Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Ukrayna, Rusya’yı işgal ediyor

Ukrayna, Rusya’yı işgal ediyor


MAHMUT AKPINAR | YORUM

Koltuğu sallanan ve kendi halkı tarafından sorgulanan liderler için savaş çıkarmak değişmez bir stratejidir. İçeride eleştiriler arttığında, yönetemez olduğunuzda bir savaş çıkarırsanız, ülkenin “tehdit” altında olduğuna halkı ikna ederseniz eleştiriler azalır. Halk liderin ve hükümetin etrafında toplanır. Ayrıca siz “dış düşmanla” uğraşırken içeriden gelecek eleştiriler halk tarafından olumsuz karşılanır. İktidar “içteki hainler” gibi söylemlerle muhaliflerin üzerine daha sert gider ve daha az tepki çeker.

Benjamin Netenyahu 7 Ekim saldırısından önce İsrail’de çok ciddi sorgulanıyordu. Milyonlar Telaviv sokaklarında Netanyahu aleyhine yürüyor, iktidarı düşürmenin yollarını arıyordu. Ama kanlı ve sivilleri hedef alan Hamas saldırısı Netanyahu’ya can simidi oldu. Fırsatı değerlendiren Netanyahu savaşı derinleştirdi, gerilimi yaydı ve eleştirileri önemli oranda unutturdu. Artık bir sene önceki kadar sorgulanan, ısrarla gönderilmek istenen birisi değil. Aksine İsrail’in önemli bir kısmı Hamas’ın bitirilmesine odaklanmış durumda. Netanyahu koltuğu kurtardığı gibi Batı’nın kayıtsız şartsız desteğini aldı.

Benzer durum Putin için de geçerli. Rusya anayasasında iki defadan fazla başkanlık yapma engeli olduğu halde Putin iktidarda 25. yılını doldurdu. Erdoğan’ın yaptığına benzer yöntemlerle kuralları sündürdü, değiştirdi. Ama her şeye rağmen Ukrayna işgalini başlatmadan önce Putin’in koltuğu sallantıdaydı. Her türlü yeraltı yerüstü zenginliği olan Rusya halkına refah dağıtamıyor, adil, yaşanabilir bir hayat sunamıyordu. Putin’le birlikte Rusya askerî açıdan tekrar güçlenmeye ve genişlemeye başlamış, komşuları için ürkütücü bir devlete dönüşmüştü ama halka olumlu yansıyan bir şey yoktu.

Aksine Putin’in gitmesi gerektiği konusunda yükselen sorgulamalar vardı. Tam o noktada Putin Ukrayna işgalini başlattı. Net bir başarı elde edemese de, 3 yıldır kendisinin sorgulanmasını engelledi, Rus halkının dikkatini Ukrayna’ya çekti, milliyetçi duyguları coşturdu. Savaş nedeniyle artık muhaliflerin üzerine çok daha sert, acımasız gidebiliyor, onları sindirebiliyor, öldürebiliyor. Yani savaş Putin’e koltuğunu tahkim etme, daha otoriter hale gelme imkânı verdi.

Ancak Ukrayna Savaşı’nda son dönemlerde Putin’in canını sıkacak şeyler oluyor. Rusya, Savaşın başlangıcından bu tarafa Ukrayna topraklarındaydı. Ukrayna şehirleri yıkılıyor, Ukrayna toprakları bombalanıyor, Ukrayna halkı göçle, yıkımla, savaşın olumsuz yüzüyle muhatap oluyordu. Zaman zaman Rus Güçleri püskürtülse, askeri kayıplar verse de Rus halkı ve kentleri savaşın yıkıcı tarafından uzak, güvenle gündelik yaşamına devam ediyordu. Şehirlerine bombalar düşmüyor, füzeler tepelerinden uçmuyor, savaş uçakları onları bombalamıyordu. Bu biraz da batının tercihiydi. Başta ABD olmak üzere Ukrayna’ya destek veren ülkeler bir vekâlet savaşı yapmak istiyordu.

Ukrayna’nın Rusya’da cephe açmasının Putin‘i öfkelendirmesinden, Batı’yı sıcak savaşın içine çekmesinden korkuyorlardı. Ukrayna’ya verdikleri silahlar için “Rusya toprakları içinde kullanmama” şartı koşuyor, füzelerin menzillerini sınırlandırarak veriyorlardı. Ukrayna halkı çok ağır savaş faturası öderken Rusya halkının gündelik hayatı savaştan etkilenmiyordu. Sadece oğullarını cephede kaybeden analar ağlıyordu. Bu tablo savaşı Rus toplumu açısından katlanılabilir hale getiriyordu.

Savaşın uzaması ve Rusların Ukrayna içlerine doğru ilerlemesi üzerine Batılılar Ukrayna‘yı desteklemek için daha kararlı hale geldiler ve Ukrayna’ya önemli silah ve para desteği sağladılar, Ukrayna güçlerini her açıdan tahkim ettiler. Çünkü Rusların Ukrayna’da savaşı kazanması tehdidin batıya yaklaşması anlamına gelecekti. Putin’in orada durmayıp yeni hedefler belirleyeceği konusunda kaygılıydılar. Putin daha fazla ilerlemeden durdurulmalıydı. Ama Rusya’nın askeri gücü, imkanları karşısında Ukrayna’nın enerjisi tükeniyordu, uzun süre dayanması mümkün değildi. İşte bu noktada bir paradigmal değişiklik yaşandı. Savaşı Rusya topraklarına taşıma stratejisi devreye sokuldu. Bu değişiklik sadece Ukrayna’nın değil, arkasında duran batılı devletlerin de kararı olmalı. Bir askeri kurmay aklın bu paradigmal değişikliği planladığı ve önerdiği anlaşılıyor.

Son iki haftada Ukrayna güçleri daha kuzeyden Rusya topraklarında beklenmedik bir cephe açtı ve hızla Rusya içlerine ilerledi. Savaşın Rusya topraklarına taşınması başta Ruslar olmak üzere herkeste şok etkisi oluşturdu. Ukrayna’nın buna cesaret edemeyeceği düşünülüyordu. Putin’i çıldırtan bu adım karşısında Rus Ordusu etkili cevap veremedi. Aradan iki hafta geçtiği halde Ukrayna ordusu durdurulamadı, Rusya içlerine doğru ilerliyor. İddialara göre Ukrayna Rusya’da 1000 km2 toprağı kontrol ediyor, 250.000’den fazla Rus yaşadıkları yerleşimleri terk etmek zorunda kaldı. Ukrayna ele geçirdiği Kursk bölgesinde kalıcı bir tampon bölge kurmak istediğini söylüyor.

Bu paradigmal değişim Rusya Ukrayna savaşında önemli sonuçlar doğuracak. Bunları sıralamak gerekirse:

Rusya eskiden sosyalist ideolojinin desteğiyle ve sosyalist bloğun ittifakıyla gerçek anlamda global bir güçtü. Ama artık o ideolojik destek yok, Varşova paktı çöktü. Ayrıca Rusya Putin’le kısmen toparlanmasına rağmen global liderlik yarışında nispi olarak kan kaybediyor.

Nükleer güce sahip olması, tehditkâr ve cüretkâr davranışı komşularını tedirgin ediyor. Lakin Rusya’nın nüfusu eriyor, ekonomisi kırılgan ve korumakta zorlanacağı devasa topraklara sahip. Putin ve Rusya yükselen yeni güçlere mukabil global liderlikte güç kaybettiğini, görmek istemiyordu. Ukrayna’nın yaptığı son hareket bunu Putin’e ve Ruslara gösterdi.

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version