Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Şeytanca zeki!

Şeytanca zeki!


Bir yönetmenden çok daha fazlası: Christopher Nolan (4)

“Bir film, izleyicinin kendi hayatına dair 
yeni bir perspektif kazanmasını sağlamalıdır.”
C. Nolan

Following’de genç yazar adayı ve Polis (amca John Nolan oynar) arasında bir çerçeve çizerek başladıktan sonra, kahramanımız yolculuğunun başında olduğu üç zaman dilimi arasında sıçrar; bir diğer zaman diliminde Cobb’ın soğuk mesafesini ve kontrolünü taklit etmeye çalıştığı bir zaman ve üçüncüsü, tuzağa düşürüldüğünü fark ettiği ve maşa olduğunu anlamaya çalıştığı bir zaman. Film görsel olarak aynı siyah-beyaz tutarlılıkla sunulsa da Nolan, Genç Adam’ın görünüşüne dayanarak zaman dilimlerini ayırt etmemizi kolaylaştırır.

Aslında filmin siyah-beyaz olmasının en önemli sebebi ekonomiktir. Nolan’ın bütçesi olmadığı için ışık kullanamaz ve bir filmi ışıksız çekecekseniz, siyah-beyaz çekmeniz en akıllıca tercih olacaktır. 

Film üç ayrı zaman diliminde oradan oraya zıplayıp dururken bir yandan da karakterleri derinleştirir ve hikâyeyi inşa eder. 

Zamanla oynamak, hikâyeyi canlı tutmak için şahane bir buluştur. Ancak Memento, Inception, Interstellar veya Dunkirk’ün aksine, Following aslında zaman kadar rahatlatıcı bir yalan hakkında değildir. (Nolan’ın Memento, The Prestige, The Dark Knight, Inception ve Dunkirk’teki gibi) Following’i cazip kılan unsur, hikâyenin anlatıldığını fark etmeyen bir yazarın baş kahraman olmasıdır. Film, düşüncesiz rontgencinin aleyhine bir tür misyon bildirgesi, bir ibret belgesidir adeta. Hikayenin başında Genç Yazar insanları takip ederken bile, takip etmenin kurallarıyla sonuçlardan daha çok ilgilenir. Bahanesi yazı için olduğudur, ancak hiçbir şey yazmaz. Bunun yerine hızla Cobb’un oyunundaki bir piyona dönüşür.

Filmdeki “kötü karakter” Cobb olsa da Nolan’ın bu karaktere olan hayranlığını görebilmek mümkündür. Bu kötücül karakter, sadece bilgili ve iyi giyinmiş değil, aynı zamanda bir kreatif bir beyindir. Genç Yazar, kurgulamayı, kreatif olmayı düşlerken, Cobb (takma ad olsa bile bir isme sahip olan tek karakter) bunu kendi hayatında ve başkalarının hayatında aktif bir oyuncu olarak gerçekten yapıyordur. İster bir çiftin eşlerinin sadakatsiz olduğuna inanmasını sağlamak, isterse Genç Yazar’a şüphe ve sonunda suçlamayı yüklemek için büyük bir hikaye kurgulamak olsun, yeni anlatıları neşeyle hazırlar. Following’in sonunda Cobb’un kalabalığın içinde kaybolmasını, Genç Adam’ın açılan her çukura düşmüş olduğunu anladığımızda, karanlık bir ton açılır gibi olur ama aynı zamanda sapkın bir zafer de vardır. Cobb dokunulmazdır çünkü hikâyeye tabi olmak yerine hikâyeyi yönlendirendir.

Bu kontrol hastalığı ve de yüceltilmesi, Nolan’ın filmlerinde sürekli olarak tekrar ortaya çıkar ve kontrolün kaybı veya kontrolün yanıltılması bir zayıflık belirtisi olarak işlenir. Nolan’ın bir filmindeki bir karakter nadiren öngörülemeyenlere teslim olur ve eğer bir şey varsa, kaosa karşı aktif olarak direnir. Joker gibi bir karakter bile kendini “kaosun bir ajanı” olarak tanımlasa da kahramanlarımızdan sürekli iki adım önde olan titiz bir planlayıcıdır. Esasen 2017’nin Dunkirk’üne kadar, kontrolün sınırlarını kıran direnç olarak hayatta kalma eylemi yoktur. Nolan yaşlandıkça, bırakmayı öğrenmeye yavaşça kendini iter (Interstellar’da görüldüğü gibi), ancak Following’de bu Genç yazar’ın düşüşüdür. Takip ederek kontrolde olduğunu düşünüyor, ancak hiçbir zaman kontrolü onda olmuyor, çünkü tanım gereği o bir takipçidir, bir lider asla değil!

Following’i izledikten sonra sakince düşündüğümüzde, bir başka dikkat çekici husus ise Nolan’ın fikirlerini daha ilk filminde bu kadar net bir şekilde haritalandırmış olmasıdır. O kadar ki filmin bir sahnesinde, gönlündeki projenin sembolünü de kapıya yerleştirmiştir: Batman!

Bazıları bu detayların hiç de kolay fark edilen şeyler olmadığını savunabilir ancak kanaat-i acizanemce bu fikirlerin geri kalan filmografisinin temelini oluşturduğudur. Evet, “ölü eşler” (Ya da zevceler)  gibi bazı derin katmanlamalar yoktur belki ama zaman, kimlik ve kontrolü farklı şekillerde kullansalar bile sonraki eserlerinde sanki bir tek filmi izliyormuş hissini oluşturan unsurları barındıran bir filmdir Following. 

