Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Türkiye kendi ayakları üzerinde durmak zorunda

Türkiye kendi ayakları üzerinde durmak zorunda


DEVA Partisi lideri Ali Babacan, NATO’nun artık eski koruma şemsiyesi olmadığını belirtip “NATO Türkiye’yi ne kadar korur? Türkiye kendi ayakları üzerinde durmak zorunda ekonomisini ve demokrasisini güçlendirmeli” dedi.

Gazeteci-yazar Murat Yetkin’in bugünkü yazısında aktardığına göre Ali Babacan, Ankara’da bir grup gazeteciyle yaptığı sohbette Türkiye’nin güvenlik, dış politika ve ekonomi gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Babacan, “NATO eski koruma şemsiyesi değil artık” diyerek, “NATO Türkiye’yi ne kadar korur? Türkiye’nin böyle güveneceği, sırtını dayayacağı hiçbir şeyi yok. Kendi ayaklarının üzerinde durmak zorunda” ifadelerini kullandı. Avrupa’nın savunma harcamalarını artırdığını ancak “bunu besleyecek savunma sanayisi olmadığını” söyleyen Babacan, Türkiye’nin bu tabloda “kendi gücünü oluşturması” gerektiğini belirtti.

İsrail’e dair uyarılarda bulunan Babacan, “İsrail gerçekten tehlikeli. Gerçekten çok dikkat edilmesi gereken bir ülke. Şu anda aklını, terazisini tamamen yitirmiş, sadece kendi koltuğuna odaklanmış bir İsrail Başbakanı var. Türkiye’de de bugünden koltuk korumanın derdine düşmüş, hukuk dışı yollarla, yargıyı kullanarak muhalefetle uğraşan bir Cumhurbaşkanı var” dedi; Kıbrıs’ta kurulan sistemlere dikkat çekerek hükümetin sessizliğini eleştirdi.

Türkiye’nin güvenliği için ekonominin ve demokrasinin güçlendirilmesini şart gören Babacan, “Türkiye bir hukuk krizinde, bir adalet krizinde. Türkiye bir demokrasi krizinde. Hukuk ve adalet olmayınca ekonomi olmaz. Ekonomik açıdan baktığımızda zaten hukuk ve adalet olmayınca ekonomi olmaz. Ülkede bir kriz var mı? Bir yoksulluk krizi var. Bir gelir ve servet dağılımı krizi var” değerlendirmesini yaptı.

Hükümetin ekonomi yönetimine ilişkin, “Cevdet (Yılmaz) Bey ile Mehmet (Şimşek) Bey ile beraber çalıştık. Arkadaşlar 2023 seçimlerinden sonra göreve gelince biraz ümit oluştu. Fakat güçleri yok arkadaşların. Bir de son zamanlarda gittikçe yanlışı savunma gibi bir hatanın içine düşüyorlar. Sayın Erdoğan’ın rahatlıkla suçu yükleyebilecekleri, günah keçisi ilan edip görevden uzaklaşabilecekleri kişiler aynı zamanda. Yani doğruyu söylemek ayrı bir şey. Konuşmamak bir tercih. Arkadaşlara tavsiyem, kötü giden işleri doğru gidiyor gibi göstermesinler” dedi.

İç siyasete dair, “CHP ile ilgili yaşanan sürece baktığımızda, aslında büyük resim iktidarın yargıyı kullanarak muhalefeti etkisizleştirmek… Muhalefeti hatta dizayn etmeye çalışıyor” diyen Babacan, “Tutukluluk çok yaygın bir ceza aracı; peşin hüküm, peşin infaz aracı olarak kullanıldı. Bu çok yanlış. Sayın Erdoğan sık sık milli irade diyor, milli iradeyi temsil ediyor. Ama muhalefet de milli iradeyi temsil ediyor. Muhalefet milli piyangodan çıkmıyor ki” ifadelerini kullandı.

Dünya genelinde “demokraside ciddi bir kriz” olduğunu belirten DEVA Partisi lideri, “Popülist, otokrat liderler çoğalıyor. Güvenlik riskleri de popülist otokrat liderleri besleyen bir zemin de oluşturuyor pek çok ülkede. ‘Kardeşim tehlike altındayız. Ne demokrasisi ne hukuku? Aklıma geleni yaparım siz bana destek verin ben de ülkeyi kurtarayım’ önerisi geniş kitlelerde kolay kabul görebiliyor. Bu tabii son derece tehlikeli son derece riski bir durum” ifadelerini kullandı.

Exit mobile version