Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Bavulla 55 milyar gelirse dolar ne olur?

Bavulla 55 milyar gelirse dolar ne olur?


Amerikan Doları’nın 17,40 TL civarında tur attığı ve yeni tırmanış güzergâhının belirlendiği şu günlerde çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Türkiye’ye 55 milyar dolar geliyormuş.

8’inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın başdanışmanı Can Pulak, “Yetkili bir dostumdan Hazine’ye 55 milyar dolar gireceğini duydum. 20’si Suudi’lerden, 15’i Katar’dan, 10’u Birleşik Arap Emirlikleri’inden, 10’u Rusya’dan geliyormuş. Karşılığında ne vereceğiz bilemiyorum. Ancak para geliyor işte.” dedi.

Hem de bugünlerde gelecekmiş para. Hazine ve Maliye Bakanlığı şu ana dek iddiayı ne tekzip etti ne de teyit etti. Sessizlik her açıdan manidar.

Serbest piyasanın bizzat devlet kurumları tarafından manipüle edilmesine artık alıştık.

55 MİLYAR DOLAR BİR ANDA GELİRSE NE OLUR?

Bir an için iddianın asılsız olmadığını kabul edelim. Sadece döviz ile işi olanları değil hemen herkesin cebindeki paranın değerini belirleyecek kadar yüksek meblağda bir tutar Türkiye’ye gelecekse herhâlde “devlet sırrı” olarak kalmazdı.

Davullu zurnalı halaya durulacak kadar müjdeli bir haber olurdu bu. Brüt döviz rezervlerinin yarısı kadar bir yabancı paranın Türkiye sınırlarına giriş yapması dolar/TL kurunda hâlihazırda yazılıp çizilen her şeyi yerle bir edecek kadar kuvvetli bir dalgalanmaya sebebiyet verebilir.

Doların artması bir tarafa birkaç güne kalmaz 16,03 TL dip seviyesi yeni direnç noktasına dönüşüverirdi. Kur düşerken, borsa yükselirdi ve faizler inişe geçerdi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi tarafından verilen bağlayıcı kararları bile kale almayan bir yargı sistemi ile “hukuk güvenliği” tesis edilemez. Hukuk yoksa mülkiyet hakkı da yoktur. Sermayenin olmazsa olması hukuk sisteminin tıkır tıkır işlemesidir.

İfade hürriyetinin sınırları hükûmet organları tarafından çizilirken, piyasanın bildiği şekli ile yabancı sermaye girişi mümkün mü? Hem de 55 milyar dolarlık bir yabancı sermaye! Elbette mümkün değil.

FISILTI İLE DÖVİZ AÇIĞI KAPATILABİLİR Mİ?

İddiayı kulaktan kulağa fısıldayanların iki hedefi var. Doların dünyada son 20 yılın rekorunu kırdığı bir dönemde “döviz düşecek” beklentisi ile yurt içinde döviz satışını hızlandırmak ve kurda yeni bir ralliye olabildiğince mani olmak.

Zira 17,80 TL eşiği geçildiğinde dolarda 19 TL’ye doğru yeni bir yükseliş kanalı açılacak.

Saray’ın “çok gizli” dolar planında stratejinin temelini teşkil eden “iletişim” başlığı altında “algı yönetimi ile yatırımcıları ve piyasaları şoke etmek” gibi maddeler yer alıyor.

Nasıl olsa bağımsız kurullar ve Merkez Bankası Saray’a göbeğinden bağlı. Talimat ne ise onu icra ediyorlar. Çıkıp “Nereden çıkarıyorsunuz? Bu mümkün değil!” diyecek tek bürokrat yok.

Vatandaşa hesap vermek de neyin nesi! Yok kanun yap kanun. Hatta kanuna ne lüzum var! Cumhurbaşkanı kararı, bakanlık tebliği, Merkez Bankası ya da Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) telefonu kâfi.

MEVCUT ŞARTLARDA 10’DA BİRİ BİLE GELMEZDİ

“İflas kaskosu” diye bilinen 5 yıllık kredi temerrüt takası (CDS) 900 puana yükselmiş, net döviz rezervleri eksi 55 milyar dolara gerilemiş bir memlekete 55 milyar dolar mı gelecek? Doğrudan yatırım ya da portföy yatırımı (sıcak para) şeklinde 10’da biri bile gelmez.

