Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Fehim Taştekin: Yeni bir sürece girerken Suriye Kürtleri için dört senaryo

Fehim Taştekin: Yeni bir sürece girerken Suriye Kürtleri için dört senaryo


Gazeteci Fehim Taştekin, Donald Trump sonrası ABD’nin Suriye’ye yönelik politikasının neler olabileceğini ve bu kapsamda Rojava Kürtlerinin geleceğine ilişkin kaleme aldığı yazısında Ankara’nın da içinde yer aldığı dört senaryoya dikkat çekti.

ABD’nin Suriye’den kısa vadede çekilmesinin beklenmediğini ancak Kürtlere desteğin geleceğinin de belirsiz olduğunu vurgulayan Taştekin, “Amerikalılar açısından Suriye yönetimini biçimlendirmek ve İran’ın etkisini kırmak için sahada baskı unsuru olarak SDG’ye desteğin sürmesi gerekiyor. Ama ‘Evet gitme zamanı’ diyebilecekleri bir noktaya gelmeleri de kaçınılmaz gözüküyor. Bu, Amerikalıların yadsımadığı bir öngörü” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’nin Öcalan açılımı da Kürtler gibi haritaların değişebileceği öngörüsüyle tetiklendi” diyen Taştekin, “Ama tersten. Aynı cephe içinde birileri çökertme planından şaşmadan çift yönlü (müzakere ve zorbalık) bir stratejiyle haritaların değişmezliğine vurgu yaparken birileri de haritalar kaçınılmaz olarak değişecekse Kürtleri de içine alan genişletilmiş bir Türkiye düşü kuruyor. Düş pazarlayıcılarının da devreye girdiği görülüyor” dedi.

Taştekin, “Tarafların seçenekleri gözden geçirip kartlarını masaya süreceği yeni bir sürece giriyoruz. Değişken faktörlere bağlı olarak bazı senaryolar üzerinde durulabilir” diyerek şu dört olasılığa dikkat çekti:

“Birincisi; Suriye’de farklı güçler elinde kontrol alanlarına bölünmüş mevcut statüko bir süre daha devam edebilir.

İkinci senaryo; İran’ın Suriye-Irak ve Suriye-Lübnan arasındaki lojistik bağlantılarının kesildiği koşullarda Rusya’nın da desteğiyle Kürtleri Şam’daki denklemin bir parçası yapabilirler. Buna Ankara’nın da rızası alındığında ABD çekilebilir.

Üçüncüsü; Kürt sorununda belli aşamalar kaydetmiş ve Amerikan planlarına uyumlu hale gelmiş bir Türkiye’nin himayesi altında Kürtlerle yeni bir denklem kurulabilir. Bu da Türkiye’nin Rusya ve İran’la bozuşması ve Suriye ile normalleşme hedefinden uzaklaşması anlamına geliyor.

Dördüncü senaryo; Türkiye-ABD ve Rusya-ABD arasındaki pazarlıkların tıkanması halinde “Ben hala Esed’den umutluyum” diyen Erdoğan, Putin’in desteğiyle Şam’la normalleşme adımını atıp Kürtler üzerinde baskıyı tırmandırabilir. Bu seçenek ABD’nin çekileceği varsa bile kararını tersine çevirebilir. 2019’da aslında olan buydu. Türkiye hızla müdahale etmeseydi ABD gidiyordu.
Bazı senaryolar iç içe de geçebilir, melez çözümler de çıkabilir.”

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version