Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Plastik masa devrilirse tabuttan dökülecekler



Yukarıda birkaç gün önce uğradığı cinsel istismar sonucu haberlere konu olan, Nisanur bebeğin cenazesini kayıt altına alan fotoğraf.

Fotoğraftakiler;

Müftü

Kaymakam

Cumhuriyet Başsavcısı

Emniyet Müdürü

Savcılar

Hakimler

Adliye personeli

Polisler

Ve fotoğraflarda görülmeyen gazeteciler…

Çocuğun cinsel istismarında çocuğu koruması gereken bütün kamu görevlileri cenaze namazında. Nisanur’un 2,5 yıllık ömrü boyunca büyük ihtimalle hayatına hiç dokunmamış bu görevlilerin, Nisanur için tek yapabileceği cenaze namazı kılmak mıydı?…

Aslında Nisanur ile ilgili haberler yeni düşmüyor basına. Nisanur’un annesi Meryem, bundan iki yıl önce yardım istemek için “Vazgeçme” adlı gündüz kuşağı programına katılmış. Gündüz kuşağı programlarının işlenişi nedeniyle aslında Nisanur’un daha o gün ‘öldürüldüğünü’ göremiyoruz.

Fotoğrafın ardındaki iddialar ise korkunç:

Nisanur’un ablası, Rabia’nın da cinsel istismara uğradığı…

Meryem’in de üvey babası tarafından cinsel istismara uğradığı…

Meryem’in beş çocuğunun olduğu…

Meryem’in birçok evlilik yaptığı…

Meryem’in fuhuş yaptığı…

Anne ve faille beraber 5 kişinin tutuklandığı… İki kişinin gözaltına alındığı…

Meryem, Bakire Meryem gibi… Çocukların ortalarda görünen babaları yok. Cenazede de hiçbir akraba ya da yakın çevreden insan yok. Kimsesizler gibi gömülen Nisanur’un günahı ne?

Yıllardır iddialardaki olaylar yaşanırken hiç kimse yok muydu bu iki çocuk ve Meryem’in hayatında?…

Nisanur’un cenazesini kaldıranların fotoğrafı giderek genişliyor…

İki seçim arası, hayatlarımızı yönetenler; bu ülkenin hiçbir sorunu yokmuş gibi Kürtleri bir ateş topu yapıp birbirinin kucağına atarken, Nisanur tabutundan bizi izliyor. Küçük bedenine büyük gelen tabutunda… Tabutuna küçük gelen, plastik masanın dengesinin hassasiyetinde…

Masa, hayatlarımızın bu ülkedeki dengesinin hassasiyeti gibi…

Nisanur vedalaşırken bu dünyayla, müftü helallik istiyor cemaatten:

“HELAAAL OLSUN!…”


Meliha Yıldız: 1975’te, cinsel istismar da dâhil birçok ihmal ve olumsuzluğun yaşandığı bir evde doğdu. Kırk dört yaşına geldiğinde, bir video-röportajla yaşadığı cinsel istismarı anlattı, bu onun için mağdurluktan aktivistliğe giden yolculuğun başlangıcı oldu. Türkiye’de, aile içi cinsel istismarın “mağdur” tarafından anlatıldığı ilk kitap olan Kutsal Tecrit’i 2021 yılında yazdı. Çocuğun cinsel istismarıyla ilgili yaptığı çalışmaları https://melihayildiz.org/ sitesinde paylaşmaya devam ediyor.

Kaynak: Artı Gerçek
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version