Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Rusya Ukrayna’ya saldırır mı?

Rusya Ukrayna’ya saldırır mı?

HABER MERKEZİ- Rusya’nın 2 ay içinde Ukrayna’ya saldıracağı tartışmaları sürüyor. Türkiye’nin SİHA’larından rahatsız olan Putin, Erdoğan’a üstü kapalı uyarılarda bulundu. 

Ukrayna sınırına yaklaşık 100 bin asker yerleştiren Rusya, iddialara göre Ocak veya Şubat ayında yıldırım savaşı düzenleyecek. Özellikle Ukrayna’nın doğu illerinde Rusya yanlısı bir eğilimin olduğu ve olası savaşta bölgenin karışacağı tahmin ediliyor. Türkiye’nin Ukrayna’ya sattığı SİHA’lardan rahatsız olan Putin yönetiminin Ankara ile karşı karşıya gelebileceği düşünülüyor. 

RUSYA YILDIRIM SAVAŞI HAZIRLIĞINDA

Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilim yeniden tırmanıyor. Geçmişte SSCB’nin kurucu ülkeleri arasında yer alan iki Slav ülkesi, olası bir savaşın eşiğinde. Ukrayna tarafı Putin yönetimini yayılmacı, otoriter ve baskıcı bir rejim olarak görürken, Rus hükümeti Ukrayna’yı Batılı devletlerin “ileri karakolu” olmakla suçluyor. Bu yüzden Ukrayna’yı kendi hükm-ü tesiri altına alarak NATO’nun ilerleyişini durdurmak istiyor. Tabii Ukrayna’yı kontrol etme retoriğinin bir de iç politik sebepleri var. Bir “entropi” hissine kapılan Kremlin, cephe gerisinde patriotizmi kullanarak varlığını sürdürmenin peşinde. Bu açıdan Putin yönetimi tarafından bir blitzkrieg (yıldırım savaşı) başlatılırsa şaşırtıcı olmayacaktır. Yapılan askeri hazırlıklar buna işaret ediyor. Yaklaşık 100 bin askerin sınır hatlarına konuşlandırıldığı, havadan destek verileceği, Kırım, Belarus ve diğer sınır bölgeleri üzerinden Ocak veya Şubat ayında saldırıya geçileceği düşünülüyor. 

UKRAYNA’NIN ADI DEĞİŞTİRİLEBİLİR

Putin yönetiminin Ukrayna’yı kontrol etme amacı aslında 2014 yılından beridir peyderpey devam ediyor. Bilindiği üzere Kırım, Mart 2014’te bir referandum sonrası Rusya’ya bağlanmıştı. Birkaç ay sonra yine bir referandum sonrası Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyetleri kurulmuş, Novorossiya (Yeni Rusya ) Konfederasyonu adı altında bağımsızlıklarını ilan etmişti. Bu konfederasyon günümüzde zımni olarak Rusya’nın nüfuzu altındadır. Ukrayna’nın Odessa, Herson, Harkov, Dnipro, Zaporijjia/Zaporijya gibi kentlerinde yaşayan halkın da bu de facto devletin çatısı altında yaşama eğiliminde olduğu düşünülüyor. Bu eğilim, bir bakıma Moskova yönetimini yeni adımlar atmak konusunda teşvik ediyor. Kiev hükümeti ve bu kentler arasındaki bağı koparıp Ukrayna’daki otoritesini genişletme amacında olan Putin hükümeti, olası bir savaş sonucunda daha radikal teşebbüslere girişebilir. Mesela Ukrayna’nın adını “Novorossiya Konfederasyonu” olarak değiştirilebilir. Hâlihazırda Rus kamuoyunda Ukrayna sözcüğünün Rusça “okraina (çevre, sınır bölgesi)” sözcüğünden tevarüs ettiği, eskiden Rus toprağının bir parçası olduğu görüşü hâkim. Bu açıdan Ukrayna adı altında farklı bir ülkenin varlığına daha fazla tahammül edilmeyebilir. 

