MÊRDÎN – Mal varlığına el konulan GÖÇİZDER yöneticisi Halit Karahan’ın kredi borçlarını ödemek istemesi MASAK gerekçesiyle engelleniyor. Karahan, uygulamanın keyfi olduğunu söyledi.
Zorla göç ettirilen gruplar arasında dayanışmayı geliştirmek ve göç mağdurlarının taleplerini yükseltmek amacıyla faaliyet yürüten Göç İzleme Derneği (GÖÇİZDER), Bakırköy 15’inci Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla Aralık 2024’te kapatıldı. Derneğin kapatılmasından kısa süre önce hazırlanan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Raporu ile dernek yöneticilerinin mal varlıkları donduruldu. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in imzasını taşıyan kararla 4’ü GÖÇİZDER yöneticisi 39 kişi ve 19 kuruluşun malvarlığı donduruldu. 31 Ağustos 2024 tarihinde yayımlanan Resmi Gazete’de yayımlanan kararla mal varlıklarının dondurulması kararı da yürürlüğe girdi.
KREDİLERİNİ ÖDEMESİNE İZİN VERİLMİYOR
Mal varlığı dondurulan GÖÇİZDER yöneticilerinden biri olan Halit Karahan, önce tutuklandı, yargılandığı davadan ise beraat etti. Beraat etmesine rağmen iddianamedeki aynı gerekçeler sunularak, mal varlıkları donduruldu. Karahan dernek çalışmalarının yanı sıra Mêrdîn’in Qoser (Kızıltepe) ilçesinde tarım faaliyetleri ile ilgileniyor. Tarımsal faaliyetlerinden dolayı banka kredileri kullanmak zorunda olan Karahan, kredi borçlarını ödemek istemesine rağmen bankaların MASAK raporu ve mal varlıklarının dondurulması kararını gerekçe göstermesi nedeniyle ödeme yapamadı. Ancak bir taraftan da ödeme yapmadığı gerekçesiyle bankalar tarafından hakkında icra işlemi başlatılan Karahan, İş Bankası’na MASAK’a yazdığı dilekçe ile banka kredilerini ödemek istediğini bildirdi. Ancak MASAK’tan herhangi bir dönüş alamadı. İş Bankası’na olan borcunu eşinin hesabı üzerinden ödeyen Karahan, Ziraat Bankası borcunu da ödemek istediği anda engelle karşılaştı. Ayrıca kredi kartlarının ödemesini de yapmak istemesi engellenen Karahan, bunun üzerine görüşme gerçekleştirdiği bankalardan “borcun ödenmesine MASAK izin vermiyor” cevabı aldı.
BORCUNU İSTEYEN BANKALAR, ÖDEMEYİ KABUL ETMİYOR
Dernekte göç mağdurlarına ilişkin önemli çalışmalar yaptıklarını ve bunun sonucunda hedef alındıklarını söyledi. Karahan, “Bu çalışmalardan kaynaklı devlet içinde hukuk tanımayan bir grubun hışmına uğradık ve tutuklandık. Davadan beraat ettik. Beraat ettiğimiz davadaki aynı iddialar ile mal varlığımız donduruldu. İşin ilginç yanı bankadaki nakit paramızı çekmek bir yana bankalara olan borcumuzu dahi ödeyemiyoruz” dedi. Konuya ilişkin defalarca bankalarla görüşmesine rağmen sonuç alamadığını kaydeden Karahan, bankaların da borçla ilgili her gün kendisini aradığını ancak ödeme yapmak istediğinde de ödeme yapmasına da izin verilmediğini söyledi.
Borcun ödenmesine dair talep izin formunu doldurduğunu ve bunu MASAK’a gönderdiğini ancak MASAK’ın cevap vermediğini kaydeden Karahan, “Hesap üzerinden borcu ödediğimde bankalar arayarak, neden bu borcun ödendiği konusunda MASAK tarafından arandıklarını beyan ettiler. MASAK’ın bürokratik işlemleri tamamlayarak, bu işlemi yapmama izin vermemesi tuhaf geldi. Belli ki, birileri bu yolla yaptığımız çalışmalardan duydukları rahatsızlığın cezasını bize bu şekilde yansıtıyorlar” diye belirtti.
‘GERÇEK DIŞI BİLGİLERLE RAPOR HAZIRLANDI’
Derneğin 2017 yılında kurulmasına rağmen kendisinin 2012 yılında ilk defa yurt dışına gidişinin 2010 yılı olarak raporda gösterildiğini ve suçlama konusu yapıldığını kaydeden Karahan, “Gerçek dışı bilgiler rapora adeta boca edilmiş. 2010 yılında Almanya’ya gittiğim ifade ediliyor. Ama yurt dışı çıkış kayıtlarıma bakıldığında 2010 yılında değil de 2012 yılında yurt dışına çıktığım görülecektir. Yine 2022 yılında yurt dışından Türkiye’ye giriş yaptığım iddia ediliyor. Bu da doğru değil. En son 2014 yılında Almanya’dan temelli dönüş yaptım. Onun dışında hiçbir şekilde Türkiye dışına çıkmadım. Niçin bunu yazıyorlar? Çünkü bütün iddianameye baktığımız zaman sözüm ona Göç İzleme Derneği Avrupa’daki ilişkileri kullanarak, finansman kaynaklarına ulaşıyor. Bu iddia ediliyordu. Halbuki bütün bu prosedür Türkiye’de işletiliyor. Türkiye’deki Avrupa Delegasyonuna başvuru yapılır. Yurt dışına gitmiş olmamı bu projelerin kabul edilmesi için gerekli çalışmaları yapmışım gibi yansıtılmaya çalışılmış. Ki o zaman Göç İzleme Derneği yok. Haricinde benim konsoloslukta öğrenci olduğuma dair kayıt var ve bundan bahsetmiyorlar. Onu es geçiyor çünkü çerçeveyi bozuyor. O yönde de sık sık Türkiye’ye gidip geliyorum” dedi.
‘GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ’
Somut olmayan gerekçelerle cezalandırmaya dönük tasarruflar kullanıldığını kaydeden Karahan, “Hukuki yollara başvurduk. Sesimizi bu şekilde kamuoyuna duyurma niyetindeyiz. Sonuçta şahsıma yönelik bir tasarruf değil. Biliyoruz ki; bu iddianameyi, bu raporu hazırlayanlar kendilerince bazı grupları, bazı sivil toplum kuruluşlarını sakıncalı görmekteler. Bu kurumlarla ilişkili herkesi bir suçlu olarak görüyorlar. Biz elbette mücadelemiz çerçevesinde, hak savunuculuğu konusunda geri adım atmayacağız” şeklinde konuştu.
MA / Ahmet Kanbal
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***