QERS – Qers’in halkların ve inançların bir arada barış içinde yaşadığı bir kent olduğunu belirtenDEM Parti’li Yüksel Mutlu, “Qers, Türkiye’nin de prototipidir” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Halklar ve İnançlar Komisyonu, Qers’te “Halklar ve İnançlar Buluşması” düzenledi. Buluşmaya Terekeme, Çerkez, Kürt ve Türk halklarının temsilcileri ile Caferi, Müslüman ve Hristiyan inançların temsilcileri, akademisyen ve meslek gruplarının temsilcileri ile çok sayıda kişi katıldı. Buluşmaya katılanlar, süreç hakkında düşünce ve önerilerini dile getirdi. Buluşmada, devletinde artık somut adımlar atması ve bu sürecin daha hızlı ilerlemesi fikri ön plana çıkarken, toplumsal desteğin de daha da artması gerektiği ifade edildi.
Yapılan buluşmayı değerlendiren DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Yüksel Mutlu, buluşmayı uzun zamandır yapmayı planladıklarını söyledi. Yüksel Mutlu, “Aslında bugüne kadar Türkiye’nin çeşitli yerlerinde Kürdistan’da yaptığımız buluşmalarda ya halklarla buluştuk ya da inançlarla buluştuk. Ama Türkiye’de ilk defa olarak Qers’te farklı kültürlere, inançlara ve etnik kökenlere uygun bir buluşmayı gerçekleştirdik. Bunun önemli ve kıymetli olduğunu düşünüyoruz” dedi.
TOPLANTININ ÖNEMİ
Qers’ın küçük bir Türkiye prototipi olduğunu söyleyen Yüksel Mutlu, “Tüm inançların, halkların yani kısacası 72 milletin bir arada yerdir. Qers, iktidarların 40 yıllık cinsiyetçi, milliyetçi, militarist politikalarına rağmen halkların ve inançların bir arada barışça yaşadığı bir kent olduğu için burayı özel olarak tercih ettik. Bu tercihimizin bu toplantının sonunda ne kadar doğru ve yerinde olduğunu gördük” diye konuştu.
‘MÜZAKERE VE DİYALOĞU BARIŞA DÖNÜŞTÜRME’
Buluşmaya yoğun ilginin olduğunu belirten Yüksel Mutlu, “Katılımı sınırlı tuttuk. Buna rağmen sınırı aşan bir katılım oldu. Katılım sadece bizim partimizden değil, farklı kesimlerde katılımlar yüksekti. İşte sivil toplum örgütlerinden, emek meslek örgütlerinden katılım vardı. Kanaat önderleri, seydalar, meleler, sol, sosyalist yapılardan arkadaşlarımız, emek meslek örgütleri, Tabipler Birliği, insan hakları savunucuları vardı. Hatta kayyum atanan muhtar dahil olmak üzere birçok çevre gelerek kendilerini ifade ettiler” ifadelerini kullandı.
Bu buluşmada sadece farklı kesimleri bir araya getirmediklerini aynı zamanda Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne dair görüş, öneri ve eleştirilerini aldıklarını ifade eden Yüksel Mutlu, bu önerileri gelecek siyasetlerini belirlemek üzere raporlaştırarak partisinin ilgili kurullarına sunacaklarını söyledi. Yüksek Mutlu, “Bu açıdan Qers, bizim için önemli. Bundan sonra bu buluşmalar devam edecek. Çünkü bizim derdimiz müzakere ve diyalog sürecini barışa evirtmek ama asıl hedef de barışı toplumsallaştırmak” dedi.
‘HALK, ONURLU BİR BARIŞ İSTİYOR’
Barışın sadece Meclis’e ya da 51 kişilik komisyona havale edilemeyecek kadar önemli olduğunu söyleyen Yüksel Mutlu, “Evet, esasen Kürt sorununun demokratik çözümü diyoruz. Ama onunla birlikte işsizlik, yoksulluk, geleceksizlik, kadın katliamı, doğanın tahrip edilmesi var. Farklılıkların Cumhuriyet’in 2’nci Yüzyıl’ında birbirinin kabulün esas olduğu, demokratik cumhuriyet esas alınacaksa bu farklılıkları görmeden, bunları es geçerek bir demokrasi kuramayız. Bunu da toplumsallaştırmakla yapabiliriz. O yüzden Kars bunun önemli bir örneğiydi. Bu kent, barışı derhal istiyor. Çünkü bu kent, bunun acısını çokça yaşamış bir kent. Çünkü savaşın götürdükleri var. Çünkü bu şehirde yaşayan her bir birey, her kesim savaşın değil barışın bu toprağa, bu ülkeye, hepimize demokrasi ve huzur ve barış refah getireceğini biliyor. İnsanlar bu olgunlukta. Dolayısıyla burada dikkat çektikleri ana mesele bir an önce barış; ama onurlu bir barış, onursuz bir barış değil. Dolayısıyla herkesin kendini ifade edebileceği, herkesin görüşlerini serbestçe söyleyebileceği şeyler istediler. Mesela cezaevlerinin boşaltılmasını gerektiğini ifade ettiler. Siyasi tutukluların derhal serbest bırakılması gerektiğini ifade ettiler. Bunun gibi birçok görüş ve önerileri oldu. Biz bunların hepsini not ettik. Umuyoruz ve diliyoruz ki önümüz günler barışa, eşitliğe ve özgürlüğe vesile olsun” şeklinde konuştu.
MA / Ömer Akın
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

