CHP lideri Özgür Özel, AKP rejimi yargısının muhalif belediyelere yönelik hukuksuz operasyonlarına sert tepki gösterdi. Partisinin grup toplantısında konuşan Özel, eften püften sebeplerle CHP’li belediye başkanlarının görevden alındığını ve tutuklandığını anlattı. AKP döneminde belediyelerden tahsis edilen araçları hatırlatan Özel, “879 araba partinize tahsis edilmiş, belediyelerden. Açıp bakan yok. Seçimde 1,5 ay Peugeot Partner kullanılmış diye belediye başkanını görevdan alıyorsunuz. Bu kadar zul… Bu yaptıklarınızın açtığı yoldan yarın başkası yürür, bir taneniz dışarıda kalmaz. Bir taneniz dışarıda kalmaz.” dedi. Özel, Akın Gürlek’e AKP döneminde İBB’nin araç tahsis ettiğini belgesiyle açıkladı.
CHP lideri Özgür Özel, AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Filistin ve İsrail politikası üzerinden yüklendi. Trump’ın Filistin’le ilgili planlarına Erdoğan’ın sessiz kaldığını hatırlatan Özel, “Netanyahu ile küçük harflerle konuşuyor. Onu azdıran Trump’a ise hiç ses çıkarmıyor. Trump, oradaki Filistinlileri oradan sürmeyi, oralara kumarhane yapmayı, oralara çökmeyi planlamış, programlamış… Bizimkiler de sus pus oturuyor. Biz Filistin meselesini partimizin temel meselesi olarak görürüz. Erdoğan’a sormak lazım: Siz Filistin meselesinde neredesiniz? Trump, Filistin’i boşaltırken, oraları kumarhane yaparken neredesiniz? Bugün de İsrail’in İran’ı vurması karşısında Trump’a ağzınızı açamayışınzın sebebi ne? Neyi takas ediyorsunuz? Türkiye’nin hangi menfaatleriyle, hangi şahsi menfaatleri takas ediyorsunuz? Geleceğin cumhurbaşkanına darbe yapmanın karşılığında bu pozisyonu mu tutuyorsunuz? Yazıklar olsun!” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin TBMM’deki haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İktidara ekonomi ve dış politika üzerinden yüklendi. Kiraz, erik, şeftali, muz gibi meyvelerin fiyatlarını hatırlattı, insanların meyve alamadığını kaydetti.
Özgür Özel’in hedefinde İBB’ye yönelik soruşturmaları yürüten isim olarak bilinen ve rejimin ‘seyyar giyotini’ olarak tanımlanan İstanbul Cumhuriyet Başsacısı Akın Gürlek de vardı. Özel, İBB’nin AKP’de olduğu dönem Akın Gürlek’e makam aracı tahsis edildiğini, yakıtının da yine İBB tarafından karşılandığını Teftiş Kurulu’nun raporunu göstererek anlattı:
- Bunlardan bir tanesi lüks bir araç. Opel İnsignia. Aynı yöntemle yapılıyor. İBB Soruşturma Raporu… Teftiş Kurulu Başkanlığı sayfa 34. Tahsis tarihi belli, plakası 34 NZ 2301. Kime tahsis edilmiş? Akın Gürlek’in kendisine arkadaşlar… (Yuh sesleri!) Akın bey, hem de en son o teslim etmiş arabayı.
