Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Selma Irmak: CHP tarihsel yanlıştan dönmeli

Selma Irmak: CHP tarihsel yanlıştan dönmeli


AMED – CHP’nin İmralı’ya üye göndermeme yönündeki tutumunu yüzyıllık egemen ulus kompleksin aşılamaması olarak yorumlayan ve CHP’nin bu tutumunu “tarihsel yanlış” olarak niteleyen siyasetçi Selma Irmak, CHP’nin bu yanlıştan dönmesi gerektiğini söyledi. 

 

Kürt sorunun çözümü bağlamında Meclis’te kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 21 Kasım’da gerçekleştirdiği toplantıda, İmralı’ya giderek Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’la görüşme kararı aldı. Geçmiş pratiklerinden kaynaklı özür dileyen CHP İmralı’ya gidecek heyete üye vermeyeceğini açıklarken, birçok kesim CHP’nin kararına tepki gösterdi. 

 

CHP’nin aldığı kararı değerlendiren Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Milletvekili Selma Irmak, CHP’nin sürecin başından beri katkı sunmayan, öncülüğü üstlenmeyen fakat engel de olmayan bir pozisyonda olduğunu belirtti. Selma Irmak, CHP’nin “Bir sürecin önünde tıkayan olmayacağız. Barış süreci olacaksa biz bunun yanında olacağız” şeklinde ifade edilen politikasına işaret ederek, bunu pozitif olarak değerlendirdiklerini söyledi. Ciddi demokrasi iddiası olan CHP’nin sürecin öncüsü, aktif yürütücüsü olması gerektiğini vurgulayan Selma Irmak, CHP’nin aldığı tutumla Kürt sorununun demokratik çözümü perspektiflerinin çok güçlü olmadığının göstergesi olduğunu dile getirdi. 

 

‘YÜZYILLIK KOMPLEKSİNİ AŞAMAMIŞ’

 

CHP’nin İmralı’ya giderek Kürt sorununun ana muhatabı olan Abdullah Öcalan’la görüşme noktasındaki tavrının kamuoyunda ciddi kuşkular uyandırdığına dikkat çeken Selma Irmak, bu durumun CHP’nin Kürt sorununun demokratik yollarla çözümünden yana olmadığı yönünde algıya neden olduğunu belirtti. Selma Irmak, “Siz Sayın Öcalan’la görüşmeyecekseniz bu sorunu kiminle çözeceksiniz? CHP’ye göre bu sorunun asıl muhatabı kim? Savaşı başlatan ve şu anda da barışın kurulması için inisiyatif alan kişi Sayın Öcalan’dır. CHP bunu görmüyor mu? Bence çok iyi görüyor ve bunu gözden kaçırıyor. Muhatapla sorun çözülme konusundaki tutumu bizce bu yüzyıllık kompleksin aşılamaması durumudur. Bu bir komplekstir. CHP Kürtlerle aynı masada ve göz hizasında sorun çözme, yan yana gelme konusunda henüz kendini aşamamış. O egemen ulus kompleksini aşamamıştır” ifadelerini kullandı. 

 

ESKİ KODLARDAN KURTULAMADI 

 

CHP’nin büyüyemeyen bir bakış açısı olduğunu belirten Selma Irmak, “Eski kodlardan kurtulamama gibi bir handikabı var. Son alınan karar bize bunu gösteriyor. Ne yazık ki CHP adına bir hayal kırıklığıdır. Yani ‘Neden bizi desteklemiyorlar, Kürtlerin yanında yer almıyorlar’ gibi bir telaşımız olmadı. Çünkü bu halk kimseden medet ummadan mücadelesini yürüttü. Herkes görevini yaptı ya da yapamadı. Onu vicdanıyla baş başa bıraktı. Fakat kendilerine bunu sorması gerekiyor: ‘Nasıl bir rol aldık? CHP Türkiye’nin bu prangadan kurtulmasını istemiyor mu? Yani Kürtlerle Türkiye’ye nasıl bir zararı olabilir?’ Bu komplekstir bana göre. Bahçeli, ‘Ben gidebilirim, imtina etmem, gocunmam’ diyor. En milliyetçilikle hayatını geçirmiş ve bunun temsili olan bir insan -bana göre gerçek milliyetçilik budur, kendi ülkesinin çıkarını düşünmektir- ‘Ben gocunmam’ diyor. Anlaşılan CHP gocunuyor. Yani kişisel ve tarihsel kompleksin sonucu olarak gelişen bu tutum, Türkiye’nin geleceğinden daha mı önemli acaba? Siz Kürt halkıyla, Kürt halkının muhatabıyla bir araya gelmek zorundasınız. Siz hala bir masa etrafında bile bir araya gelmekten imtina ediyorsunuz, sorunu çözmek adına gidip ziyaret yapmıyorsunuz. Demek ki CHP büyümeyi değil, büyüklenmeyi tercih ediyor” diye konuştu.

 

Bu tutumun yanlış olduğunun altını çizen Selma Irmak, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İmralı’ya dair takındığı tutumun, yürüttüğü demokrasi mücadelesini boşa çıkaran bir tutum olduğuna dikkat çekerek, “Bazen bir yanlış bütün doğruları götürüyor. Ama öyle bir yanlış ki tarihi bir yanlış. CHP bence tarihi bir kırılma yaratıyor” diye belirtti. 

