İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, önceki hafta açıklanan Orta Vadeli Program’daki kur politikası ile ilgili konuştu. Avdagiç, 2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla beraber 2024 için öngörülen kurun, ihracatçıyı ve ihracata çalışan sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edeceğini kaydetti.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, aylık ortalama enflasyonun artık kısa vade için yüzde 1-1,5 aralığında tutulması gereken bir döneme girildiğini belirterek, “Önümüzdeki dönemin kısa ve orta vadeli hedefleri göz önüne alındığında, özel sektörün yanı sıra kamu iradesiyle belirlenen fiyat artışlarının da ana trendle uyumlu olması gerekiyor” ifadesini kullandı.
Avdagiç, İTO’dan paylaşılan yazılı açıklamasında, dezenflasyon sürecinde kritik bir döneme girildiğini belirterek, enflasyonda hissedilir bir yavaşlama gerçekleştiğini vurguladı.
Önemli noktanın aylık enflasyonun ana trendinde görülen yavaşlama olduğuna dikkati çeken Avdagiç, “Yeni süreçte, kamu iradesiyle belirlenen fiyatların, bundan sonraki süreçte enflasyonun ana seyri üzerinde daha da belirleyici olacağı kanaatindeyiz. Zira, bundan sonraki aylarda yıllık enflasyonda 8-9 puanlık düşüşler değil, daha düşük oranlı inişler göreceğiz” yorumunu yaptı.
Avdagiç, “Aylık ortalama enflasyonu artık kısa vade için yüzde 1-1,5 aralığında tutmamız gereken bir döneme giriyoruz. Bu yüzden de önümüzdeki dönemin kısa ve orta vadeli hedefleri göz önüne alındığında, özel sektörün yanı sıra kamu iradesiyle belirlenen fiyat artışlarının da ana trendle uyumlu olması gerekiyor. Beklenti ve talebimiz, dezenflasyon sürecinde karşı karşıya kaldığımız zorlukların, enflasyonla mücadelede elde edeceğimiz başarıya değmesidir” değerlendirmesinde bulundu.
“Kur sıkıntıları devam edecek”
Şekib Avdagiç, önceki hafta açıklanan Orta Vadeli Program’daki (OVP) hedeflerin yakalanmasının önemli ayaklarından birinin kur politikasının gerçekçi olmasıyla ilişkili olduğunu belirtti.
2025 sonrası kur ve enflasyon arasında bir korelasyon öngörülmüş olmakla beraber 2024 için öngörülen kurun, ihracatçıyı ve ihracata çalışan sektörleri ciddi şekilde zorlamaya devam edeceğini kaydeden Avdagiç, “Bir başka ifadeyle kur aleyhine açılan makastan kaynaklı sıkıntıların bu yılın genelinde, 2025-2026 ve 2027’de de devam edeceğini görüyoruz. Aynı zamanda ithalat talebinde artışa yol açabilecek. Bu da cari denge üzerinde ilave risk oluşturabilecek. Buna azami derecede dikkat göstermek zorundayız. İhracata dayalı büyüme trendinin sağlıklı şekilde devam etmesi için en ivedi beklentimiz, kur ve enflasyon arasında zayıflayan korelasyonun sağlanmasıdır” değerlendirmesini yaptı.
Ekonomide hedeflenen dengelenmede, reel sektörün ve KOBİ’lerin sağlığının da aynı hassasiyetle korunması gerektiğine inandıklarını ifade eden İTO Başkanı Avdagiç, “Şunun altını bir kez daha çiziyoruz. Enflasyonla mücadele sürecinde üretim yapısının korunması ve güçlendirilmesi ihmal edilmemeli. Yaşadığımız yüksek enflasyonun aynı zamanda arz açığı kaynaklı olduğunu kabul ederek, üretim açığının ne pahasına olursa olsun daha fazla artmasına müsaade edemeyiz. Dünya piyasalarıyla entegre olmuş Türkiye ekonomisinin üretim kaybına tahammül lüksü yok. Üretimin, aynı zamanda ihracat ve döviz geliri olduğu gerçeği, sıkı para politikasında da hassas bir terazi ihtiyacını gerektiriyor” açıklamasında bulundu. (AA)