Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

DEM Parti heyeti İmralı’da ikinci kez Öcalan ile görüştü


Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyeti, ikinci kez İmralı Adası’na giderek PKK’nın silah bırakması ve örgütü feshetmesi için Abdullah Öcalan ile görüştü.

İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan’dan oluşan heyet yaklaşık dört saat süren görüşmenin ardından İmralı Adası’ndan ayrıldı.

Daha önce heyette yer alacağı açıklanan önceki dönem Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk ise heyette yer almadı.

Heyetin İmralı’ya ne zaman gittiği, nereden hareket ettiği güvenlik gerekçesiyle açıklanmadı.

Öcalan ne zaman açıklama yapacak?

DEM Parti heyetinin İmralı ziyaretleri sürerken Öcalan’ın yapacağı açıklamanın içeriği ve zamanı merak ediliyor. Kamuoyunda açıklamanın Öcalan’ın yakalanarak Türkiye’ye getirildiği tarih olan 15 Şubat veya 21 Mart’taki nevruz kutlamalarında yapılacağı konuşuluyor.

Ancak Güneydoğu Ekspres gazetesinden Faruk Balıkçı’ya konuşan heyet üyesi Sırrı Süreyya Önder, nevruzda açıklama yapılmayacağını belirterek, üçüncü görüşmenin ardından Öcalan’ın yol haritasını açıklayacağını söyledi.

10 yıl aradan sonra Kürt siyasetinden bir heyetin Öcalan’la görüşmesine izin verilen süreç MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 2024 yasama yılı açılışında DEM Parti sıralarına giderek milletvekilleriyle tokalaşmasıyla başlamıştı.

Süreç nasıl ilerlemişti?

Tokalaşmayı Bahçeli’nin TBMM Grup Toplantısı konuşmaları takip etti. Bahçeli, 15 Ekim’deki konuşmasında Öcalan’ın Türkiye’ye getirildiği zaman söylediği “hizmete hazırım” sözlerini hatırlatarak, Öcalan’a PKK’yı tasfiye etmesi çağrısı yaptı. Bahçeli, “Türkiye’ye getirilirken, ‘her türlü hizmete hazırım’ diyen teröristbaşı, buyursun terörün bittiğini, örgütünün tasfiye edileceğini tek taraflı ilan etsin. Ama devletin terörle masaya oturmasını hiç kimse, hiçbir şart altında beklemesin, aklından dahi geçirmesin. Hodri meydan, kana değil kardeşliğe susadıklarını göstersinler” dedi.

Bahçeli’nin Ekim ayındaki çağrısının ardından 26 Kasım’da “İmralı’yla DEM Grubu arasında yüz yüze temasın gecikmeksizin yapılmasını bekliyor, çağrımızı kararlılıkla tekrarlıyoruz” demesiyle, heyetin İmralı’ya gitmesi söz konusu olmuştu. DEM Parti görüşme için Adalet Bakanlığı’na başvurmuş ve yılın son haftasında görüşme izni çıkmıştı.

Öcalan ne demişti?

İmralı’daki görüşmenin ardından yapılan açıklamada, Öcalan’ın pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazır olduğu belirtilerek “yaklaşımının genel çerçevesi” olarak adlandırılan bölümde önerileri şu şekilde sıralanmıştı:

“Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.”

“Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.”

“Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.”

“Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.”

“Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.”

“Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.”

“Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.”

Heyet görüşmenin detaylarını anlatmak üzere ziyaretlerde bulundu

İmralı ziyaretinin ardından heyet görüşmelerinin detaylarını siyasi partilere anlatmak üzere görüşmeler gerçekleştirdi. Bir süre önce görevden alınan ve yerine kayyum atanan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk’ün de katıldığı heyet önce TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’u ziyaret etti.

Heyet daha sonra Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Gelecek Partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Saadet Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), DEVA Partisi ve Yeniden Refah Partisi başkan ve temsilcileriyle görüştükten sonra cezaevlerinde bulunan Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Leyla Güven ve Selçuk Mızraklı ile görüştü.

