Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Birçok kentte kayyım protestosu: Mücadeleyi yükseltme zamanı


HABER MERKEZİ – Dêrsim ve Pulur belediyelerine kayyım atanması birçok kentte protesto edildi. Dêrsim’deki nöbet eylemine katılan SOL Parti Sözcüsü Hakkı Tombul, “Birlikte direnişi ve mücadeleyi yükseltme zamanıdır” dedi. 

İçişleri Bakanlığı kararıyla Dêrsim ve Pulur (Ovacık) belediye eşbaşkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyım atanması, Dêrsim başta olmak üzere birçok kentte protesto edildi.

 

DÊRSIM 

 

Dêrsim’de, Seyit Rıza Meydanı’na taşınan nöbet eylemi devam etti. Dêrsim halkı ile dayanışmak için SOL Parti üye ve yöneticileri de nöbetti ziyaret etti. Ziyarette konuşan SOL Parti Sözcüsü Hakkı Tombul, “Bir kez daha bir kayyım ihaneti ve politikasıyla karşı karşıyayız” dedi. 

 

Kayyım atamalarına halkın her seferinde yanıt verdiğini söyleyen Tombul, “Kayyım atamaları sizin bittiğinizi, çürüdüğünüzü, bu ülkeyi yönetemediğinizi gösteriyor. Kayyım politikası bir şiddet politikasıdır. Yaşamın her alanında bu faşist iktidar şiddet uyguluyor. AKP-MHP iktidarının inşa ettiği yeni rejim hayatın her alanında şiddet üretiyor. İtaat etmeyenlere, biat etmeyenlere hayatın her alanında şiddet uyguluyorlar. Birlikte mücadele ile bu bunları tarihin çöp sepetine göndereceğiz. Artık lafı çok uzatmak değil, birlikte direnişi, mücadeleyi yükseltme zamanıdır. Ne zamanki bunlar tarihin çöp sepetine gider o zaman eşitlikçi bir ülke kurulur. Kayyıma karşı omuz omuzayız. Mücadeleyi birlikte sürdüreceğiz” diye belirtti.

 

‘MÜCADELEYE DEVAM’

 

Dayanışma için Dêrsim’de bulunan Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Neslihan Şedal, “Dêrsim sınırları çizilen bir coğrafya değildir. Dêrsim direniştir, başkaldırıdır, başını eğmeyenlerin, diz çökmeyenlerin diyarıdır. Kirli, soykırımcı politikalara karşı direnenlerin diyarıdır” ifadelerini kullandı. 25 Kasım’a giderken kadına yönelik şiddetin, kadın düşmanı politikaların somut halinin kayyımlar olduğunu belirten Neslihan Şedal, şöyle devam etti: “Kayyımlar, halkların düşmanıdır. 3 dönemdir kendi tarihini tekerrür eden iktidar, halkın iradesine, kadınların iradesine çarptığını biliyoruz. Yaşam alanlarımızı daraltan kayyımlara da iktidara da, Dêrsim halkı iradesini sizlere teslim etmeyecek. Kayyımlarınıza teslim etmeyeceğiz. Kayyımlarınızı gönderene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz.” 

 

“Jin, jiyan azadî” sloganının yasaklanmasına da tepki gösteren Neslihan Şedal, “Bunu yaşamın her alanında hayata geçirerek, yaşatmaya devam edeceğiz. Neslihan Şedal, “Jin, jiyan, azadî” diyerek, konuşmasını sonlandırdı. 

 

Nöbet eylemi, konuşmaların ardından DEM Parti Dêrsim İl Örgütü binasına yapılan yürüyüşle sona erdi. 

 

ŞIRNEX

 

Şirnex’te, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) il örgütleri ile Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA), Dersîm ve Pulur (Ovacık) belediyelerine kayyım atanmasını protesto etti. DEM Parti önünde yapılan açıklamaya, Şirnex Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, Barış Anneleri Meclisi üyeleri, Silopiya (Silopi), Cizîr (Cizre) Gûndik Melê (Balveren) ve Deşta Darê (Sırtköy) belediye eşbaşkanları ile çok sayıda yurttaş katıldı.

