AMED – Amed Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı UCLG-MEWA toplantısında belediyeler arasındaki dayanışmanın önemine dikkat çekilerek, Filistin–İsrail savaşı için barış çağrısı yapıldı.
Amed’de bir otelde Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler Orta Doğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatının (UCLG-MEWA) Yönetim Kurulu ve Konsey Ortak Toplantısı Amed Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlendi.
Toplantıda ilk olarak söz alan AKP’li Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, bölgedeki yerel yönetimlerle bir araya gelerek, mücadele ettiklerini belirtti. Genç, Filistin ve Lübnan’a dönük saldırılara tepki göstererek, “Bu vesileyle bu soykırımı bir kez daha şiddetle lanetliyorum” dedi.
YAŞAMINI YİTİREN FİLİSTİNLİLER İÇİN SAYGI DURUŞU
Filistin’in El Halil kentinin Belediye Başkanı Tayseer Abu Sneneh, toplantıya zoom üzerinden bağlanarak, Filistin’de yaşanan katliamlardan ve insanların yaşadığı zorluklardan bahsetti. Sneneh, “İnsanlar açık alanda, sokakta bombardıman altında uyumak zorunda kalıyor. Bir yıldan fazladır Gazze katliam ve soykırım altında yaşamaya devam ediyor” diye belirtti. Sneneh, Filistin’de yaşamını yitirenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulmasını talep etti. Saygı duruşunun ardından konuşmasını sürdüren Sneneh, yurt dışına çıkmalarına izin verilmediğini ve bu nedenle toplantıya katılamadığını kaydetti. Bunun İsrail’in gündelik uyguladığı zulümlerden yalnızca biri olduğunu kaydeden Sneneh, “İşgalci güçler bizleri davamızı anlattığımız için herhangi toplantıya katılmamıza izin vermiyor. Bütün bu engellemelere rağmen bu toplantıya bu şekilde katılabilmek bir fırsat. Bizler Filistin halkı olarak her platformda sorunlarımızı ifade etmeye çalışıyoruz. Yerel yönetimler arasında gerek bölgesel, gerek uluslararası iş birliğinin yolunu açan bir fırsat olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.
FİLİSTİN’DE BELEDİYELER ÇALIŞAMAZ DURUMDA
Belediyelerin yapacağı çalışmaların kalkınma açısından insanların yaşamına dokunacağını ve yaşam kalitesini arttıracağını dile getiren Sneneh, şunları kaydetti: “Filistin halkı olarak çok zorlu koşullarda yaşıyoruz. 7 Ekim olaylarının başlamasından sonra başta Gazze olmak üzere bütün Filistin şehirleri süre gelen soykırımdan ciddi anlamda etkileniyor. Batı Şeria’daki halkımız sürekli baskılar altında yaşmak zorunda kalıyor. Şu anda şehirler artık büyük hapishanelere dönüşmüş durumda. İnsanların ihtiyaçlarını karşılamak için başka şehirlere gitmesi bile işkenceye dönüşebiliyor. Seyahat özgürlüğü kısıtlanıyor. Gazze’de hayat kalmadı. İnsanlar korkunç bir yıkımla karşı karşıya kaldılar. Binalar, hastaneler, camiler, kiliseler, yollar, alt yapılar… Bütün bu temel yaşam gereksinimleri yok edildi. Gazze’de artık hayat yok. Bati Şeria’daki belediyeler adeta can çekişiyor. Çünkü artık ciddi anlamda belediye diye bir kurum neredeyse kalmadı. Belediyelerin insanların hayatını kolaylaştırmasına izin verilmiyor. Bizler belediyeler olarak en basit konuları bile çözmekte zorlanıyoruz. Dolayısıyla süre gelen bu soykırım ve toplu cezalandırma politikası sona erdirilmeli. İnsanların temel haklarını karşılaması ve belediye hizmetlerinin sağlanması açısından bu savaşın sona erdirilmesi gerekiyor. İşgalcilere karşı uluslararası baskı uygulanması gerekiyor. Uluslararası hukuk ayaklar altına alınıyor. Bu noktadan hareketle özellikle Türkiye’deki belediyelere ve UCLG MEWA’ya çağrıda bulunmak istiyorum. Filistin’le dayanışmanızı arttırmanızı bekliyorsunuz. MEWA sekreterliğinden acil eylem planı hazırlanmasını talep ediyorum. Somut ilerleme sağlanması için desteğe ihtiyacımız var.”
Konuşmanın ardından UCLG-MEWA’nın tanıtım filmi gösterildi.
‘GÜÇLÜ KÖPRÜLER KURMAMIZ GEREKİYOR’
Hollanda Lahey Belediye Başkanı Jan Van Zanen de, zoom üzerinden toplantıya katılarak, dünyanın zor durumlardan geçtiği bu günlerde belediyelerin bir arada olmasının çok önemli olduğunu kaydetti. Ortak değerlerin korunması adına bir arada olunması gerektiğini söyleyen Zanen, “Komşu belediyeleri bir araya getirmemiz, güçlü köprüler kurmamız gerekiyor. Şehir geleceğini yeniden yaratmak oldukça önemli” diye belirtti.
UCLG Genel Sekreteri Emilia Saiz, ülkeler arasında köprü kurmanın en önemli bir görev olduğunu ifade ederek, “Yerel, küresel olarak karşılaştığımız zorluklar var. Dünyada silahlı çatışmalarla insanlarımızı kaybettiğimizi görüyoruz. Buradaki insanları umutsuz bırakamayız. Umut yerel yönetimler olarak bizim vermemiz gereken duygudur. Çünkü bu zorluklara rağmen oradaki inanların kurtuluşa ihtiyacı var” dedi.
