Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Ümit Özdağ rüzgârı (!)

Ümit Özdağ rüzgârı (!)


YORUM | BÜLENT KORUCU

Suriyeli göçmenler konusunda Cumhur İttifakı’ndaki politika değişikliğini kim sağladı? Bir ay önce tam tersine konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin tornistanını neye borçluyuz? Bazıları kolayca Ümit Özdağ cevabı veriyor. Zafer Partisi Genel Başkanı’nın son günlerde gündemi belirleyen siyasi aktör olduğuna dair bonkör övgüler de esirgenmiyor. Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanı adayı olarak açıklaması üzerine yaşanan tartışmaları da delil olarak öne sürüyorlar. Ben ise Özdağ’ın yelkenlerinin bilinçli biçimde şişirildiğini düşünenlerdenim.

Mansur Yavaş konusu Özdağ’ın etkinliğinin değil muhalefet cephesindeki hassasiyetin göstergesi. Yaranın kabuğunu neşterle de kaldırabilirsiniz, falçatayla da. Yarayı kanatan falçatanın, neşterle aynı işe yaradığı anlamına gelmez. Özdağ, Millet İttifakı’nın yumuşak karnına bir tekme attı. Beklediği, umduğu tepkiyi gördü. AKP yandaşı medya zaten tartışmaları köpürtmeye dünden hazır. Hiç gündemde olmayan İlhan Kesici türü isimler etrafında bile suni rüzgarlar oluşturmaya çabaladılar.

Özdağ, Yavaş’ın cumhurbaşkanlığı için biçilmiş kaftan olduğunu düşünseydi, zamansız biçimde kurtlar sofrasına atıp parçalanmasını seyretmezdi. Zaten partisinin yetkili kurullarının bile bu öneriden haberdar olmadığını belirtti. Ülkeyi Erdoğan sultasından kurtaracak formülü en yakın kurmaylarıyla müzakere etme gereği duymamış. Proje mi önemsiz kurmayları mı değersiz anlamadım.

Aslına bakarsanız tek kişilik bir şov izliyoruz; yetkili kurullar diye bir şeyden söz etmek zor. Adana milletvekili İsmail Koncuk tam da hararetli gündem içinde partisinden istifa etti. Dört ay önce de genel sekreterlik idare kurulu üyeliklerini bırakmıştı. Koncuk, yakın zamanda görevi bırakan diğer Divan üyeleri Serdar Öztürk, Neslihan Seven, Bülent Kutlu, Jülide Yılmaz ve eski Sivas Milletvekili Mehmet Ceylan’ı da hatırlatarak istifalar ve gerekçelerin görmezden gelindiğini savundu. Altı Divan üyesinin kopuşunun haber değeri olmayan bir partinin kamusal etkinliğinden söz edilemez. Özdağ’ın en azından Koncuk’un gidişini önemsemesi beklenirdi. Zira o, Eğitim-Sen ve Kamu-Sen başkanlığını yürütmüş, milliyetçi kesimlerde bilinirliği olan bir isim. Yetkili kurullara karşı tavrı, Özdağ’ın partiyi büyütmek ve onunla bir amaca yürümek gibi kaygılar taşımadığını gösteriyor. Bazıları adresi belli olsun diye ofis tutuyor, Özdağ ise parti kurmuş. Hepsi bu.

Erdoğan ve Bahçeli’nin göçmen politikalarında Özdağ’ın çizgisine geldiği tezi de doğru değil. Gerçek pay sahibi CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu. Aylarca “Onları davul zurnayla, gönüllerini hoş ederek ülkelerine uğurlayacağız” dedi ve bu yüzden Erdoğan ve trollerin hedefi haline geldi. Bugün aynı cümleleri Erdoğan kuruyor. Göçmenlere karşı ırkçı bir dil kullanan ve zehir hafiyelik taslayan Özdağ’ın çizgisiyle hiç alakası yok.

Tornistanın asıl sebebi ne o ne de öbürü; AKP tabanının bile göçmen meselesinde büyük rahatsızlık duyması. Ensar edebiyatının artık işe yaramaması ve muhalif eleştirilerin kemik taraftarlar arasında dahi karşılık bulması Erdoğan’ı telaşlandırdı.

Muhalefetin dengesini bozmak Erdoğan’ın öncelikli hedefi ve bunun en kolay yolu olarak milliyetçi damarın tahrikini görüyor. Seçimin sonucunu belirleyecek Kürt seçmen ile diğer muhaliflerin arasının açılması için her imkanı kullanıyor. Altılı Masa’nın iki taşıyıcı kolonundan CHP’yi Muharrem İnce’nin, İYİ Parti’yi ise Ümit Özdağ’ın yıpratmasını bekliyor, istiyor. Bunun için iktidar kanalları oy tabanlarıyla orantılı olmayan bir bonkörlükle kendilerine süre veriyor. Ama asıl önemlisi muhalif görünümlü aktörler. “Özdağ tek başına gündem belirliyor; Erdoğan ona göre mevzi alıyor” övgüleri gözden kaçmıyor.

İnce ve Özdağ’ın muhalefeti bölecek teşkilat ve tabanı yok. Ancak medya yelkenlerini şişirdikçe CHP daha laikçi, İYİ Parti daha milliyetçi çizgiye taşınma ihtiyacı duyabilir. Asıl istenen de bu. Böylelikle hem muhafazakar seçmenin korkusu hem de Kürtlerin öfkesi kışkırtılabilir. Erdoğan için bundan iyisi Şam’da kayısı. Seçim yaklaştıkça iki ‘muhalif’ lider şapkadan daha çok tavşan çıkaracak…

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇

Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version