Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Erdoğan’ın ziyaretinin ‘tamamen duygusal’ nedeni: ‘Damat’ın şirketi kazanacak, Aselsan kaybedecek

Erdoğan'ın ziyaretinin 'tamamen duygusal' nedeni: 'Damat'ın şirketi kazanacak, Aselsan kaybedecek


Emekli büyükelçi ve CHP milletvekili Namık Tan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın koltuğunu boş bırakmamk kaygısıyla kısa tuttuğu ve günübirlik yaptığı Roma ve KKTC gezilerinin “tamamen duygusal” (!) başka nedenler olduğunu öne sürdü.

Erdoğan’ın damadı Selçuk Bayraktar’ın şirketi BAYKAR’ın bu ziyarette İtalyan LEONARDO’yla iş birliği anlaşmasını da kayınpederin gurur dolu bakışları altında ve alkışları arasında imzalandığını kaydeden Namık tan, ‘Acaba söz konusu anlaşma mı Erdoğan’ın ziyareti vesilesiyle imzalanmıştı, yoksa bu anlaşma mı Erdoğan’ın Roma’da ağırlanmasının önünü açmıştı?’ diye sordu.

Emekli Büyükelçi Namık Tan ‘Her hal ve kârda önümüzde duran somut gerçek, LEONARDO’nun kamu şirketi ASELSAN’ın özellikle Avrupa pazarlarında en büyük rakiplerinden olduğu. Yani BAYKAR’ın önünü açan LEONARDO anlaşmasının aynı zamanda ASELSAN’ın önünü kesecek, yolunu tıkayacak olması.’ ifadelerini kullandı.

Namık Tan şunları yazdı:

Erdoğan’ın Roma ziyaretinin ev sahibi İtalya tarafınca cumhurbaşkanı adayımız Sayın İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun hukuksuzca tutuklanması ve bunun sonucunda adaylıktan saf dışı edilme girişimi nedeniyle ertelendiği iddia edilmişti. İşin aslının İtalya Başbakanı Meloni’nin ani gelişen ABD Başkanı Trump’ın Vaşington’a davetine icabet etme telaşından kaynaklandığı sonradan anlaşıldı. Öyle ya, “hak gelince bâtıl gider” derdi büyüklerimiz, Meloni de böyle akıl yürütmüş olmalı.

Erdoğan da tabiatıyla hoşnuttu böylesine koltuklanmaktan ama onun hoşnutluğunun “tamamen duygusal” (!) nedenleri de yok değildi. Zira damadın şirketi BAYKAR’ın İtalyan LEONARDO’yla iş birliği anlaşması da kayınpederin gurur dolu bakışları altında ve alkışları arasında imzalandı.

Şu soru geçerli olmalı: Acaba söz konusu anlaşma mı Erdoğan’ın ziyareti vesilesiyle imzalanmıştı, yoksa bu anlaşma mı Erdoğan’ın Roma’da ağırlanmasının önünü açmıştı? Her hal ve kârda önümüzde duran somut gerçek, LEONARDO’nun kamu şirketi ASELSAN’ın özellikle Avrupa pazarlarında en büyük rakiplerinden olduğu. Yani BAYKAR’ın önünü açan LEONARDO anlaşmasının aynı zamanda ASELSAN’ın önünü kesecek, yolunu tıkayacak olması.

Burada altı çizilmesi gereken sakıncalar pek çok: Aile bağları boyutu üstelik stratejik savunma sanayisini de kapsama eğilimine girdiğinde “Putin tarzı” yönetimin bir boyutu daha ama belki en önemli sütunu resme dahil olmuş oluyor. Roma ziyaretinin peşine, zaten Erasmus programına katılacak öğrencilerimize bile vize vermeyen İtalya’nın 5 bin yurttaşımızın vize başvurularını askıya alması kişisel çıkarların sunağında ulusal çıkarların nasıl kurban edildiğini gösteriyor. Hem İtalya hem KKTC gezilerinde benimsenen söylem, diplomaside eylem söylem makasının ne denli açıldığını kanıtlıyor. Kaldı ki Türkiye’nin adadaki “garantörlük” hakkının esasen Kıbrıs Cumhuriyeti’nin varlığını garanti etmek yani güvenceye almak olduğunu bize anlatılan ne olursa olsun, okuma yazması olan muhataplar biliyor.

Özetle, Erdoğan’ın peş peşe gelen günübirlik Roma ve Lefkoşa ziyaretleri tek adam rejiminin cumhuriyetimizi nasıl bir diplomasi cenderesine sürüklediğinin, nasıl bir diplomasi açmazına soktuğunun yeni ve en taze göstergeleri oldu. Yurtiçinde her şey yozlaşır ve kasten yozlaştırılırken bu durumun dış politikaya da bulaşması ve ulusal güvenliğin de altını oyması kaçınılmazdı. Öyle de oluyor. Cemil Önal gibi yeraltı dünyasından bir itirafçının Hollanda’da öldürülmesinin ardından kuşkucu bakışların hemen Ankara’ya dönmesi düştüğümüz ligi betimliyor. Hiç geciktirmeden “adayımızı yanımızda, sandığı önümüzde” görmemizin bu bakımlardan da Cumhuriyetimiz için gerçekten bir “beka” meselesi, bir varkalma önceliği olduğu her geçen gün daha iyi anlaşılıyor.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version