HASAN CÜCÜK | HABER ANALİZ
Şampiyonlar Ligi son 16 turundaki Paris Saint- Germain (PSG) – Liverpool mücadelesi final niteliğinde oldu. İlk maçı deplasmanda 1-0 kazanan Liverpool, rövanşı aynı skorla kaybedince tur penaltılarla geldi. Turu geçen ise Fransız temsilcisi PSG oldu. Futbol şölenine kaleciler damga vurdu. İlk maçta Liverpool kalecisi Alison Becker, rövanşta PSG file bekçisi Donnarumma skora doğrudan etki yaptı. 2012’de Katar’lıların satın aldığı PSG’nin en büyük rüyası Şampiyonlar Ligi oldu. Kupa 1 uğruna tam 2,18 milyar Euro harcandı. Liverpool mücadelesi kupa rüyasının çok uzak olmadığını ortaya koydu.
Futbolun değişmez kuralı ‘atamayana atarlar’ PSG – Liverpool mücadelesinde bir kez daha test edildi. İlk maçta PSG, rövanşta Liverpool farkı açacak pozisyonlar yakaladı. Kaleciler adeta devleşince, bol pozisyonlu 210 dakikalık iki maçta 2 gol çıktı. İlk maçta Alison Becker mutlak 9 pozisyonda kalesini gole kapattı. Rövanşta roller değişti. PSG kalecisi Donnarumma normal ve uzatma devrelerindeki kurtarışlarına seri penaltı atışlarında devam etti. Turu getiren isim olarak öne çıktı.
PSG, Anfield’e gelirken umuda tutunmasını sağlayan isim teknik patron Luis Enrique’den başkası değildi. İspanyol teknik adam, geçen yıl PSG’yi yarı finale taşımıştı. Ligue 1’de yoluna namağlup devam eden PSG’nin bir numaralı hedefi Şampiyonlar Ligi idi. Lig artık ‘tali’ bir hedef veya daha doğru ifadeyle ‘çantada’ idi. Rakipleriyle arasındaki uçurum, sezon başında PSG’yi mutlak favori ilan ediyordu. Şampiyonlar Ligi ise farklıydı. Ligue 1 dikensiz gül bahçesi, Şampiyonlar Ligi kurtlar sofrasıydı.
Şampiyonlar Ligi’nde daha önce Barcelona ile kupa kazanan Enrique, Avrupa sahnesinde oldukça başarılı bir kariyere sahip. İspanyol teknik adam, turnuvadaki performansıyla PSG’nin Avrupa’daki en büyük zaferine ulaşması için kritik bir rol oynuyor. Luis Enrique, Şampiyonlar Ligi’nde bugüne kadar çıktığı 57 maçta 36 galibiyet, 6 beraberlik ve 15 mağlubiyet alarak maç başına 2.00 puan ortalaması tutturdu. Bu performansıyla, 2014-15 sezonundan bu yana en başarılı teknik direktörler arasında dördüncü sırada yer alıyor.
PSG’nin en büyük sorunu ‘suni’ takım olmasıydı. Yıldız isimlerle başarı aradı. Messi, Neymar ve Mbappe gibi üç star diğer oyuncuları gölgede bıraktı. Luis Enrique, PSG’yi ‘takım olma’ yoluna koyan isim oldu. Mbappe’nin ayrılması bile takımın gücünü azaltmadı. Ousmane Dembele, Vitinha, Ruiz, Neves ve Barcola İspanyol hocayla farklı bir kimliğe büründü. Ara transferde gelen Kvaratskhelia’yı sorunsuz takıma monte etti. Defansın genç ismi Nuno Mendes, Avrupa’nın en formda forveti Muhammed Salah’ı sahadan silerken, bunu Enrique’nin sihirli dokunuşuyla başarıyordu. Generallerden oluşan PSG, Enrique döneminde yerini askerlere bıraktı.
PSG, 2012 yılında Qatar Sports Investments (QSI) tarafından satın alınmasıyla hızla kabuk değiştirdi. Parayı bulan PSG, transfer borsasına yön veren kulüplerden biri oldu. Paranın gücüyle Ligue 1 şampiyonluğu artık sıradan oldu. Aradan geçen 13 yılda birer kez Monaco ve Lille geçildi. 11 kez zirveyi kimseye bırakmadı. Bu yıl da emin adımlarla yoluna devam ediyor. Son 13 yılda Paris tarafı bonservis bedelleri için 2.18 milyar Euro harcadı. Bu kendi başına, QSI’nin PSG’yi satın almasından bu yana tüm Avrupa futbolunda sadece iki kulübün oyunculara daha fazla harcama yaptığı anlamına geliyor. Kulübün transfer dönemindeki net harcamasına baktığımızda ise bu rakam 1,3 milyar euro seviyesinde bulunuyor.
Neymar, Messi ve Mbappe gibi isimlerin varlığına rağmen son 13 yılda PSG, Avrupa futbolunun yerleşik hiyerarşisine meydan okumada yetersiz kaldı. QSI’nin kulübü satın almasından bu yana, PSG dört kez çeyrek finale, iki kez yarı finale ve 2020’de sadece bir finale ulaştı ve Bayern Münih’e 1-0 kaybettiler. Madalyonun görünen kötü yüzünde ise, 11 sezonun beşinde Şampiyonlar Ligi’ne son 16 turunda veda etti.
Avrupa’nın devleriyle başa baş mücadele için iki milyar Euro üzerinde harcama yapan PSG, rekabette yarı yolda kaldı. 2012’den beri Real Madrid 6, Liverpool 3, Manchester City, Bayern Münih ve Juventus 2 şer kez final gördü. Bu kulüpler içinde sadece Manchester City, Fransız ekibinden transferde daha çok para harcadı. Fransız ekibi 2012’den beri oyunculara büyük bir servet harcadı ve bunun için Avrupa’da çok az başarı elde etti.
PSG’nin Şampiyonlar Ligi çeyrek finaldeki rakibi Aston Villa – Club Brugge karşılaşmasının galibi olacak. İngiliz ekibi ilk maçta deplasmanda C. Brugge’i 3-1 yenerek, turu cebine koymuştu. Aston Villa – PSG eşleşmesinde ise terazinin Fransız ekibi kefesi oldukça ağır basıyor. Yarı finale adını yazdıramaması büyük sürpriz olur.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***