Hollanda’da Danıştay, hükümetin Gülen hareketi mensuplarına yönelik sığınma politikasındaki değişikliğin hukuka uygun olup olmadığını değerlendirmek üzere 13 Ağustos’da toplandı. Danıştay’ın karar vermek için 6 haftası var.
2023’ün sonunda hükümetin “Gülenistlerin artık Türkiye’de kovuşturma riski daha az” yönündeki açıklamasının ardından, Türk vatandaşlarının sığınma başvurularının kabul oranında ciddi bir düşüş yaşandı.
Kabul Oranında Büyük Düşüş
Hollanda Göç ve Vatandaşlık Dairesi (IND) verilerine göre, 2022 yılında Türk vatandaşlarının yaptığı ilk sığınma başvurularında kabul oranı yüzde 92 iken, 2023 yılında bu oran yüzde 42’ye geriledi. Bu düşüşte en büyük etken, Gülen hareketine mensup kişilere yönelik politikanın değişmesi oldu.
15 Temmuz sonrası süreçte on binlerce kişi hakkında dava açılmış, tutuklamalar ve pasaport iptalleri yaşanmıştı. Hollanda, bu süreçte Türkiye’den gelen çok sayıda başvuruyu “keyfi kovuşturma riski” gerekçesiyle kabul etmişti.
Aralık 2023’te dönemin Devlet Sekreteri Eric van der Burg, Hollanda iltica politikasında köklü bir değişikliğe giderek, Gülenistlerin artık Türkiye’de “keyfi kovuşturma” riski altında olmadığı değerlendirmesini yaptı. Bu açıklamanın ardından IND, Gülenistlerin başvurularını önceki yıllara kıyasla çok daha yüksek oranda reddetmeye başladı.
Politika değişikliğine karşı çıkan birçok başvuru sahibi kararı temyize taşıdı. Danıştay, şimdi bu yeni politikanın hukuki dayanağını inceleyecek. Danıştay, hükümetin Gülenistlere yönelik kovuşturma riskinin azaldığı yönündeki tespitinin gerçeklere dayanıp dayanmadığını değerlendirecek.
Mahkeme görüldü, 6 hafta içinde karar verilecek
Duruşma, 13 Ağustos’ta saat 10:00’da başladı. Danıştay’ın karar vermek için 6 haftası var.
Duruşmaya üç hâkim, Adalet ve Güvenlik Bakanlığı’ndan iki memur, üç Hizmet hareketi mensubu ve avukatları katıldı. Avukatlar, Türkiye’de Hizmet hareketi mensuplarına yönelik baskıların 9 yıl geçmesine rağmen hâlâ devam ettiğini vurguladılar. Son tutanakta, Türkiye İçişleri Bakanlığı’nın “sohbet” toplantıları ve kız öğrencilere yönelik tutuklamaların hâlâ sürdüğüne dikkat çektiği belirtildi. Savunma avukatları Michel ve Engin, tutuklamaların son hızla devam ettiğini ifade ettiler.
Hâkimin, “2023’e kadar sorunsuz şekilde yüzde 90 oranında oturum veriyordunuz. Son iki yılda ne değişti?” sorusuna Bakanlık temsilcileri, tutuklamaların azaldığını söyleyerek “Şu an 13 bin Gülenist cezaevinde” dedi.
Avukatlar ise tutuklamaların azalmadığını, aksine artarak devam ettiğini; son dönemde “sohbet” toplantılarına, maydanoz döner ve süpermarketlere yapılan baskınları, ayrıca zor durumdaki ailelere yardımların engellenmesini örnek gösterdiler.
Adalet ve Güvenlik Bakanlığı IND memurları, savunmalarında, beraat kararı alıp Hollanda’ya iltica başvurusunda bulunanları örnek verdi. Bakanlık, “Beraat edenler hakkında Türkiye’de tekrar soruşturma açılırsa, onlara oturum veriyoruz” dedi.
Mahkeme başkanı, “O zaman Gülenistler potansiyel olarak Türkiye’de tehlike altında olmuyorlar mı?” diye sordu. Bakanlık, “Doğru, ama yine de Türkiye’deki yargılamalarda azalma var” tezini savundu. Hâkim, “Fakat tutuklama ve yargılama sürüyorsa tehlike devam etmiyor mu?” diye tekrar sordu. Bakanlık, “Doğru, ama azalma var. Biz biraz daha bireysel davalara bakarak karar veriyoruz. Risk gruplarına göre değerlendirme yapıyoruz” cevabını verdi.
Avukat Engin Arslan, bakanlığın politika değişikliğinin ardından Gülenistlere yönelik oturum başvurularının reddedilme oranının son yıllarda arttığını belirterek, “Bu retlere rağmen Gülenistler için Türkiye’de tehlike aynen sürüyor” dedi. Bakanlık IND yetkilileri, savunmalarında, “Az da olsa Türkiye’de yargılamalarda iyileşme var” dedi.
Hâkim, “Bunu neye dayandırıyorsunuz?” diye sordu. Bakanlık yetkilileri, beraat kararlarını ve tutuklamaların azaldığını öne sürdü. Avukat Michel ve Engin ise bu görüşe katılmadıklarını, tutuklamaların son sürat devam ettiğini; İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın operasyonlara dair Twitter paylaşımlarını örnek göstererek ifade ettiler.
Bakanlık yetkilileri, “Beraat ettikten sonra da Gülenistler hakkında soruşturma olabiliyor; fakat biz bakanlık olarak bunu oturum için yeterli delil olarak görmüyoruz” dedi. Avukat Engin Arslan, “Başka ne olması lazım? Soruşturma sonrası tutuklamalar, hapis, işkence… Türk istihbaratı MİT, Gülenistleri zorla itirafçı olmaya zorluyor ve yüzlerce tutuklama başlıyor” dedi. Hâkim, “Türk hükümeti, Türkiye dışında da Gülenistlere yönelik baskılar sürdürüyor. Örneğin Peru’daki eğitimciler… Bunun belgeleri var. IND olarak bunları görmüyor musunuz?” diye sordu.
Üç saat süren duruşmanın sonunda hâkim, “Katılımınız için teşekkür ederim. Kararı altı hafta içinde vereceğiz” dedi. (BASRİ DOĞAN, AMSTERDAM)
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***