Her şeye rağmen Nolan’ın aynı zamanda kendi filmlerinin yapımcısı olduğunu da unutmamak gerekir. Filmlerinin bütçesini kendisi belirleyip, harcamaları kendisi yapar. Misal, Interstellar’daki mısır tarlasını filmden önce kiralayıp mısırları kendileri ekerler. Ya da Tenet’teki altınların gerçek olmasını istedikleri için, gidip parayla külçelerle altın alır, filmden sonra geri satarlar. 

Açıkçası, Nolan’ın sinemasını incelerken onun sadece yönetmenlik yönünü değil. Belki bir o kadar da yapım tasarımı ve bütçe ustası olduğu gerçeğini irdelemek gerekir. Parayı bulana kadar kavramlar Nolan’ın başlangıç noktasıdır ve her şeyi oradan inşa eder. Nolan, belki de parayı bulamasa “noir” türünde hep kalacak ve zaman, kimlik ve kontrolü, film yapımcısının çığır açan çalışması olarak hizmet edecek olan bir sonraki özelliğiyle keşfetmeye devam edecekti, kim bilir?

Röportajlarda, Nolan’ın film yapım sürecine olan tutkusunun ve sinemayı hem bir sanat formu hem de bir eğlence aracı olarak gördüğünün altını sıkça çizer. Pratik efektlerin ve IMAX kameralarının kullanımındaki kararlılığı, dijital efektlere olan aşırı bağımlılığın hakim olduğu bir endüstride bile onun “gerçek” sinema yapma anlayışını yansıtır.

Nolan ayrıca, film yapımının her aşamasında detaylara dikkat eder. Karakterlerin motivasyonlarından, hikâyenin ilerleyişine, görsel estetikten, müzik ve ses tasarımına kadar her şey üzerinde titizlikle çalışır.

Sonuç olarak, Christopher Nolan, modern sinemanın en etkileyici ve yenilikçi yönetmenlerinden biridir. Filmleri, sadece eğlenceli değil aynı zamanda seyirciyi düşündüren, sorgulatan yapıtlardır. Sinema dünyası, onun vizyoner yaklaşımı ve hikâye anlatıcılığındaki ustalığı sayesinde zenginleşmiştir.

Nihayetinde Following gösterime girdiği andan itibaren, kariyer basamaklarında amudi bir yükseliş görürüz Christopher Nolan’ın. Sinema yeni bir dahi çocuğunun doğumunu kutlar adeta. Filmleriyle insanların beynini fena halde karıştıran, karmaşık ve öngörülemeyen bir olay örgüsüne ilham veren efsanevi bir film yönetmeninin doğumudur Following. 

Şurada bu film hakkında kendisiyle yapılmış bir söyleşi mevcut! Ayrıca şu videodan da oldukça istifade ettim. 

Sektör küçük bir şok ile beraber, el birliği ile alkışlayarak selam durur bu yeni sinemacıya. 

Basın eleştirileri beklentilerin çok çok üzerindedir:

“Şeytanca zeki!”

Toronto Star

“Ürpertici… bu filmde inanılmaz bir beceri var. Bunu kaçırırsanız hata yapıyorsunuz!”

The Journal, Park City

“İlginç… konseptine nefes kesici bir kolaylıkla sizi içine çekiyor!”

Toronto Globe and Mail

“Kısa, keskin ve tırnak gibi… ‘Detour’, ‘Impact’ ve ‘The Hollow Triumph’ gibi sıkı, etkili suç gerilimlerini anımsatıyor… İngiliz filmlerine tekrar heyecanlanmak için iyi bir neden!”

Ken Fox, TV Guide Online

“‘Following’ büyük bir takipçi kitlesi için kaderdir. Harika bir zehir hapı, yağsız, sade bir gizem!”

Thelma Adams, New York Post

“Şık, zeki bir suç gerilimi… karmaşık bir kronolojiye, paranoyayı artıran bir yapıya ustaca dönüştürülmüş… Amerindies’yi kendi oyununda yener!”

Dennis Lim, Village Voice, New York

“Şeytanca zeki!”
Jami Bernard, New York Daily News

“Zeki ve sofistike… kaygan, paranoyak bir neo-noir!”
Amy Taubin, Village Voice, New York

“Gergin, iyi planlanmış senaryosu ona gerçek bir etki katıyor. Hitchcock klasiklerini anımsatıyor… ama Nolan’ın hikayesi bu gerilim filmlerinden daha sade ve daha sert!”
Bruce Diones, The New Yorker

“Şaşırtıcı… ürkütücü bir yoğunlukla… Farklı bir film noir!”
Janet Maslin, New York Times

“Son zamanlarda bize sunulan birinci sınıf, zeki, ultra düşük bütçeli yapımların en iyisi ‘Following’!”
Andy Klein, New Times (Los Angeles)

“Yılın en iyilerinden… zeki bir ’90s-noir… yoğun, sıkı yönetilmiş, iyi oynanmış… her şey ustaca, amaçlı bir şekilde orkestralanmış!”
Ernest Hardy, LA Weekly

“Sıkı, zeki bir İngiliz neo-noir… neredeyse boğucu bir yoğunlukla yapılmış!”
Kevin Thomas, Los Angeles Times

“Olağanüstü cilalı ve kendinden emin bir ilk film, metinsel olarak son derece zeki ve teknik olarak üstün… önemli bir yönetmen yeteneğinin ortaya çıkışını işaret ediyor!”
Frank Scheck, The Hollywood Reporter

Ve bunlara benzeyen yüzlerce olumlu eleştiri Nolan ve Emma’ya her şeyden önce cesaret verir, evet doğru yoldadırlar ve hızla kurumsallaşmaları gerekmektedir, yoksa Hollywood insanı yutar, biliyorlardır!

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version