- 34 NZ 2301 plakalı araca İstanbul Büyükşehir tarafından verilip de bu araca 540 gün boyunca bindiniz mi? Bindin! OGS’si, HGS’sini, benzinini, şoförünü ve bakım masraflarının hepsini İBB karşıladı mı; karşıladı… Şimdi seçim döneminde… Bir müteahitin bir belediye kampanyasına araç yollamasından belediye başkanını tutukluyorsun. 11 belediye başkanımız eften püften…
- Bu rezilliğin içinde bizzat kendin varsın. O yüzden soruşturmalarda 2019’un öncesine gitmiyorsun! Şu kadarını söyleyeyim; CHP’li belediyelerden, CHP’li ne il başkanlığına, ne ilçe başkanlığına ne bir başka yere; ta 5 yıl önce İstanbul İl Başkanlığı’na bir araç tahsisliymiş Beşiktaş’tan dediler; emniyetin kullandığı koruma aracı çıktı. Ondan bile siyasi bir tahsis çıkmadı. Emniyetin istediği koruma aracı çıktı. CHP’de bu işler asla ve asla yaşanmaken, AK Parti burasına kadar içinde. İçinde olanlardan bir tanesi de 1 araba için belediye başkanı tutuklayan Akın Gürlek…
- Buradan devam ediyorum; Akın Gürlek’in 87 yıl boyunca alacağı bütün maaşları harcamayıp bikirtirse alabileceği bir lüks yatla gezdiğini biliyorum, ispatı elimde, inkar etmesini bekliyorum. Akın Gürlek’i korunması gereken kültür varlığı olarak geçen, maliye hazinesine kayıtlı İstanbul Boğaziçi bölgesinde, İmar Mevzuatına aykırı ekleri var diye tutanak tutulmuş bir yerin kendisine tahsis edildiğini, aşırı lüks döşendiğini, kurşun geçirmez camlarla donatıldığını, projede olmayan havuz yapıldığını, yakınları için kaçak müştemilat yapıldığını biliyorum. İnkan etsin, açıklamayı bekliyorum. Hodri meydan! Bu kadar açık, bu kadar net…”
- 879 araba partinize tahsis edilmiş, belediyelerden. Açıp bakan yok. Seçimde 1,5 ay Peugeot Partner kullanılmış diye belediye başkanını görevdan alıyorsunuz. Bu kadar zul… Bu yaptıklarınızın açtığı yoldan yarın başkası yürür, bir taneniz dışarıda kalmaz. Bir taneniz dışarıda kalmaz. Bu kadar haksızlık, bu kadar hukuksuzluk, bu kadar vicdansızlık hala hiçbir şey yokmuş gibi yüzümüze bakıyorsunuz ya; vallahi bu da bu kadar büyük bir yüzsüzlük. Yazıklar olsun ya!
Özel’in konuşmasından öne çıkan diğer bölümler şöyle:
- 2025 yılının ilk yarısına geldik. 2018 yılından bu yana süren 19 Mart darbesi sonrası ise milletin üzerine karabasan gibi çöken bir krizin içindeyiz. Hatırlayalım geçmişte bu ülkede krizler yaşandığı yıllarla anılır. Ama bu sefer o 2018 krizi bitmek bilmedi.
- Bayburt’a gittiğimde Bayburt’ta bir annem, “Altın hesabı iyiydi. Niye bıraktın?” dedi. Aslında bırakmadık ama o kadar yakıcı gündemler ve o kadar farklı izah edilmesi gereken hususlar var. Belki birkaç hafta ara verdik. Annem “Altın hesabı iyidir. Şaşmaz, şaşmaz.” dedi ve altın hesabını hatırlatmak istedi.
TÜİK HESABINA GÖRE VERİLİRSE EYVAH Kİ NE EYVAH
- Normalde birisine zam yapacaksanız nasıl yaparsınız? Maaşının üstüne enflasyonu koyarsınız ki son zamdan beri enflasyonun götürdüğünü telafi etmeniz lazım. Üstüne de bir refah payı koyarsınız. Yerinde mi sayacak? Ülke büyüyor diyorsun, ekonomi büyüyor diyorsun, büyüme var diyorsun. Ben büyüyeyim sen dur olmaz. Bir de refah payı. Refah payı vermiyorlar. Büyümeden pay vermiyorlar.
- Sadece enflasyonu veriyorlardı ama o enflasyonun iki sorunu var. Biri TÜİK enflasyonu olması. “Tayyip Erdoğan’ı Üzmeyen İstatistik Kurumu’nun” enflasyonu. Normalde enflasyon yüzde 80, TÜİK onu yüzde 39 hesaplamayı başarıyor. En makul hesaba göre 35.000 lira olması gereken, en düşük hesaba göre 30.000 lira olması gereken asgari ücrete 22.000 verdiler.