 

“Kayyım konuş, sen nerelisin?” pankartının açıldığı açıklamada konuşan DEM Parti Şirnex İl Eşbaşkanı Abdullah Güngen, “AKP iktidarı son dönemde üçüncü kez devreye koyduğu kayyım darbesi ile toplumu yeniden dizayn etmek istemektedir. Yüzyıldır Kürt sorununda denenen bütün güvenlikçi yöntemler boşa çıktığı gibi üç dönemdir halkımızın boşa çıkardığı kayyım politikası da çökecektir” dedi. 

 

AKP iktidarının seçimde taşımalı seçmenler ve devletin bütün imkanları ile kazanamadığı belediyeleri kayyım ile teslim almak istediğini vurgulayan Güngen, “Bir yandan sözde barış söylemleri, kardeşlik söylemleri söyleyen iktidar ve ortakları, barış söylemlerine paralel olarak kayyım politikasını da sürdürmektedir. AKP iktidarı, son olarak D+ersim ve Ovacık belediyelerine kayyım atayarak halk iradesine yönelik darbeci zihniyetini bir kez daha tescillemiştir. Bu kayyım atamaları yalnızca belediyelerin gaspı değildir; halkın tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırıdır” ifadelerini kullandı. 

 

‘HALKIN İRADESİNDEN KORKUYORLAR’

 

“Kayyım darbedir, kayyım hırsızlıktır” diyen Güngen, “Tekrardan belirtiyoruz: Kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiası çelişmektedir. Halkın seçilmiş temsilcilerinin görevden alınması demokratik siyasetin gaspıdır. Dêrsim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dêrsim ne de diğer kentlerimiz kayyım ile yönetilemez” diye konuştu. 

 

Ardından konuşan DEM Parti Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, “Colemêrg direniştir. Elîh başkaldırının yeridir. Mêrdîn inancın temsiliyetidir. Xelfetî, özgürlük arayışının ruhudur. Esenyurt, hakların birlikte yaşama arzunun temsilidir. Dêrsim, boyun eğmeyen ve Kürt halkının direniş ruhudur” ifadelerini kullandı. 

 

Açıklama, “Qeyyum talane, berxwedan jiyane”, “Bijî berxwedana Dêrsim e”, “Jin jiyan azadî” ve “Direne direne kazanacağız” sloganlarıyla son buldu. 

 

ERZIROM

 

DEM Parti Erzirom il örgütü kayyım politikalarına ilişkin Qereçoban ilçe örgütü önünde açıklama gerçekleştirdi. “Belediyeler bizimdir, gaspa izin vermeyeceğiz” pankartının açıldığı açıklamaya, çok sayıda partili katıldı. Açıklamayı yapan DEM Parti il örgütü yöneticisi Yavuz Karabudak Kürt halkının kayyım politikalarını reddettiğinin altını çizdi. Karabudak, “Halkımız seçimlerde iradesini DEM Parti;’den yana kullanmıştır. AKP-MHP iktidarı seçimle kazanamadığı yerleri yargı ve kolluk marifetiyle ele geçirme ve kayyım darbesini bir rejime dönüştürmüştür. Bu uygulama Kürt halkının seçme ve seçilme hakkına saldırıdır. Halkın doğrudan katılımının olduğu yerel yönetimlerin ablukaya alınması adeta karakola çevrilmesi demokratik meşruiyetin bittiğinin açık ilanıdır” ifadelerini kullandı. 

 

Açıklama “Bijî berxwedana Dêrsim ê” sloganlarıyla son buldu. 

 

KONYA

 

DEM Parti Konya İl örgütü tarafından il binasında basın toplantısı düzenlendi. Açıklama yapan DEM Parti Konya İl Eşbaşkanı Mulla Şimşek, kayyımları, “halk iradesine yönelik darbeci zihniyetin bir sonucu” olarak tanımladı. Kayyım politikalarının Kürt halkının tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırı olduğuna dikkat çeken Şimşek, “Dêrsim gibi direnişin ve onurun simgesi bir kente yönelik bu müdahale, halkın iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır. Ancak tarih şahittir ki Dersim boyun eğmez, zulme teslim olmaz” diye belirtti.

