YORUM | HASAN CÜCÜK
İki gün arayla iki Danimarka takımını misafir ettik. Galatasaray, Şampiyonlar Ligi’nde FC Kopenhag karşısında 2-0’dan dönüp maçtan berabere ayrılınca, gözler bir gün sonra oynanacak Fenerbahçe – FC Nordsjaelland müsabakasına çevrildi. Konferans Ligi kura çekimine 4. torbadan katılan Nordsjaelland’ın zayıf bir ekip olduğunu düşünenler yanılacaktı. Danimarka futbolunun yükselen ekiplerinden biri. Yetiştirip sattığı oyuncularla dikkat çeken Nordsjaelland, Emre Mor’u sahneye süren ekip. İsmail Kartal yönetiminde maç kaybetmeden yoluna devam eden Fenerbahçe ise seyircisinin de desteğiyle gruplara galibiyetle başlamak istiyordu. Kartal, sahaya ligde fazla şans vermediği isimleri sürdü. Genç oyunculardan oluşan rakibine Fenerbahçe şans tanımadı. Avrupa’daki kayıpsız yürüyüşüne devam etti.
Danimarka Süper Ligi’nin tartışmasız kralı FC Kopenhag. Son yıllarda bu krallığa isyan bayrağını açan ekiplerden biri Nordsjaelland oldu. Türklerin de yoğun yaşadığı Farum şehrinin takımı olan Nordsjaelland, yetiştirdiği genç yeteneklerle tanındı. Bu sezon 19 yaşındaki Ernest Nuamah’ı 25 milyon Euro’ya RWD Molenbeek takımına sattı. Son 5 sezonda sattığı oyunculardan kasasına 93 milyon Euro koydu. Kadro değeri 37 milyon Euro olan bir takım için oldukça yüksek bir rakam. Transferde ise bu süreçte 11 milyon Euro harcadı. Ligde 8 haftada 17 puan toplayan Nordsjaelland üçüncü basamakta yer alıyor.
Fenerbahçe kadro kalitesi ve tecrübe olarak rakibinden birkaç gömlek üstündü. Macar hakemin ilk düdüğüyle bu fark ortaya çıktı. Rakibine ön alanda basan Fenerbahçe oyunu domine edeceğinin sinyalini verdi. Nordsjaelland’ın ısrarla paslarla oyun kurması Fenerbahçe’nin avantajı oldu. Kapılacak her top rakip kalede tehlike demekti. Hücum hattında baskı kuran sarı-lacivertliler, defans güvenliğini elden bırakmadı.
Ligde fazla forma bulamayan Crespo, Batshuayi, Ryan Kent, Mert Hakan ve King sahaya ilk 11’de çıktı. Oyuncular değişmesine karşılık oyun sistemi aynıydı. Yedek soyundurduğu oyuncuların performansı en çok İsmail Kartal’ı mutlu etmiş olmalı. Hiçbir oyuncu yedek kalmayı istemez. Forma bulamayan oyuncu hem moral hem de form olarak düşüş yaşar. Teknik adam becerisi burada devreye girer. İyi bir rotasyon uygular veya zorluk derecesi düşük maçlarda sahaya yedek ağırlıklı bir kadro sürer. Kartal, Nordsjaelland karşısında bunu deneyip, başarılı oldu.
İlk yarıda bulunan iki golün maçın seyrini belli etti. İlk yarım saat dolduğunda Crespo ve Batshuayi skor tabelasını değiştiren isimlerdi. Dzeko’nun gelmesiyle gözden düşen Batshuayi bir ara kesin ayrılacaklar listesindeydi. Keza Crespo da öyle. İsmail Kartal’ın parlattığı isimlerden biri olan Crespo, Jesus döneminde de formayı kapmıştı. Özellikle geçen sezonun ilk yarısında Fenerbahçe adına öne çıkan isimlerin başında gelen Crespo, Jesus’un anlamsız rotasyon takıntısı sonra hızla gözden ve formdan düştü. Tıpkı Batshuayi gibi ayrılacaklar listesinde adı üst sıralarda yer alan Crespo sürpriz bir şekilde kaldı. Nordsjaelland karşısında iyi oyununu gollle süsleyip, kenara atılacak bir oyuncu olmadığını gösterdi.
İkinci yarının hemen başında gelen üçüncü gol bir anlamda maçın bitiminin ilanı oldu. Oliver Villadsen’in golü sadece skoru 3-1’e getirdi. Oyun üstünlüğü Fenerbahçe’de olduğu için taraftar ‘acaba’ korkusunu yaşamadı. Son bölümde rakip kalede bulunan pozisyonlar cömertçe harcanmamış olsa skor çok daha farklı olurdu.
Fenerbahçe’nin Konferans Ligi gruplarına 3 puanla başlaması elbette önemli. Ancak maçın önüne geçen yedek oyuncuların performansı oldu. Yani kazanç üç puandan çok öte oldu.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***