- Onu dediği sene ve bir önceki sene de iki kez güncellemişti. Temmuz zammı da vermişti. Yetmiyordu, azdı, enflasyon yakamı yanlıştı ama hiç olmazsa Temmuzda bir ara zam geliyordu. Onu yeterli görmedi beyefendi. Martta, Temmuzda, Ekimde, Aralıkta yapalım dedi. Alkışı aldı. Oyu aldı. İlk turu kazanamadı. İlk tur 2. tur arası en çok konuştuğu konu bir bu, bir de mülakatın kaldırılmasıydı.
- Seçimi kazandı. Takip eden sene, geçen sene 1 lira bile asgari ücrete zam yapmadı. Şimdi 22.100′ liralık asgari ücret TÜİK’in 5 aylık enflasyon hesabına göre bile şu anda 19.000’ya düştü. Alım gücü açısından. TÜİK’e göre. Bir ay daha var. 18.000 küsur liraya düşecek ve önümüzdeki 6 ay daha bu maaşla geçinin diyorlar. Bunun kabul edilebilecek bir tarafı yok.
- Aynı şekilde emekliler 14.500 gibi bir sefalet maaşıyla geçiniyorlar. Emekli maaşlarına TÜİK hesabına göre bir şey yaparlarsa eyvah ki eyvah. 15,5 falan yapacaklar yıl sonuna kadar. Oysa ki oraya da mutlaka bir seyyanen zam yapılması gerekiyor.
- Asgari ücret ne durumda? Bayburtlu teyzem altın hesabı şaşmaz deyince son halini getirdik. Asgari ücret 2002 yılında 7 tane çeyrek altın satın alıyordu. Bu senenin başında 4 çeyrek altına düşmüştü. Büyük kayıp. Şu anda 3 çeyrek altına düştü asgari ücret. 7 çeyrek altından 3 çeyrek altına düştü.
Özgür Özel, tek adam rejimine geçilmeden önce 50 TL’lik mazotla bir bidonun doldurulduğunu, bugün ise 1 litre bile yakıt alınamadığını anlattı.
- Bu tablo asgari ücretlerinin. Emekli maaşı daha da berbat bir durumda. Emekli 2002 yılında 8 çeyrek altın alıyormuş en düşük emekli maaşım. Bu senenin ocağında 3 çeyrek altına düşmüş. Şu anda 2 çeyrek altın. 6 çeyrek altın kayıp. 8 çeyrek altın alabilen emekliden 4 biri iki çeyrek altına düşen emekli.
- Şimdi asgari ücretin 7 çeyrekten 4 3 çeyreğe düştüğü, emekli aylığının 8 çeyrekten 2 çeyreğe düştüğü durumda bakalım bu maaşla gidilen çarşıda pazarda durum ne? Elma geçen sene 25 lira şimdi 100 lira. Şeftali kilosu 50 lira şimdi olmuş 180 lira. Limon 30 liraymış olmuş 120 lira. Doğru mu? Doğru. Armut kilosu 40 liradan çıkmış 120 liraya. Erik 60 liradan 300 liraya çıkmış. Muz kilosu 50 liradan 120 liraya çıkmış. Kiraz 70 liradan 600 liraya çıkmış. Kimsenin alabildiği bir şey değil.
- Bir elma alabilir miyim? Tabii 26 lira 20 kuruş. Bir limon ver 23 lira 51 kuruş. Bir şeftali 38 lira. Bir armut 31 lira 19 kuruş. Bir avuç kiraz 8 tane. 8 tek kiraz Allah rahmet eylesin. 8 tek kiraz 80 lira. 3 tek can erik 21 lira 60 kuruş. Bir tane muz 25 lira 91 kuruş. Bir kaseye 8 kiraz, 3 erik, bir şeftali, bir elma, bir limon, bir armut koydun mu 246 lira. İşte hani diyor ya ben ekonomistim ben bilirim ben. Bu memleketi bu hale sen getirdin Erdoğan sen başkası değil.
Kaynak: Tr724
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***