Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Cemaatin kaçak inşaatında ölen 2 işçi için adalet çağrısı

2024'ün ilk yarısında en az 878 işçi hayatını kaybetti


Mersin’de bir cemaat tarafından yaptırıldığı iddia edilen kaçak inşaatta çalışan Abdullah Reşitoğlu ve Sedat Yaz, barınmaları için verilen evde yanarak hayatlarını kaybetti. Avukatlar iş cinayetinin ve cemaat bağlantısı iddialarının soruşturulması için çağrı yaptı.

BirGün’den Abidin Yağmur’un haberine göre; bir cemaat tarafından yaptırıldığı iddia edilen Kuran kursunun kaçak inşaatında çalışan 2 işçi, kendilerine barınma için tahsis edilen eski bir evde yanarak can verdi. Konu adliyeye taşındı. İşçilerin ailesinin ve avukatların tüm çabasına rağmen 2 aydır ne kaçak inşaatın sahibi bulunabildi ne de inşaatı yaptırdığı iddia edilen cemaatin adı evraka girdi. Hatta yanan evin sahibi, yangında ölen 2 işçinin ne için o evde kaldığını bilmediğini söyledi. Avukatlar hem cemaat bağlantısının hem de iş cinayetinin etkin şekilde soruşturulması için çağrıda bulundu.

Mersin’in Mezitli ilçesine bağlı Fındıkpınarı Mahallesi’nde 28 Ekim’de bir evde çıkan yangında iki işçi hayatını kaybetti, biri ağır dört işçi de yaralandı. Olay basına, “Altı Suriyeli işçinin kaldığı evde yangın çıktı, ikisi öldü” şeklinde yansıdı. Ancak evde kalan altı kişiden üçü Suriyeli, üçü de Türkiye vatandaşıydı. Ölenler de Toroslar ilçesinde yaşayan Abdullah Reşitoğlu ve Sedat Yaz’dı.

Yangında ölen Abdullah Reşitoğlu’nun akrabası olan Avukat Mervan Reşitoğlu, Mersin Cumhuriyet Başsavcılığına olayla ilgili suç duyurusunda bulundu. Ancak aradan geçen zamanda ne işçilerin çalıştığı inşaatın kime ait olduğu belirlenebildi ne yangında ihmali olanlar bulunabildi.

Çağdaş Hukukçular Derneği, Adalet İçin Hukukçular ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Mersin Şubesi üyesi avukatlar, iş cinayeti olarak niteledikleri yangınla ilgili etkili soruşturma yapılması çağrısında bulundu.

Adliye bahçesinde açıklama yapan avukatlar, “İş cinayetleri aklanamaz” yazılı pankart açtı. Avukatlar adına açıklama yapan Ahmet Paket, “Olay sebebiyle başlatılan soruşturmada günler boyunca bir kişi dahi dosyaya şüpheli olarak eklenmemiş, kolluk tarafından gerekli araştırma yapılmadan tahkikatın tamamlandığına dair fezleke düzenlenmiş, şüpheli olarak ifadesi alınması gereken şahısların öncelikle bilgi sahibi sıfatıyla ifadesi alınmış, müştekilerin araştırmaya dayanan yoğun ısrarı neticesinde bu şahıs şüpheli sıfatıyla dosyaya eklenebilmiştir. Ancak şüphelilerin yapılan sorgusunda da adli vakıanın esası hakkında sorulması gereken sorular sorulmamış, şüphelilerin ispattan yoksun kurgularla adliyeden ayrılmasına müsaade edilmiştir” dedi.

“Cemaat örgütlenmesine ilişkin araştırma yapılmadı”

Gelinen noktada işçilerin can verdiği gecekondunun sahiplerinden iki kişinin dosyaya şüpheli olarak kaydedildiğini ifade eden Paket, “Müştekilerce yapılan çevre araştırmasında inşaatın Nur Pınarı Vakfı adına inşaat ruhsatı bulunmadan yapıldığı, bu vakfın bir cemaat örgütlenmesi olduğu, şüphelilerden birinin bu cemaatin örgütlenmesinde söz sahibi olduğu anlaşılmış, ancak şüpheli bu hususta sorgulanmamıştır. Müştekiler tarafından sunulan dilekçeler ve yapılan görüşmelerde durum savcılığa anlatılmış ve inşaat sahibi ile cemaat hususunun ısrarla araştırılması, konu hakkında bilgi sahibi olan yerli tanıkların dinlenmesi talep edilmişse de talepler yerine getirilmemiştir” ifadelerini kullandı.

“Gülen Cemaatinin ne şekilde bir terör örgütüne dönüştüğünü hatırlatmak isteriz”

Gecekonduyu işçilere kiraladığını söyleyen kişinin herhangi bir belge sunamadığına da dikkat çeken Paket, “Tüm bunlara rağmen Savcılık inşaatın bulunduğu parselin kim adına kayıtlı olduğunu ilgili kurumdan sormaya dahi diretmektedir. Etkisiz soruşturma yürütülmekte, gerekli araştırma yapılmamaktadır. Fethullah Gülen Cemaatinin ne şekilde bir terör örgütüne dönüştüğünü hatırlatmak isteriz. Olası kastla işlenen bu iş cinayet hakkında neden etkili bir soruşturma yürütülmediğini, olayın cemaat bağlantısının neden araştırılmak istenmediğini, cemaat bağlantılı şüphelinin korunmaya mı çalışıldığını merak ediyor; konuyla ilgili etkili soruşturma yürütülmesini, inşaatın bulunduğu parselin kim/kimler adına kayıtlı olduğunun, inşaatın kime ait olduğunun, Nur Pınarı Vakfı ve Cemaatinin varlığının, şüphelinin Nur Pınarı cemaati ile bağlantısının bulunup bulunmadığının araştırılmasını talep ediyoruz” dedi.

“Failler dışarıda geziyor”

Avukat Merdan Reşitoğlu da “Yaşanan bir iş cinayetidir. Mersin Cumhuriyet Başsavcılığına 28 Ekim 2024 tarihinden beri sunduğumuz taleplerin neredeyse hiçbiri yerine getirilmedi. Bu cemaatin kurumsal kimliği ortaya çıkarılsın ve cemaat yöneticileri mahkemeye çıkarılsın istedik. Biz şunu talep ediyoruz: Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı bu dosyaya basit bir dosya gibi yaklaşmasın. Bu olayda 2 canın kaybedildiğini ve faillerin dışarda gezmeye devam ettiğini belirtiyoruz. Bu faillerin bir an önce adli tahkikata dahil edilmesini ve içeri alınmasını talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.


Exit mobile version