Böyle bir para gelecekse de bildik kanallarla gelmez. Hangi kanallarla geldiğini yine Merkez Bankası’nın resmî tabloları tescil ediyor.

Serbest Görüş:

 

2022 yılının ilk 5 ayında 13 milyar dolardan fazla para bavulla (kaynağı meçhul) geldi. “Varlık Barışı” diye yazılıp, “Ne parası olursa olsun farketmez, getir” diye okunan kanunun geçerlilik süresi 30 Haziran 2022 tarihinde dolacaktı.

Meclis tatile çıkmadan son dakikada yapılan değişiklik ile Varlık Barışı, 31 Mart 2023’e kadar boşuna mı uzatıldı?

5 ayda 13 milyar dolar geldiyse 12 ayda 33 milyar dolar niye gelmesin? Hükûmet cari açığın yarısını bavulla gelen dolar ile finanse ediyor.

Rus oligarklar milyarlarca dolarlık servetlerini, yatlarını ve jetlerini Amerika ve Avrupa kementlerinden kurtarmak için Türkiye’ye akın ediyor. Ziraat Bankası’nda hesap açtıran Rus sayısında patlama var.

DÜNYANIN KARA PARASI AKLANIYOR

Dünyanın hangi köşesinde muz kolileri içinde yüzlerce kilo uyuşturucu ele geçirilse “varış limanının Mersin” çıkması Fenerbahçe ile Trabzonspor arasındaki kupa rekabeti kadar tartışılmıyor.

Kaynağı meçhul dolarların coşturduğu gayrimenkul ve araba fiyatları kara para aklama mekanizmasının suda görünen kısmı.

Başlı başına ibretlik bir gösterge. Lale devri; zenginin daha zengin, fakirin daha fakir olduğu bir ekonomik modele çoktan geçildiği, orta sınıfın buharlaştırıldığı herkesin gözünün içine sokuyor.

Herkes zarların hileli olduğunu bildiği hâlde susuyor. Herkes hiç olmadığı kadar korkuyor.

5 milyar dolar ya da 55 milyar dolar, ne fark eder? Daha evvel hiçbir siyasetçinin aklının ucundan geçmemiş mekanizmalar vasıtasıyla Türkiye’ye 10 milyarlarca dolar getirildi. Bundan sonra da getirilecektir. Paranın kaynağını sorgulayan şahıs ya da kurum sayısı ise, her geçen azalacak.

Kur kontrolden çıktığında ya da buna dair bir emare belirdiğinde düğmeye basılıyor. Esrarengiz paralar için artık “A bankası”, “B holdingi” veya “C fonu” diye kılıf bulma lüzumu bile görmüyorlar. Para geldi mi? Geldi. Ötesini kurcalama…

“ARTIK BÖYLE, ALIŞIN!”

Şuurlu ve planlı gayriresmi bir finansman modeli uzun vadede zehirli bir bal hükmündedir. Gelin görün ki yeni düzen tam da böyle bir model üzerine inşâ ediliyor.

“Hukuk devleti”, “kayıt dışılık” ya da “kara para” gibi kavramları hâlâ ciddiye alanlar varsa o da onların meselesi. Ankara’da benzer itirazları telaffuz edenler, “Artık böyle, alışın.” cevabı ile karşılaşıyor.

Şapkayı hokkabazın önüne koyanlar şapkadan mütemadiyen tavşan çıkmasına niye şaşırıyor? Önlerinde iki yol var. Ya ilk fırsatta şapkayı da sopayı da geri alacaklar ya da yeni sihirbazlıklara seyirci kalmaya devam edecekler…

Paralar mı? Onlar daha büyük bir numaranın hazırlıkları fark edilmesin diye masaya sürülen kartlar, o kadar.

Paralar karşılığında ne verdiğimizi ve dahi ne vereceğimizi hâlâ kavrayamadınız mı?

—————————————

İletişim için:

https://www.youtube.com/turhanbozkurt

Twitter: @turhanbozkurTV

https://www.facebook.com/TurhanBozkurt/

e-posta: [email protected]


Kaynak: Kronos
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version