Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Türkiye’de asgari ücret toplumsal muhalefet tepkisini büyütüyor mu?


Cumhurbaşkanı ve AK Parti Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın “emekçileri enflasyona ezdirmeyeceklerini”belirtmesinin ardından açıklanan 22 bin 104 liralık asgari ücret nedeniyle yetkili işçi konfederasyonu artık masada oturmayacağını belirtti. Ana muhalefet partisi CHP, protesto için eylem kararı aldı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın, 24 Aralık (dün) gecesi son dakika Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nu toplantıya davet ettikten hemen sonra 2025 yılı için sadece yüzde 30 oranında artış yapılacağını açıklaması gündemi belirledi.

Erdoğan’ın, Işıkhan’ın açıklama yaptığı Komisyon masasında yetkili sendika TÜRK-İŞ’in olmamasına rağmen bu yılki 17 bin 2 liralık rakamı yerine gelecek yıl 22 bin 104 lira asgari ücret uygulanması için “hayırlı olsun” mesajını bugün de yinelemesi tepkileri büyüttü.

Bugün Erdoğan’ın, AK Parti Grubu’nda yüzde 30 yerine ilaveten artış oranı açıklayarak asgari ücret rakamında değişiklik yapabileceği iddia edildi.

Ancak VOA Türkçe’nin de 16 Aralık’taki haberinde aktardığı üzere; Erdoğan ve AK Parti iktidarı, “2025 yılı için hedeflenen enflasyon” ile “işveren talebi” verilerini dikkate alarak, asgari ücrete yüzde 30’un üzerinde artışa kapıyı açmadı.

İktidar cephesinde asgari ücret ile ilgili yüzde 30’u savunma yaklaşımı ortaya çıkarken; hem toplumsal hem de siyasi muhalefet cephesi hareketlendi. Sendikalar peş peşe nasıl tutum alacaklarını açıklarken; CHP, 28 Aralık Cumartesi günü Ankara’da mitingde buluşma çağrısı yaptı.

Türkiye şimdi asgari ücret gündemine kilitlenmişken, Ocak ayı itibariyle memur ve emekli maaşlarında da benzer şekilde düşük oranlarda artışlar yapılacağı iddia edildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, buna ilişkin soruları yanıtlamadı.

Cevdet Yılmaz işveren desteği artışını nasıl savundu?

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, TBMM’de AK Parti Grubu çıkışında asgari ücret ile ilgili değerlendirmesinde, VOA Türkçe’nin “İşçiler için yüzde 30 artış yapılırken işveren kesimine 40’ın üzerinde destek verilmesini nasıl açıklıyorsunuz?” sorusunu yanıtladı. Yılmaz, “Merkez Bankası’nın enflasyon oranından daha yüksek oranda bir artış oldu. İşverenler üzerinde de ciddi bir baskı var. Mevcut durumda da rekabet açısından sıkıntılar var. Avrupa’da çok ciddi anlamda bir durgunluk söz konusu. Dolayısıyla bu ortamda özellikle emek yoğun sektörlerimizin rekabet gücünü korumamız, ekonomik olduğu kadar sosyal açıdan da çok önemli. Bunların yükünü azaltalım ki daha fazla istihdam sağlasınlar, daha fazla kayıtlı istihdam oluşsun istiyoruz” dedi.

2025 yılı için yüzde 30 oranında artışta asıl amacı “Türkiye ekonomisini büyütmek” olarak açıklayan Yılmaz, “Esas olan enflasyonun kalıcı bir şekilde düşmesi ve sosyal refahın da kalıcı olarak artması. Türkiye ekonomisi büyüdükçe, daha iyi noktalara gittikçe, firmalarımızın şirketlerimizin verimliliği arttıkça inanıyorum ki bundan çok daha fazla payını çalışan kesimler de alacaklardır” ifadesini kullandı.

