Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) 2024 yılı verilerine göre, Türkiye’deki yaklaşık 18 milyon emeklinin 1 milyon 943 bin 579’u hâlâ çalışmaya devam ediyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “İstatistiklerle Yaşlılar” araştırması, yaşlı nüfusun yoksulluk oranının 2021 yılında yüzde 11,4 iken 2023 yılında yüzde 21,7’ye yükseldiğini gösteriyor. BirGün’ün aktardığına göre, emekli hekimler de bu durumdan en çok etkilenen kesimlerden biri olarak öne çıkıyor.
Ankara Tabip Odası’nın (ATO) araştırmasına göre, emekli olduktan sonra ekonomik sebeplerle çalışmak zorunda kalan hekimlerin oranı yüzde 75 civarında. Bu hekimlerin büyük bir kısmı özel hastanelerde ve ortak sağlık güvenlik birimlerinde güvencesiz koşullarda çalışıyor. ATO, emekli hekimlerin düşük ücretler ve uzun çalışma saatleri nedeniyle zor durumda olduklarını ve işverenlerin çoğunun ücret ve hak pazarlığına imkan tanımadığını belirtiyor.
DİSK-AR’ın araştırmasına göre, Türkiye OECD ve Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) verileriyle kıyaslandığında emekli vatandaşlara yönelik hak ve aylık konusunda düşük performans sergiliyor. Ülke, emeklilik harcamalarına en az kaynak ayıran ülkeler arasında yer alıyor.
ATO, Türkiye’nin emeklilere gayrisafi yurtiçi hasıladan (GSYH) yeterli pay vermeme tercihinin ILO’nun yayımladığı raporla bir kez daha teyit edildiğini ifade ediyor. ATO’nun önerileri arasında, farklı sosyal güvenlik kurumlarından emekli olan hekimler arasındaki gelir adaletsizliğinin giderilmesi, emekli hekimlere yapılan ek ödemelerde çalışan ve çalışmayan ayrımı gözetmeksizin tüm emekli hekimleri kapsayacak düzenlemelerin yapılması, SGK emeklisi hekimlerin çalışmaları durumunda maaşlarından yapılan yüksek kesintilere son verilmesi ve 7200 ek gösterge uygulamasının tüm çalışan ve emekli hekimlere yönelik olarak ayrımsız şekilde hayata geçirilmesi yer alıyor.