*Türkiye’nin karanlık dönemlerinin aydınlatılması için, söz konusu cinayet dosyasında adaletin sağlanması ve faillerin ortaya çıkarılması adına Bakanlığınız tarafından bugüne kadar yürütülmüş herhangi bir çalışma ya da açılan bir soruşturma var mıdır?
*Mehmet Sincar ve Metin Özdemir cinayetinin asıl faillerinin ortaya çıkarılıp yargılanmasını sağlamak amaçlı bir çalışma yapılacak mıdır?
*Bu cinayetin, “Yeşil” kod adıyla bilinen Mahmut Yıldırım ile itirafçılar Alaattin Kanat, İsmail Yeşilmen ve Mesut Mehmetoğlu tarafından işlendiğine yer verilen “Susurluk Kazası” ile ilgili hazırlanan raporda bahsi geçen kişiler hakkında bugüne kadar yürütülen herhangi bir soruşturma var mıdır?
*İzmir, Diyarbakır, Urfa, Batman Baroları ile İnsan Hakları Derneği’nin davaya müdahil olma taleplerinin reddedilme gerekçesi nedir?
*Mehmet Sincar ve Metin Özdemir cinayetinin 27 yıldır aydınlatılamaması bir hukuk garabeti değil midir?
Sorular bu kez HDP Milletvekili Ömer Öcalan’dan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e. Öcalan, Mehmet Sincar ve Metin Özdemir cinayetinin 27 yıldır aydınlatılamadığına dikkat çekti, Meclis’e soru önergesi sundu.
“Yeniden başlayan duruşmada Yıldız’ın tutuklanması reddedildi”
Soru önergesinde Sincar ve Özdemir’in öldürülmesi ve sonrasındaki sürece de yer verildi:
Demokrasi Partisi (DEP) Mardin Milletvekili Mehmet Sincar, 27 yıl önce bugün, 4 Eylül 1993’te Parti Meclisi üyeleri Habip Kılıç ve Hikmet Kılıç’ın “faili meçhul” bir şekilde katledilmesine dair incelemede bulunmak amacıyla gittiği Batman’da, DEP Batman İl Örgütü yöneticisi olan Metin Özdemir ile birlikte Elma Sokak’ta uğradığı silahlı saldırıda öldürüldü.
Cinayeti ilk olarak Türk İntikam Tugayları (TİT) olarak bilinen paramiliter yapı üstlenmiş, işlenen cinayete dair bilgiler ise üç yıl sonra 3 Kasım 1996’da Balıkesir’in Susurluk ilçesinde yaşanan “Susurluk Kazası” ile ortaya çıktı.
Dönemin Başbakanlık Müsteşarı Kutlu Savaş’ın “Susurluk Kazası” ile ilgili hazırladığı raporda, Sincar cinayetinin “Yeşil” kod adıyla bilinen Mahmut Yıldırım ile itirafçılar Alaattin Kanat, İsmail Yeşilmen ve Mesut Mehmetoğlu’nun işlendiğine yer verildi.
Rapor, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’a iletilmiş, bahsi geçen isimlerden olan JİTEM kurucularından Mahmut Yıldırım’a ise hiçbir zaman ulaşılmadı.
Cinayetten Hizbullah tutuklusu Cihan Yıldız ve firari sanık Ejder Arpa sorumlu tutulmuştur. Yıldız yapılan yargılamada müebbet hapis cezasına çarptırılmış, firari sanık Arpa ise yakalanamadı.
Diğer faillerin araştırılmadığı dosya, tutuklu tek sanık olan Cihan Yıldız üzerinden sürdürülmüş, Mart 2019’da Yıldız’ın “adil yargılanma” talebi kabul edilerek, tahliyesi gerçekleşti.
Tutuklu kimsenin kalmadığı dosyada, yeniden yargılama 2 Ekim 2019’da Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı. Görülen ilk duruşmada sanık Cihan Yıldız’ın tutuklanmasına dair talep ile İzmir, Diyarbakır, Urfa, Batman Baroları ve İnsan Hakları Derneği’nin davaya müdahil olma talepleri de reddedildi.
Mehmet Sincar hakkında
Kürt siyasetçi. Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi’nden mezun oldu. 1991 seçimlerinde Sosyal Demokrat Halkçı Parti (SHP) Mardin Milletvekili olarak parlamentoya girdi. Halkın Emek Partisi (HEP) kurucuları arasında yer aldı, parti kapatılınca Demokrasi Partisi’ne (DEP) geçti. 4 Eylül 1993’te faili meçhul cinayetleri soruşturmak üzere gittiği Batman’da uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürüldü. Mardin 1953 doğumluydu. Kutlu Savaş, Mesut Yılmaz‘a ilettiği Susurluk raporunda, 1994’te Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu bulunan Muhsin Gül‘ün verdiği ifadelerde “Batman’da milletvekili Sincar’ı, Alaattin Kanat, Mesut Mehmetoğlu, İsmail Yeşilmen ve Yeşil kod Ahmet Demir’in birlikte planlayıp öldürdüklerini, bu olaydan sonra Kanat’ın ‘kendisinde garantili imzalı kağıt olduğunu’ söylediğini” yazmıştı. Raporda Ahmet Demir adıyla geçen kişi, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım‘dı. Sincar, Habip Kılıç‘ın öldürülmesini araştırmak için Batman’a gitmişti. Öldürülmesinin ardından, eşi Cihan Sincar, milletvekilinin havaalanındaki polis aracında ve Emniyet Müdürlüğü’nde Kanat’la karşılaştığını anlattı. Cihan Sincar, Ergenekon davasına müdahil olmak için başvurdu ama mahkeme Ekim 2008’de talebini reddetti. |