Devamında Yılmaz, “İstihdam oluşturmadığınız sürece ücret de anlamını kaybeder. Mutlaka istihdam artışını devam ettirmemiz ve kayıtlı bir şekilde bunun olması da çok önemli. SGK’ya kayıtlı istihdamın yüzde 42’si asgari ücretli bu da toplam 6,7 milyona yaklaşık tekabül ediyor. 33 milyon istihdamımız var. Kayıt dışına insanların kaymaması, kayıtlı çalışması da çok kıymetli. Ama eksik kayıtlılık dediğimiz bir şey de var. Aslında asgari ücret kamuyu ilgilendiren bir mesele değil, daha çok özel sektörle alakalı. Yoksa kamu asgari ücret arttıkça daha fazla prim alıyor. Kamuda asgari ücretle çalışan da yok. Kamu işçileri, kamu memurları çok daha iyi ücretler alıyor. Esas mesele işletmelerin kayıt dışına kaymaması, kayıtlı çalışması ve istihdamın korunması artırılması, topluma daha fazla istihdam imkanının sunulması” diye ekledi.

TÜRK-İŞ artık asgari ücret masasında olmayacak, HAK-İŞ ile DİSK de tepkili

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, “Bizim masada olmamızın bir anlamı yok. Biz bulanık suya giriyoruz. 15 kişi katılıyoruz, işverenle hükümet bir arada olup istediği kararı çıkarıyor” diyerek artık Asgari Ücret Tespit Komisyonu masasında olmayacaklarını açıkladı.

Atalay, düzenlediği basın toplantısında, 22 bin 104 lira rakamını kabul edilemez ve geçinilemez bir rakam olarak değerlendirdi.

Atalay, “Bu rakamla 3 ay bile geçinebilmek mümkün değil. Bu zammı kabul etmek mümkün değil. İşçinin, sendikanın, fakir fukaranın talebine makul bir cevap vermek lazım. Biz bu komisyonda 50 senedir varız. Bu komisyon adil değil anti demokratiktir. Bir daha TÜRK-İŞ olarak asgari ücret komisyonuna katılmayacağız. 10 kişi bir araya gelip istediği kararı çıkarıyor. Bizi de bir daha çağırmasınlar” dedi.

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise, İstanbul’da “Bu ülkede en büyük yoksulluk asgari ücrettir. Bu ülkede en büyük yolsuzluk asgari ücrettir. Bu ülkede en büyük emek hırsızlığı asgari ücrettir. Bu belirledikleri rakamla her bir asgari ücretlinin cebindeki para işverenlere patronlara aktarılmaya devam ediyor. Bu rakam milyonları açıkça açlığa mahkum etmektir” tepkisini gösterdi.

HAK-İŞ’ten de “gerçek veriler dikkate alınmalı, asgari ücret yeniden değerlendirilmeli” açıklaması geldi.

CHP TBMM’yi terk etti, sahada olma kararı aldı

Ana muhalefet partisi CHP ise, bugün parti yönetimi kararıyla TBMM Genel Kurulu salonundaki sıralarını boş bıraktı ve saat 14.00’te yasama çalışması başladığında asgari ücret gündemiyle milletvekili grubunu topladı. Bu toplantıyla birlikte 28 Aralık Cumartesi günü tüm emekçileri Ankara’da miting alanına davet etme kararı alan CHP Lideri Özgür Özel, “Bu asgari ücretle geçim olmaz, geçim olmazsa seçim olur” mesajını paylaşarak, işçi sendikalarıyla da temaslarda bulundu.

Özel, CHP Genel Merkezi’nde miting kararı alınması sonrasında Sıhhiye’de Yenişehir Pazarı’nda halkın asgari ücret ile ilgili nabzını yokladı ve ardından TÜRK-İŞ’I ziyaret etti. Bu dakikalarda CHP Grup Başkanvekili Murat Emir ise, tek başına TBMM’de yasama çalışması başlangıcında söz alarak, “Artık sahada olacağız” açıklamasıyla bugünkü oturuma katılmayarak asgari ücreti protesto etme kararı alındığını açıkladı.

TÜRK-İŞ ziyaretinde, “Hepimize geçmiş olsun bu bir felaket. Ancak yılgınlığa düşmeyeceğiz ve mücadele edeceğiz. Yapılacak ilk seçimde de iktidardan düşecekler” diyen Özel, Erdoğan’ın 2023 yılındaki Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nde gerekirse asgari ücrette üç ayda bir güncelleme yapılabileceği sözünü vermesine rağmen bunu tutmadığını anlattı.

TÜRK-İŞ’in ardından HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ile de görüşen Özel, tüm işçilere sendikalı olma ve tüm sendikalara da Ankara’da düzenlenecek mitinge katılma çağrısında bulundu.

Exit mobile version