Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Ev baskınında polis şiddeti ve ölüm tehdidi


WAN – Serav ilçesinde polisler, ev baskınında Nevzat Hamzaoğulları’nı darp ederek, eşini de ölümle tehdit etti. 

Wan’ın Serav (Saray) ilçesinde dün sabah saatlerinde Gülçin ve Nevzat Hamzaoğulları çiftinin evine baskın düzenlendi. Polisler, Nevzat Hamzaoğulları’nın sırtına basarak, dipçikle kafasına vurdu. Duruma karşı çıkan Hamzaoğulları’nın eşi Gülçin Hamzaoğulları ise, ölümle tehdit edildi. Polisler, Gülçin Hamzaoğulları’nın kafasına silah dayadı. Aile, polisler hakkında suç duyurusunda bulundu. 

 

YAŞANANLARI ANLATTI 

 

Oğlu ile ilgili bir arama kararının olduğunu ancak kendisi ile ilgili hiçbir şey olmadığını söyleyen Nevzat Hamzaoğulları, “Oğlumu bulmak için dükkan ve Wan merkezde bulunan evlerimizi aramışlar. Aramada bir şey yaşanmamış. Ben ve eşim Serav’daydık. Sabah saat 06.00’da evimiz basıldı. Ben de kapıya çıktım. Özel hareket polisleri beni gördü. Bana ‘dur’ ihtarı yaptılar. Ben de durduğumu söyledim. Sonra yaklaşık 40 polis bana silah doğrulttular. Üzerimde sadece gecelik vardı. Ben avluya çıktım. Yüzüstü uzanmamı istediler, ben de dizlerimin ağrıdığını ve yapamayacağımı söyledim. Daha sonra bana eşimin yanında ağza alınmayacak küfürler ettiler. Ellerimi arkadan bağlayıp küfür ve hakarete devam ettiler. Biri bana tekme atıp dipçikle kafama vurdu. Kafam betona değdi ve burnumun içi yırtıldı. Ben bağırarak ‘soruşturmam ya da yakalamam varsa beni götürün ama bana bu işkenceyi yapamazsınız’ dedim. Bize zulüm yaptılar ve ölümden döndüm. Biri şah damarımı parmakları ile sıktı; bir süre nefesim kesildi ve öldüğümü düşündüm. Dakikalarca üzerime çıkıp beni darp ettiler ve tüm vücudum mosmor oldu” dedi. 

 

‘SAATLERCE İŞKENCE ETTİLER’

 

Eşine de işkence yapıldığını belirten Hamzaoğulları, “Eşim beni daha fazla darp etmesinler diye diye üzerime kapanıp engel olmaya çalıştı. Polisler eşimin kafasına da silah dayayıp öldürmekle tehdit etti. Eşimi odaya götürüp bana işkence etmeye devam ettiler. Birçok kez kronik şeker ve tansiyon hastalığımın olduğunu söyledim ama dinlemediler. Darptan dolayı akan kan durmayınca hastaneye götürdüler ve eşim tek başına kaldı, aramalar devam etti. Doktorlar kanın durmasına 5-6 saat uğraştılar ve sonunda kan durdu. Tansiyonum düştü. Darbe ve tansiyondan dolayı böbreğim hasar görmüş. Benim oğlum için arama kararı çıkarmışlar benimle ilgili bir durum yok. Yani aramam bile olsa onların dövemeye hakkı yoktur. Barış sürecindeyiz. Bu tür uygulamaları kimse kabul etmez ve kimseye barışa inandıramazlar. Sayın Öcalan ile görüşme yapacaksınız ama öte tarafta bize işkence yapacaksınız, böyle olmaz. Ben onlardan şikayetçiyim” diye belirtti. 

 

‘BAŞIMA SİLAH DAYADILAR’

 


 

Gülçin Hamzaoğulları, “O gün 10 polis arabası geldi. Eve saldırip arama yaptılar. Eşimi döverken müdahale ettim ama başıma silah dayayıp odaya götürdüler. Kanlı tüm elbiselerini de aldılar ve hiç delil bırakmadılar. Suçumuz yoktu ve bize zulüm ettiler. Bana bazı kağıtlar imzalatmak istediler ama okumam yazmam olmadığı için imzalayamayacağımı söyledim. Sonra bir muhtar getirdiler ve kağıda mühür vurdurdular. Bizim köyün muhtarı değildi. Ben evde olmasaydım eşimi öldüreceklerdi” dedi. 

 

Aile işkence nedeniyle hem darp raporu aldı hem de polisler hakkında şikayetçi oldu. 

 

MA / Adnan Bilen

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version