‘ YAŞAM SAVAŞI VERİYORUZ’
Toplantı “Kent diplomasisi ve yerel yönetişim komitesi: Şehirlerarası işbirliği” başlıklı oturumla devam etti. Moderatörlüğünü UCLG-MEWA Uluslararası ilişkiler Koordinatörü Yehia Ibrahim’in yaptığı oturumda, Filistin Yerel Yönetimler Birliği Başkanı Abdul Karim Zubaidi, Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırımcı, Arap Şehirleri Kalkınma Enstitüsü Genel Müdürü Dr. Anas Almughairy, Güzelyurt Belediye Başkanı ve Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Mahmut Özçınar, Ajloun Büyükşehir Belediye Başkanı Hamza Al Zghoul ve Rezan (Bağlar) Belediye Eşbaşkanı Siraç Çelik konuşmacı olarak yer aldı.
İlk olarak konuşan Abdul Karim Zubaidi, insanların hayatını etkileyen ciddi sorunlarla karşı karşıya olduklarını belirterek, İsrail’in suçlarının ve katliamlarının 1948’den bu yana devam ettiğine dikkat çekti. Şu anda Filistin’de çok ciddi sorunlarla karşı karşıya olduklarını sözlerine ekleyen Zubaidi, “Gazze yaklaşık yüzde 70 oranında tahribata uğradı. Bir buçuk milyon insan temel ihtiyaçlarını karşılayamaz durumda. Sahip olduğumuz imkanlar kesinlikle bu zorlukları aşmaya yeterli değil. Ölüm kalım mücadelesi veren bu halkın yaşamı desteklenmesi gerekiyor. Şehirlerarasındaki iş birliği sadece teorik bir kavram değil. Daha geniş anlamda bizim için deneyim, imkan paylaşımı anlamına geliyor. O yüzden iş birliğini arttırmaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyoruz” şeklinde konuştu.
‘YENİ MODELLER OLUŞTURMALIYIZ’
Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Mahmut Özçınar, “Gerek bölgesel gerek yerel yönetimler adına enerji politikalarında öne çıkmamız, birlikte çözüm arayışı bulmamız, yeşil enerjiye kavuşmamız lazım” dedi.
Filistin ve Lübnan’da İsrail’e karşı direnişin devam ettiğini ifade eden Hamza Al Zghoul, “Arap coğrafyasında çok ciddi bir cinayet yaşanıyor. Bölgeler yok ediliyor. Yerel yönetimler hizmetlerinin kalitesini artırmalıdır. Bu durum da değişim ve dönüşüme neden olacaktır” ifadelerini kullandı. Zghoul, son olarak kendi belediyelerindeki projelere, çalışmalara dair aktarımlarda bulunarak, konuşmasını tamamladı.
EŞBAŞKANLIK VE DEMOKRATİK YEREL YÖNETİM
Ardından Siraç Çelik, 8 yıllık kayyım sürecinden sonra oluşan tahribata dikkat çekti. 31 Mart yerel seçimlerinin ardından belediyeleri tekrar aldıktan sonra kayyım tahribatından dolayı ciddi sıkıntılar yaşadıklarını dile getiren Çelik, eşbaşkanlık sistemine dikkat çekti. Çelik, belediyelerin en büyük kazanımının eşbaşkanlık sistemi olduğunu belirterek, “Kadın ve erkeklerin eşit bir şekilde rol ve sorumluluk üstlendiğini belirtmek istiyorum. Siyasi partiler kanununda eşbaşkanlığa yasal dayanak oluşturulmuştur. Mücadeleyle yerel belediyelerde de bunun hayat bulacağına kuşkumuz yok. Özgür ve özgün yönetimler oluşturma amacına ulaşmanın yolu, yurttaşlık bilincinin oluşturulmasıdır. Yurttaşların yerel yönetimlerle demokratik ilişkiler kurması, yerel demokrasinin inşasına katkı sunacaktır. Dem Parti’li belediye eşbaşkanlarının tümünün ön seçimlerle seçilmesi buna bir örnektir. Eşbaşkanların yurttaşlara sorulması, adaylar arasında en fazla oyun alan kadın ve erkeklerin aday gösterilmesi, demokrasi örneği olarak kayıtlara geçmiştir. Bu deneyimin yaygınlaşmasıyla, merkezi yönetimi de bu doğrultuda dönüşüme zorlayacaktır” şeklinde konuştu.
‘DAYANIŞMA AĞININ OLUŞTURULMASI ÖNEMLİ’
Belediyeler arasındaki işbirliğinin artmasının kentlerin kimliklerin korunmasının en önemli seçeneği haline geldiğini dile getiren Çelik, “Teknolojinin gelişimi, nüfusun artışı, hızlı kentleşmenin yarattığı tahribata bağlı iklim değişikliği, bugün insanların karşı karşıya kaldığı en büyük sorunlardır. Bölgesel savaşın ve çatışmaların yol açtığı kentsel tahribata karşı, demokratik bir yerel yönetimlerin oluşturulması zorunlu hale gelmiştir. Geniş bir dayanışma ağının oluşturulması önem taşımaktadır” diyerek, sözlerini tamamladı.
Yapılan konuşmalar ardından ara verilen toplantı basına kapalı devam edecek.
Kaynak: Mezopotamya Ajansı.
***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***