SON YILLARIN EN CİDDİ TEHDİDİ

Radio Svoboda adlı haber sitesi, olası Rus saldırısı, Ukrayna’nın hazırlığı, uluslararası güçlerin tutumu ve muhtemel savaşın sonuçları konusunda Ukrayna’dan bazı araştırmacı ve gazetecilerle birkaç gün önce bir söyleşi yaptı. Bu söyleşinin bazı önemli yönlerine bakalım. Silahsızlanma, Dönüşme ve Askeri Araştırma Merkezi Müdürü Valentin Badrak, Rusya’nın saldırı tehdidinin asla küçümsenmemesi gerektiğini ve son yılların en ciddi tehdidi olduğunu belirtiyor. Devamında Badrak şu tespitte bulunuyor: “NATO ülkeleri arasında bir konsensüs sorunu var. Putin, Ankara ile Washington’un arasını açmayı başardı. Almanya’da şu an farklı bir politik yapı söz konusu. Almanya Ukrayna’ya etki gücü yüksek silah göndermekten vazgeçti. Bu adımı Rusya ile ticaretini geliştirmek için attı. Bununla birlikte Putin, Belarus’la bağını kuvvetlendirdi. Lukaşenko olası bir savaşa hazır. Bütün bu gelişmeler Kremlin’in ekmeğine yağ sürüyor…”  

RUSYA SAVAŞI KAYBEDECEK

Savaşın uzaması durumunda Rusya’nın kaybedeceğini düşünen Valentin Badrak, ABD, Birleşik Krallık ve İsveç’in Ukrayna’ya askeri olarak yardım edeceğini ve savaşın gidişatını değiştireceğini tahmin ediyor. Putin yönetiminin ruh halini de analiz eden Badrak, şunu söylüyor: “Putin uluslararası arenada herhangi bir reaksiyon görmediği bir anda Kırım’ı ilhak etti. Putin’in psikolojisi özellikle 2015’te Su-24 adlı Rus savaş uçağının Türkiye tarafından düşürülmesinden sonra kendini göstermişti. Bu saldırıdan sonra geri adım atmıştı. Güçlü bir mukavemet söz konusu olduğunda hemen geri adım atıyor.”

SAVAŞ PUTİN İÇİN SON ŞANS

Söz konusu söyleşide sorulara cevap veren Ulusal Stratejik Araştırmalar Enstitüsü’nden uzman araştırmacı Valeriy Kravçenko, bir gerilla savaşına hazırlık yapmak gerektiğini ifade ediyor. Kravçenko, özellikle Ukrayna’nın doğu kentlerinde yaşayan halkın bu tür bir savaşa hazır olmadığını ve Ukrayna için ölmek konusunda şüphe uyandırdığını ileri sürüyor. Kravçenko’ya göre Putin bu durumdan istifade etmek istiyor. Putin yönetiminin bu bölgelerde yerel “feodallerle” yani oligarklarla görüştüğünü ve bazı anlaşmalar yaptığını belirten araştırmacı Kravçenko, doğu kentlerinde hâsıl olan “kutuplaşmanın” Rusya’nın elini güçlendirdiğini kabul ediyor. Putin’in bir yıldırım savaşına hazırlık yaptığını aktaran Valeriy Kravçenko, şu değerlendirmede bulunuyor: “Eğer yıldırım savaşı gerçekleşmezse bu Putin adına iç siyasette bir ölüm olacaktır. Diğer taraftan Çin için de alarm çalacaktır. Böyle bir durumda Rusya etki alanını kaybedecektir. Bu yüzden Rusya için bu son şans. Ya şimdi ya da hiç. Rusya, jeopolitik arenada hala güçlü olduğunu kanıtlamak isteyecektir.”

TÜRK SİHA’LARI GÜNDEMDE

Ukrayna’ya olası bir saldırıda Rusya’nın hesaba katmak zorunluluğu hissettiği dinamiklerden biri ise şüphesiz Türkiye. Suriye, Libya, Dağlık Karabağ’da olduğu gibi burada da Erdoğan yönetiminin perde arkasında Moskova karşıtı bir pozisyon alacağı düşünülüyor. Nitekim Putin, Erdoğan’la yaptığı telefon konuşmasında Türk SİHA’larının Ukrayna tarafından kullanılmaması gerektiği konusunda bazı “telkinlerde” bulundu. Diğer taraftan Erdoğan yönetiminin Ukrayna’ya “muavenette” bulunarak Batı’nın gözündeki kötü imajını düzeltmeye çalıştığı düşünülüyor. Dolayısıyla Erdoğan ve Putin arasındaki “pragmatist dostluk “, Ukrayna kargaşasında yerini bir anda “husumete” bırakabilir. 

MA / İsmet Konak

Kaynak: Mezopotamya Ajansı
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version