YORUM | TARIK TOROS
İYİ Partili Aytun Çıray, Uğur Dündar’a konuştu:
-Sayın Meral Akşener akıllarda bir tereddüt kalmaması ve “seçime girebilseydim kazanırdım” diyememesi, daha da önemlisi demokrat tavrı nedeniyle Sayın Erdoğan’ın adaylığının önünü açmak için çalışacaktır. (16 Haziran 2022, Sözcü)
***
Bu cümleyi, “Karşımızda Erdoğan’ı istiyoruz” biçiminde yorumlarsanız, yanılırsınız.
“Ona mazeret bırakmak istemiyoruz” diye okursanız, isabetli olmaz.
“Kendisine buradan bir mağduriyet bahşetmeyeceğiz” bahanesi de akla yatkın değil.
***
Akşener diyor ki:
-Normal zamanını bekleme, getir sandığı seçime gidelim.
-Bunun için TBMM’de 360 oya ihtiyacın var.
-İki partinin (AKP+MHP) oyu buna yetmiyor.
-Bizim oyumuzu da ekleyin, 370’i buluruz.
-Bu aşıldıktan sonra CHP de hayır demez, adeta oy birliğiyle erken seçim kararı çıkar.
-Böylece anayasal sorun kalmaz, üçüncü dönem için rahatlıkla aday olabilirsin.
***
Deniyor ki:
-Erdoğan Anayasa’da neyi çiğnemedi ki.. Kanun-kitap tanımıyor, bunu da tanımaz.
-Ayrıca, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) elinin altında, onu üzecek karar alamazlar.
***
Çok öyle değil.
Erdoğan Anayasa’da neyi aşıp neyi aşamayacağını çok iyi biliyor.
Üçüncü dönem adaylığı ile ilgili konu, aşamayacağı maddeler arasında.
***
Bakın, “halkı yanıltıcı bilgi yaymak” muhaliflere yasaklanıyor.
Saray’a serbest.
Erdoğan:
“Geziciler cami yaktılar” diyebilir.
“Van’a üniversiteyi biz getirdik” diyebilir.
“Bizden önce evlerde buzdolabı, çamaşır makinesi yoktu” bile diyebilir.
Hali hazırda söyledi bunları.
Kendi tayfasından düzelten olmadı.
Ve fakat…
“Ben cumhurbaşkanı adayı değilim, öyle bir şey demedim” diyebilir mi?
Orada durur işte.
Çünkü bu söyleyeceği “büyük yalanlar” arasındaki bir konu değil.
Tıpkı, üçüncü dönemi için TBMM’nin 360 oyla erken seçim kararı almak zorunda olması gibi.
O noktada, kendi atadığı YSK ve AYM üyelerine güvenmez.
***
Erdoğan dönemi bitti.
Bunu AKP’liler de biliyor.
Son parti kampında hiçbir vekil, tabandan gelen şikayetleri Başkan’a arz edemedi.
Grup toplantılarında artık kimse Başkan’a yaklaşamıyor.
Yanına grup başkanvekilleri dahi oturamıyor.
AKP’nin kalesi diye bilinen yerlerdeki sokak röportajlarını izliyorum.
Konuşanlar değil, konuşmayanlar çok şey anlatıyor.
Vücut dillerini, soruyu duyduktan sonra cevap veremedikleri halde yürüyüp giderken takındıkları tavırlarını dikkatle not ediyorum.
Mikrofonu reddetseler de seçimde oylarını konuşturacaklar.
***
Muhalefetin sandığı salimen halkın önüne getirmesi ve oy pusulalarını teminat altına alması yeterli.
Tüm veriler “kampanyasız” kazandığını gösteriyor.
AKP tabanı, Erdoğan ve partisine büyük ders vermeye hazırlanıyor.
Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***