Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Erdoğan, Sezen Aksu’da geri adım atmadı, hedef büyüttü

Erdoğan, Sezen Aksu’da geri adım atmadı, hedef büyüttü


HABER ANALİZ | MUHSİN AHMET KARABAY

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yine ülke gündemini kendi belirledi. Sanatçı Sezen Aksu konusunda geri adım attığı izlenimi verdi, İran’a olan doğal gaz borcunu İBB’nin üzerine yıkma bilinçaltı dışavurumuyla hareket etti, PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşme halinde olduklarını itiraf etti…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, NTV-Star TV’nin ortak yayınında iki saat 15 dakika boyunca ikame gazetecilere verilen soruları cevaplandırdı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik beslediği duygular ve yapmak istedikleriyse ayrı bir yazının konusu.

Burada şunu belirteyim, İran’ın “teknik sorun” gerekçe göstererek Türkiye’ye gaz sevkiyatını durdurmasının altında ödenmeyen borç olduğu konuşuldu. Erdoğan, gaz konusundaki soruya cevap verirken, Türkiye Cumhuriyeti Devletini İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile kıyasladı.

“Biz İstanbul Büyükşehir Belediyesi değiliz. Bizim İran’a borcumuz falan söz konusu değil” diyerek bilinçaltında taşıdıklarını, cümlenin doğal akışı içerisinde ortaya koydu. Bu  yaklaşımı akıllara, “Erdoğan, İran’a olan borcu bir yolunu bulup İBB’ye mi yükleyecek?” sorusunu getirdi.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı kalbinde özel bir yer tutan Erdoğan, canlı yayın sırasında zaman kavramını karıştırdığı anlar oldu. 1994-1998 yılları arasında İBB Başkanlığı yapan Erdoğan, 1999 depremi sonrasında kurulan AKOM’a gidip koordinasyon yaptığını söyledi.

‘MALİYE BAKANLIĞI’NIN OYUNLARI’

Erdoğan, kimi zaman da yapılan çalışmaları dil sürçmesiyle ortaya koydu. Hazine ve Maliye Bakanlığının planlarını anlatırken KDV ile ilgili bir soruya verdiği karşılık bu şekildeydi. İkame gazetecilerden Nazlı Çelik’in hangi ürün yelpazesinde çalışmalar yapıldığını sorması üzerine verdiği cevap şöyle oldu:

“Her türlü oyunlar… şey… ürünler bu konuda masaya yatırılarak, bunların arz talep dengesi içerisindeki yeri neyse ona göre de adımları atacağız.”

Toplum arasında ayırımcılık yaptığı suçlamasıyla karşı karşıya bulunan Erdoğan, bu kez bankacılık sektöründe bölücülük yaptı. Özel bankaları ötekileştiren Cumhurbaşkanı, bu bankaların vatandaşa yüksek faizli ihtiyaç ya da taşıt kredisi verdiğini ileri sürerek, şöyle dedi:

“Özel bankaların sömürü çarkını devam ettirme gayretinin olduğunu görüyoruz. Diyorum ki kamu bankalarına gidin, bir sömürü çarkı içerisine girmeyin. Kamu bankaları bu konuda hassas. Bundan rahatsız olacak özel sektör bankaları biliyorum ama bunu söylemeye mecburum.”

SORU SORULMADAN CEVABI VERMEYE BAŞLADI

Erdoğan, kimi zaman da soru sorulmadan öteki sorunun cevabını vermeye başladı. Erdoğan, Akşener‘in açıklamalarına ilişkin görüşleri sorulmadan yorumda bulunmaya başlayınca Ahmed Arpat ve Nazlı Çelik araya girip, sorularını sordu.

Soru sorulmadan verilen cevapla ortaya çıkan garip durumu İYİ Partili Koray Aydın, “Erdoğan gazetecilerin sorularını cevaplaması gerekirken, gazeteciler Erdoğan’ın cevaplarını soruladılar” diye değerlendirdi.

