çöktü, gemi batıyor. Herkes başının çaresine bakacak.

Filikalar ve can yelekleri birinci mevki yolcularının! Ne çabuk unuttunuz!

———————-

İletişim için:

BlueSky: @turhanbozkurt.bsky.social

YouTube: https://www.youtube.com/turhanbozkurt

X/Twitter: @turhanbozkurTV 

Facebook: https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/

e-Posta: [email protected]

TURHAN BOZKURT
03 Mayıs 2025 HABER ANALİZ


Kaynak: Kronos
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version