Gelişmelerle ilgili tavrı en çok merak edilen kişi Selahattin Demirtaş’tı. Görüşmenin ardından avukatları aracılığıyla bir açıklama yapan Demirtaş, “Heyete, DEM Parti’ye ve İmralı adasında demokratik çözüm ve barış için çaba sarf eden Abdullah Öcalan’a desteğinin tam” olduğunu ifade etti.

CHP: “Sadece Abdullah Öcalan’ın mesajlarıyla ilerleme olmaz”

CHP ise “sadece Abdullah Öcalan’ın mesajlarıyla ilerleme olmaz” şeklindeki itirazını heyete aktarırken, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, şu kaygıları dile getirdi:

“Türkiye’nin 50 yıldır süren bir sorununu ortadan kaldırmak, annelerin gözünün yaşını dindirmek, yeni şehitlerimizle sarsılmamak, daha fazla kayıplar vermemek adına atılacak her türlü adıma CHP olarak katkı sağlayacağız. Özellikle şehit aileleri ve gazilerin de bu süreçte rencide edilmeden, dışlanmadan, endişeleri, korkuları, duyguları göz önüne alınarak ve onların da sürecin içinde sözlerini söyleyebilecekleri mekanizmaların oluşturulmasına yönelik önerilerimizi de ifade ettik.”

İYİ Parti ise heyet randevu vermedi. Genel Başkan Müsavat Dervişoğlu, “yeni paradigma” olarak da adlandırılan yeni süreçte kesinlikle İYİ Parti’nin rol almayacağını açıkladı. Dervişoğlu, “Yeni paradigmanın hedefinde Cumhuriyet var” iddiasında bulundu.

Erdoğan Diyarbakır’dan mesaj verdi

Görüşmeler ve açıklamalar sürerken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tavrı merak ediliyordu. Erdoğan süreçle ilgili çok fazla konuşmaması tartışma konusu oldu. Erdoğan ile MHP lideri Bahçeli arasında 9 Ocak’ta yapılan baş başa görüşmeyle birlikte Ankara kulislerinde Kürt sorunuyla ilgili yeni süreçte “umutsuzluk” atmosferi hakim olmaya başladı.

Sonrasında Erdoğan, 11 Ocak’ta partisinin Diyarbakır İl Kongresi’ne yaptığı konuşmada, son dönemdeki süreçte tek amacı “yarım asırlık bölücü terör parantezinin kapatılması, tüm boyutları ve unsurlarıyla ebediyen tarihe gömülmesi” olarak açıklaması, “hayal kırıklığı” ve “umutsuzluk yaratıcı” olarak değerlendirildi.

“Bu Kürt kardeşlerimizle ilgili bir konu da değildir” diyen Erdoğan, “Altını çizerek ifade etmek istiyorum ki bu sadece ve sadece büyük ve güçlü Türkiye hedefinin önündeki en son engellerden birinin devreden çıkartılmasıdır. Sadece terör örgütünün tasfiye edilmesiyle sınırlı bir husustur” açıklaması yapmıştı.

Öcalan ev hapsine çıkacak mı?

Süreç boyunca birçok kesimin tartıştığı ve tepki gösterdiği konulardan biri de Öcalan’ın durumu oldu.

Hükümete yakın isimlerden olan Hürriyet gazetesi köşe yazarı Abdulkadir Selvi, 15 Ocak’taki yazısını “Süreç sonunda Öcalan ev hapsine mi çıkacak?” konusuna ayırdı.

Selvi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir grup milletvekiliyle yaptığı görüşmeye ilişkin bilgiler aktararak, yazısında “Erdoğan ‘Ev hapsi, mev hapsi diye bir şey yok. Adamın kendisi de çıkmak istemiyor. Bunlar nereden çıkıyor? Af diye bir şey yok. Bebek katiline af yok’ diye yanıt vermiş. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a dönerek ‘Bunları halka anlatın’ demiş” ifadesine yer verdi.

Exit mobile version