 

Şimşek, “Kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiası çelişmektedir. Dêrsim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dêrsim ne de diğer kentler kayyım ile yönetilemez” dedi.

 

QERS

 

DEM Parti Qers il ve ilçe örgütleri ile TJA, açıklama yaptı. Belediye eşbaşkanları, il genel meclis üyeleri, belediye meclis üyelerinin katılımıyla DEM Parti il binasında yapılan açıklamada, “Kayyım darbedir, irademe dokunma” pankartı açıldı. Açıklamayı yapan DEM Parti il Yöneticisi Serdar Aydın, Dêrsim Belediyesi’ne kayyım atayarak Kürt halkının ve halkların ortak iradesinin hedef alındığını belirtti. 

Aydın, “Faşist iktidara karşı Dersim halkının başlattığı direnişi en güçlü şekilde sahiplenerek kayyım rejimine karşı mücadelemizi büyüteceğiz. Kayyım darbesine karşı halk iradesini savunmaktan bir adım geri durmayacağız. Dêrsim’i, Dêrsim halkı yönetecek, faşizm kaybedecek. Kayyım, Dêrsim halkının iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır, asla başaramayacaksınız. Bu kayyım atamaları yalnızca belediyelerin gaspı değildir; halkın tarihine, kültürüne ve değerlerine açık bir saldırıdır. Dêrsim gibi direnişin ve onurun simgesi bir kente yönelik bu müdahale, halkın iradesine karşı beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır. Ancak tarih şahittir ki Dêrsim boyun eğmez, zulme teslim olmaz” diye belirtti. 

 

Açıklama, “Kayyıma hayır” sloganlarıyla son buldu.

 

AGIRÎ

 

DBP,  DEM Parti Agirî il ve ilçe örgütleri ve TJA, DBP Agirî il binası önünde açıklama yaptı. Açıklamada “Şarederî yên me ne, em nahêlin hûn desteser bikin” pankartı açıldı. Açıklamayı yapan DBP Agirî İl Eşbaşkanı Hikmet Adıgüzel, kayyım politikaları ile toplumsal barış iddiasının çeliştiğini vurguladı. Halkın seçilmiş temsilcilerinin görevden alınmasının gasp olduğunu vurgulayan Adıgüzel,”Dersim’i kayyımla yönetmeye çalışmak, halkın irade sahibi olmasına karşı bir korkunun dışavurumudur. Ne Dersim ne de diğer kentler kayyım ile yönetilemez. Kayyımlar gidecek, halkın iradesi baki kalacaktır. Tüm demokrasi güçlerini, bu darbeye ve irade gaspına karşı omuz omuza durmaya çağırıyoruz. Biz alışmayacağız, halkımızı da bu zulmü kabullenmeye asla alıştıramayacaksınız. Yineliyoruz bu ceberut kayyımlar gidecek halkların iradesi mutlaka kazanacaktır” diye kaydetti. 

 

Açıklama, alkışlarla son buldu. 

 

 

RIHA 

 

Riha Emek ve Demokrasi Platformu, Ahmet Bahçıvan İş Hanı önünde açıklama gerçekleştirdi. “Halkın iradesi gasp edilemez kayyıma geçit yok” pankartının açıldığı açıklamaya, platform bileşenlerinin yanı sıra DEM Parti, DBP Riha il ve ilçe yöneticileri ile çok sayıda yurttaş katıldı. 

 

Platform adına konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD) Riha Şube Eşbaşkanı İsmail Tutal, “Dersim, Ovacık, Esenyurt, Mardin, Batman, Hakkari ve Halfeti başkanlarının özgürlükleri kısıtlayacak ve onları haklarında mahrum edecek herhangi bir durumu, yargı yoluyla halkın iradesine vurulmuş bir darbe olarak göreceğiz. Platform olarak antidemokratik uygulamalara karşı tavrımız nettir. Kabul etmiyoruz reddediyoruz” diye belirtti. 