İYİ Partili bir başka isim olan Erhan Usta ise, “Ne bu acele? Lisede olsaydın kopya çekmekten kesin disipline verilirdin” diye mizahi yolla eleştirdi.

Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda HDP ile PKK lideri arasında bir sürtüşme olduğunu söylemiş ve hapiste tutulan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın İmralı’da yatan PKK lideri Abdullah Öcalan’a hesap vereceğini duyurmuştu.

Cumhurbaşkanı, canlı yayındaki sözleriyle bu konudaki tartışmaları yeni bir boyuta taşıdı. Yöneltilen, “Devletin elinde Öcalan’ın Demirtaş’ın açıklamalarından rahatsız olduğuna dair bilgi var mi?” sorusuna, “Var ki söylüyorum” karşılığını verdi.

Bu sözleriyle İmralı’da Öcalan ile görüşme halinde olduklarını itiraf etmiş oldu. HDP’yi PKK’ya yaslanmakla suçlayan Erdoğan, kendilerinin bir şekilde Öcalan ile temas halinde olduklarını ortaya koydu.

ERDOĞAN, SEZEN AKSU KONUSUNDA ÇARK ETMEDİ

Sanatçı Sezen Aksu’nun 2017’de çıkardığı şarkısını yeni keşfedip toplu hücuma geçen iktidar mensupları her türlü tehdidi yapmaya koyuldu. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun himayesinde olduğu söylenen Milli Beka Hareketi mensupları sanatçının Beykoz’daki evinin önüne gidip had bildirmeye kalkmıştı.

İstanbul Adliyesi’ne gidip suç duyurusunda bulunan bir başka grupsa, sanatçının kafasını kesmekle tehdit etmişti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da geçtiğimiz hafta Cuma namazından sonra Çamlıca Camii’nde cemaate seslenip, isim vermeden Sezen Aksu’nun dilini koparmanın kendilerinin görevi olduğunu söylemişti.

https://www.youtube.com/watch?v=ngff1qeJSmo

Erdoğan, NTV’deki programda Sezen Aksu konusunda çark etmiş izlenimi veren sözler kullandı. Açıklamalarının sanatçıya yönelik olmadığını söyleyen Erdoğan, “Sezen Aksu, Türk müziğinin önemli bir ismidir. Şarkılarıyla insanımızın duygularına tercüman olmuş bir sanatçıdır” diyerek bir de durum tespiti yaptı.

Erdoğan’ın bu açıklamaları, yüzeysel baktığınızda bir tür geri adım gibiydi.

Sezen Aksu’ya yönelik söylediği “dilini koparma” tehdidi, sadece sıradan insanlar arasında değil AK Parti tabanında da ciddi rahatsızlık yarattı.

Yaptığı tehdidin kutsallara uzanan dillere yönelik olduğunu söyleyen Erdoğan, yeni sözleri ile geçen hafta söylediği sözleri farklı bir boyuta taşıdı. Cumhurbaşkanı, endişe ettiği hukuk önünde hesap verme korkusundan hareketle bir tür “yanlış anlaşıldım” diyerek ön alma girişiminde bulundu.

Gelinen noktada Sezen Aksu, dik duruşuyla hedef olmaktan uzaklaşmış oldu. Adı bu ülkeden hiç silinmeyecek isimlerden olan sanatçının yazdığı “Avcı” şiiri ise hep hafızalarda kalacak. Böylece Sezen Aksu, Onno Tunç, Uzay Heparı’dan sonra Avcı ile üçüncü erkeğe şiir yazmış oldu:

“Sen beni üzemezsin
Ben zaten çok üzgünüm
Kim yolcu kim hancı
Dur bakalım

Beni öldüremezsin
Sesim, sazım, sözüm var benim
Ben herkesim.”

Türkiye’de bu haberi engelsiz paylaşmak için aşağıdaki linki kopyalayınız👇


Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version