TFF, yaptığı toplantıda oynanmaması kararına vardığı 2. ve 3. Lig ile Bölgesel Amatör Lig’in tescil yöntemini biraz ‘garip’ bir usulle belirledi: Alınan karar doğrultusunda gruplarında birinci sırada olan takımlar şampiyon ilan edilirken playoff hattı takımlarının ise tek maçlı eleme yoluyla playoff oynamasına karar verildi. Bölgesel Amatör Lig’de ise grup liderleri 3. Lig’e yükseltildi. Ancak bütün bunlardan daha da garip bir şey vardı ki, liglerin tatil edilip maçların oynanmadığı bu dönemin bir de küme düşenleri oldu!
Matematiksel olarak düştükleri gerekçesiyle 2. Lig’den Şanlıurfaspor ve Kardemir Karabükspor’un, 3. Lig’den ise Manisaspor ve Tokatspor’un küme düşmeleri “onandı”.
Bu, düpedüz akıl tutulmasıdır. Çok net ve izahı olmaksızın.
Nitekim bu kararlara tepki olarak önce Ankara Demirspor futbol şubesini kapattığını açıkladı, ardından da Şanlıurfaspor futboldan çekildiğini beyan etti. İki takımın da verdiği örnek aynıydı: 2. Lig temsilcisi bu iki kulüpten Şanlıurfaspor, Niğde Anadolu FK’nin de ligde kalma şansı olmadığı ve Gümüşhanespor’un da şansının çok düşük olduğunu söylerken; Ankara Demirspor da Niğde Anadolu FK’nin olağanüstü bir hal ile kümede kalabileceğinin varsayıldığını ancak kendilerinin matematiksel olarak şampiyonluk şanslarının devam ettiğinin yok sayıldığını belirterek futbol şubesini kapattığını ilan etti.
Elbette ki demokratik bir ülkede bu tarz orman kanunlarını ortaya atanlar hesap verir. Bedel öder. O yüzden arkasını düşünmeden hareket etmemeyi er geç öğrenir. Fakat bizde, TFF özerk bir hukuki yapıya sahip olduğu için kendisini normal mahkemelere şikayet eden bir kulübü (Petrol Ofisi) kapatmışlığıyla nam salan köhneleşmiş bir yapıyı temsil etmektedir.
Çok basit ve tartışmaya kapalı bir yaklaşımla, bu tescilin ne denli saçma olduğunu ortaya koyabiliriz.
Bundan yıllar önce bazı takımlar 3. Lig’de düşmeleri kesinleştiğinde eğer ki son maçları deplasmansa gitmezdi. Ekstra bir masraf çıkmaması için, zaten borç harç dönen bir kulübe bir de yok yere maliyet çıkartmamak adına son maça (veya son iki deplasman maçına) çıkmazdı. Yanlış bir yöntem, elbette savunulacak bir yönü yok ancak ekonomik gerekçelerle alınan kararları eleştirebilmek için önce o ekonomik şartları iyileştirecek adımları atmak gerektiği kanaatindeyim. Bu sebeptendir ki, maça çıkmayan takımları eleştirmem.
Peki TFF ne yapardı?
Maça çıkmadığı için puan silme ve para cezasına çarptırırdı bu takımları.
Şimdi ne yaptı?
“Zaten matematiksel olarak düştüler” diyerek, başka hiçbir takımın küme düşmeyeceği bir sezonda bir elin parmakları etmeyen dört kulübü küme düşürdü. Bu takımlar zaten düştüklerini öne sürerek maça çıkmasalardı para cezasına çarptırılırlardı. Üstelik aynı devrede iki maça çıkmamaları halinde otomatik olarak küme düşürülürlerdi.
Ama orman kanunları söz konusu olduğunda, mantığa ve liglere veda edebilirsiniz. Fakat unutulmaması gereken bir şey var ki, ayarı bozulan bir kantar er geç o ayarı bozanları da tartar…
Reklam
Yazar: Alper Kaya
Kaynak: Evrensel