HULİSİ AKAR DARBENİN TAM MERKEZİNDE
Askeri bir darbe gerçekleşmesi üzerine planlanır ve darbenin gerçekleşmesi için olmazsa olmaz şartları vardır. Bunlardan biri de komuta kademesinin anlaşmaya varmasıdır. Komuta kademesi olarak bahsedebileceğimiz isimler arasında Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları olmazsa olmazdır. Çünkü bunlardan birinin darbeyi önlemek için bir açıklama yapması darbenin seyrini değiştirir. Özel Kuvvetler Komutanı Zekai Aksakallı, ‘Kriz anlarında personele birliği terk etmeme emri verilir. Personele bu emir verilseydi darbe açığa çıkardı’ demiştir. Zekai Aksakallı’nın bu ifadesi, Genel Kurmay Başkanı Hulusi Akar’ın darbenin karşısında olmadığını, planlanan istihbarat operasyonunun tam merkezinde olduğunu göstermektedir.
KOMUTANLAR NEDEN SAKLANDI?
Kuvvet Komutanlarının 15 Temmuz sırası, öncesi ve sonrasındaki hareket tarzları askeri hareket tarzına uygun değildir. Bir kuvvet komutanı, astları ondan emir beklerken sabaha kadar neden herhangi bir emir vermez, bir yerlerde saklanır veya Akıncı üssündeyken etrafındaki bir subaya darbenin karşısında gibi değil de darbenin yöneteni gibi davranır?
NEDEN 1 MİLYONA YAKIN SİVİLE İŞLEM YAPILDI?
Söylendiği şekli ile bir askeri darbe girişimi varsa neden sadece bu suçu işleyenlere hesap sorulmadı da, içerisinde kadınların, öğrencilerin ve yaşlıların bulunduğu 1 milyona yakın sivile işlem yapıldı, aşsız, işsiz ve hürriyetsiz bırakıldı ve bir soykırım başlatıldı?
15 Temmuz akşamı ‘bir darbe girişimi var’ açıklamalarını nasıl oluyor da darbenin asıl hedefleri olması gereken Başbakan ve Cumhurbaşkanından duyarız?
NEDEN HALK SOKAĞA ÇAĞRILDI?
Madem bir kalkışma vardı, neden karşılarına devletin güvenlik güçlerini değil de halkı sokağa çağırırsın?
Sokağa çağrılan halktan şehit olanların yüzde 99’u yine kalkıştığı söylenen askerler tarafından değil de nerden geldiği bilinmeyen eli silahlı kişiler tarafından öldürüldü, Adli tıp raporlarında açıkça göründüğü gibi TSK’nın envanterinde olmayan mermiler kullanılmış, askeri birliklerle yüz yüze duran siviller enselerinden vurularak öldürülmüştür.
KAFA KESENLER KİM?
Neden eli silahlı ve köprüde askerin kafasını kesen kişiler araştırılmadı da 15 Temmuz’da ve devamındaki olaylarda “darbeyi önleyen kahramanlar’ güzellemesiyle katillere adli sorumsuzluk getirildi, mahkemelerden kaçırıldı ve kollandı?
15 Temmuz’da bir şekilde köprüye, sokağa veya birliğine çağrılmış, görevlendirilmiş askeri personelin silahlarının balistik incelemesi neden yapılmamıştır?
15 Temmuz’da hiç görev yapmamış, yurtdışında, izinde, emekli veya çok önce gazi, şehit olmuş askeri personele hangi gerekçeyle işlem yapılmıştır?
Türk tarihinin en önemli olaylarından biri olan 15 Temmuz yargılamalarını gazeteciler neden takip edemiyor, hatta canlı yayınlanmıyor? Ortaya çıkmasından korkulan ne var?
GERÇEKLERİ YAZANLAR NEDEN TUTUKLANIYOR?