 

Açıklama alkışlarla sona erdi. 

 

MÊRDÎN

 

Mêrdîn’de Emek ve Demokrasi Platformu üyeleri Karayolları Parkı’nda düzenledikleri açıklama ile uygulamayı protesto etti. “İrademe Dokunma” pankartının yer aldığı açıklamayı yapan KESK Dönem Sözcüsü Fırat Ergül, “Belediyelere yapılan operasyonlara bakıldığında Türkiye halkları daha önce defalarca sahnelenen bu oyunun yönetmenini, yapımcısını, aktörlerini çok iyi tanımaktadır. Plan çok önceden kurulmuştur” dedi.

 

Seçimlerde halkın iradesine sahip çıktığını ve kendi belediye başkanlarını seçtiğini kaydeden Ergül, “Defalarca yaşadığımız kayyum atamalarında ortaya çıkan vahim tablo ortadadır. Belediyelere atanan kayyumlar en temel hukuk normlarını ayaklar altına almış, kendilerini, denetimden, hukuki ve ahlaki kurallardan azade görmüşlerdir. Dolayısıyla atandıkları yerel yönetimleri yolsuzlukların, şatafatın, boşaltılan kasaların, jakuzili odaların üssü haline getirmişler, geriye dağ gibi büyüyen borçlar bırakmışlardır” ifadelerini kullandı. 

 

 Demokrasinin varlığının temel koşulunun halk iradesine saygı duymak olduğuna dikkat çeken Ergül, her türlü karar veya müdahalenin halkın demokratik iradesinin gasp edilmesi anlamına geldiğini vurgulayarak, “Halk iradesine vurulan bu darbeden derhal vazgeçilmelidir. Hukuk dışı yollarla, baskı ve zor yöntemleriyle halkın iradesinin gasp edilmesine son verilmelidir. Seçilmiş Belediye Başkanları derhal görevlerine iade edilmelidirler” çağrısında bulundu. 

 

Açıklama sloganlar eşliğinde sona erdi.

 

ÎDİR

 

DBP, DEM Parti Îdir il örgütleri, kayyım atamasını düzenledikleri yürüyüşle protesto etti. DBP il binasından Musa Anter Anıtı önüne kadar yapılan yürüyüşe Îdir Belediye Eşbaşkanı Necla Kum, Mehmet Nuri Güneş, DEM Parti Îdir Milletvekili Yılmaz Hun, il genel ile  belediye meclis üyeleri ve çok sayıda kişi katıldı. Yürüyüşte “Kayyım darbedir, irademe dokunma” yazılı siyah pankart açılırken yürüyüş boyunca sık sık, “Jin jiyan azadî”, “Direne direne kazanacağız”, “Berxwedan jiyane” sloganları atıldı. 

 

Yürüyüşün sonlandığı Musa Anter Anıtı önünde açıklama yapan DBP Îdir İl Eşbaşkanı Ömer Çelik, kayyım atamalarını kabul etmediklerini kaydetti. 

 

 Açıklamada konuşan DEM Parti Îdir Milletvekili Yılmaz Hun, kayyım politikalarının yalnızca yerel yönetimleri değil, aynı zamanda Kürt halkının kimliği ve kültürü hedef aldığını söyledi. AKP iktidarı seçimle kazanamadığı belediyelere kayyım atayarak halkın iradesine ipotek koymakta olduğunu belirten Hun, “Kürt halkının kültürüne ve diline saldırılarak onları kimliksiz ve statüsüz bırakma çabası içindeler. Ancak halkımız, direniş ve mücadeleden asla vazgeçmeyecektir. Kürt halkı, diline ve kültürüne yönelik saldırılara boyun eğmeyecek.  Haklı mücadelelerine kararlılıkla devam edecektir” dedi. 

 

Açıklama, “Jin jiyan azadî”, “Direne direne kazanacağız” ve  “Berxwedan jiyane” sloganlarıyla son buldu.

 

Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version