 

‘CHP TUTUMUNDAN VAZGEÇMELİ’

 

Özgür Özel’in Halkların Demokratik Partisi (DEM Parti) milletvekillerinin vekilliğinin, dokunulmazlığının kaldırılması konusundaki tarihi hatasına dönük özrüne işaret eden Selma Irmak, bunun olumlu olduğunu ve “Bu hatayı tekrar etmeyeceğiz” anlamına geldiğini belirtti. Selma Irmak, “Ancak bugün görüyoruz ki, bir önceki tavrını boşa çıkaran bir tutum var ortada. CHP bir an önce bu tutumundan vazgeçmeli. Nitekim Yeni Yol Grubu’nun da açıklamaları bu yönde gelişti. ‘Kamuoyunun tepkisi’ deniliyor; ama öyle anlıyoruz ki siyasi kaygılardan ötürü gelişiyor” şeklinde konuştu.

 

Selma Irmak, “Bu sorun CHP’siz de çözülür. Ancak toplumsal bir mutabakatla çözülecek bir sorun, kalıcı bir çözümü beraberinde getir. Bir daha asla çatışma olmasın bu ülkede. Hiçbir canı yitirmeyelim. Eğer bunu istiyorsak CHP’nin de bu sözün içerisine dahil olması lazım. Yoksa tarihsel bir vebal altında kalır” dedi. 

 

‘BARIŞI CESUR İNSANLAR GERÇEKLEŞTİREBİLİR’

 

Meclis’teki komisyondan bir çok siyasi partinin şimdiye kadar memnun olduğunu dile getiren Selma Irmak, şöyle devam etti: “Fakat iş adım atmaya geldiğinde, -ki her seferinde böyle oluyor- elini taşın altına koymaya geldiğinde sözün hükmü ortadan kalkıyor. Yani söz söyleyebilirsiniz; ama bir de pratik zamanı geliyor. Sözünüzün sahibi misiniz, değil misiniz, o zaman ortaya çıkıyor. CHP’nin ve diğerlerinin içerisinde bulunduğu tutum bize bunu gösteriyor: O zaman kendi sözünüzün sahibi değilsiniz. Bu işler cesaret isteyen, inisiyatif almayı gerektiren işler; ama o kadar atla deve işler değil. Türkiye siyasetinde pratik adım atmada ne yazık ki hala tutarlılık göstermeyen, tereddütlü ve en kısa problemde hemen geriye dönen bir tutum görüyoruz. Savaşta cesaret önemlidir, cesur insanlar savaşabilir. Ama sanıyorum ki ancak daha cesur insanlar barışı gerçekleştirebilir.” 

 

‘SAYIN ÖCALAN’IN GÖRÜŞLERİNİN PAYLAŞILMASINDA YARAR VAR’

 

Selma Irmak, komisyonun İmralı’da gerçekleştireceği görüşmenin tutanaklarının kamuoyuna yansıtılıp yansıtılmaması gerektiğine dair şu ifadeleri kullandı: “Tabii ki müzakere süreçlerinin kamuoyuna açık yürütülmesinde çok büyük yarar var. Toplumsal bir algı ya da rıza oluşmadan, toplumsal barış gerçekleşemez. Bunun için tabii ki sürecin şeffaf yürütülmesi gerekiyor. Ama bu süreçler aynı zamanda inanılmaz hassas süreçlerdir. Çünkü provokasyona, sabote edilmeye açıktır. Bu nedenle bazen bazı görüşmeler mahrem kalabilir. Yani kamuoyuna paylaşılmasında sıkıntı olabilecek, sabotaja yol açabilecek ya da tartışmaya ve yanlış anlaşılmaya mahal verebilecek kimi tartışmalar elbette ki mahrem kalabilir. Yani bu inisiyatif komisyona verilmelidir. Fakat bu sürecin tümüyle kamuoyunun gözünden kaçırılarak yürütülmesi, bahsettiğim gibi toplumun bu sürecin içerisine dahil edilmemesi; sürecin akamete uğraması, başarısızlığa uğramasını, toplumsallaşamamasını ve toplumun barışamamasını beraberinde getirir. O yüzden Sayın Öcalan’ın görüşlerinin kamuoyuyla açıkça paylaşılmasında tabii ki yarar var. Yapılan görüşmenin saklanmaması, gerçek muhatabın ne dediğinin kamuoyunca bilinmesinin hayati önemi var.”

 

‘EN BÜYÜK ŞANS SAYIN ÖCALAN’

 

Sürecin zorlu olduğunu; fakat yürütülmesi mümkün olmayan bir süreç olmadığını dile getiren Selma Irmak, “Bunun en büyük şansı ve avantajı Sayın Öcalan’ın varlığı. PKK’nin çözüm konusundaki gösterdiği fedakarlık, Kürt halkının buna hazır olması inanılmaz elverişli koşullardır. Bu koşullar değerlendirildiğinde devlet rahatlıkla bir sonuca ulaşabilir ve Türkiye yüzyıllık prangasından kurtulmuş olur. Sadece Kürtler için değil, Türkiye’nin tamamı ve Ortadoğu içinde” diye ekledi. 

 

MA / Rukiye Payiz Adıgüzel

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version