Mahkemelerde ortaya çıkan gerçekler hakkında yazan bir iki gazeteci, mahkemelerde yaşanan olayları anlatan avukatlar tutuklanarak susturuluyor.
15 Temmuz’da Başbakan, Cumhurbaşkanı, bakanlar, milletvekilleri, darbenin hedefinde olabilecek önemli isimlerden hiçbiri neden darbeciler tarafından derdest edilmedi? Derdest edildiği iddia edilen Kuvvet Komutanları neden bir esir gibi değil de darbenin yöneticisi gibi ağırlandı?
2 BELGE NASIL AYNI OLABİLİR?
Mahkeme dosyasının eklerinde bulunan ve darbecilerin hazırladığı söylenen Sıkıyönetim Direktifi ile MİT tarafından çok önceden hazırlanmış belge, nasıl olur da yazım ve bilgi yanlışlarına kadar aynı olabilir?
Canlı yayında Fox Tv muhabiri meclisin bombalandığını, orada uçakların da uçmadığını söylemiştir. Havada uçak yokken meclis nasıl bombalanmıştır?
MECLİS’İN BOMBALANMASINDAKİ AMAÇ NE?
Gölbaşı Polis Özel Harekât binası gayet isabetli bombalanmıştır da neden koskoca Meclis ya da Saray’da isabet kaydedilememiştir? Bu bombalama faaliyetleri ile darbeciler nasıl bir fayda sağlayacaklarını düşünmüşlerdir? Meclis’te ve Saray’da yapıldığı söylenen bombalamalarda neden bahsedilen F16 bomba etkisi izlenmiyor. O kadar ki bir yangın bile meydana gelmemiş.
Ulusal medyanın (göstermelik bir iki medya hariç) tamamı neden darbeciler tarafından etkisiz veya kendi amaçları doğrultusunda kullanılabilir hale getirilmemiştir?
KOMİSYONDAN NEDEN BU İSİMLER KAÇIRILDI?
Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, MİT Müsteşarı, Zekai Aksakallı gibi isimler neden Darbeyi Araştırma Komisyonundan ve mahkemelerden kaçırılmış ve darbeyi yapmakla suçlanan kişilerle yüzleştirilmemiştir?
Darbe teşebbüsü ile MİT Müsteşarına, TSK Komuta kademesine bile ulaşamadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı, Başbakan ve açıklama yapan diğer hükümet yetkilileri daha hiçbir şey belli değilken darbenin Cemaat mensupları tarafından yapıldığı hükmüne nasıl varabildiler?
DARBEYİ HABER VERMEYEN MİT BAŞKANI, NEDEN HALA GÖREVDE?
Kendilerine darbe teşebbüsü ile ilgili hiçbir bilgi paylaşımında ve uyarıda bulunmayan MİT Müsteşarı, Genel Kurmay Başkanı gibi isimler neden görevlerine devam ettiler veya terfi ettirildiler?
Yalova’dan İstanbul’a dönen Hava Harp Okulu öğrencilerini taşıyan otobüslerin neden hepsi aynı güzergâhı izlemedi de ayrı güzergâhları tercih ettiler ve nasıl oluyor da her birinin geçiş güzergâhında onları bekleyen silahlı kişiler vardı ve çatışma başlattılar?
HİÇ YAŞANMAMIŞ HADİSELER NASIL TUTANAĞA GEÇİRİLDİ?
Kimsenin kimseye ulaşamadığı ve bilgi alamadığının söylediği 15 Temmuz darbesinin, ne olduğu, kim tarafından icra edildiği anlaşılmadan erken saatlerde birçok ilde binlerce Hakim ve Savcı’nın darbecilerle beraber olduğu nasıl anlaşıldı, tespit edildi ve gözaltına alınabildi?
Hakim ve savcıların gözaltı kararına dayanak teşkil eden Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun’un tutanağında 15 Temmuz’da hiç yaşanmamış hadiseler nasıl kayda geçebiliyor?
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***