Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Narin’in soruşturmasını manipüle etmek amacıyla o ifadeleri kim sızdırdı? Bu suç! Bakandan da hesap soracağım!

Faillerin en ağır biçimde cezalandırılması için üzerimize düşen ne varsa yapacağız


CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Adalet Bakanlığı’nın yürütmekte olduğu soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiğini ve bu durumun ciddi sorunlara yol açtığını ifade etti. Tanrıkulu, bakanlığın içinden soruşturmanın en kritik belgelerinin sızdırıldığını belirterek, bu sızıntının faillerine mesaj vermek amacıyla yapıldığını belirtti.

Tanrıkulu, “Soruşturmanın gizliliğine karar verilmiş bir durumda, Adalet Bakanlığı’nın sorumlu olduğu bir soruşturmanın en önemli belgelerinin sızdırılması suçtur. Bu belgelerin kimler tarafından sızdırıldığını ve şüphelilere mesaj vermek amacıyla kimlere iletildiğini ortaya çıkarmak Adalet Bakanlığı’nın sorumluluğundadır” dedi.

Bakanlığın bu sızıntıyı ortaya çıkaramadığını belirten Tanrıkulu, “Eğer bakanlık, soruşturmanın gizliliğini ihlal eden bu belgelerin kimler tarafından sızdırıldığını tespit edemiyorsa, Narin cinayetinin soruşturmasını nasıl çözebilir? Bakanlık bu sorunun üstesinden gelmekte yetersiz kalıyor” ifadelerini kullandı.

Tanrıkulu, Adalet Bakanı’na şu soruları yöneltti: “Soruşturma sırasında, gizliliğe karar verilmişken, Bakanlığınız tarafından en önemli ifadenin neden sızdırıldığı, kimlere mesaj verildiği ve kimlerin tutum aldığı konusunda hangi adımları attınız? Bu sızıntının arkasındaki kişilerle ilgili bir açıklama yapacak mısınız?”

Cinayet soruşturmasında şu ana kadar 10 kişinin tutuklandığını ve ölümün sebebinin henüz belirlenmediğini vurgulayan Tanrıkulu, “24 günde bu cinayeti çözemeyen bir devlet, hangi soruşturmayı çözecek? Bir köyde gerçekleşen olayı bu kadar kısa sürede çözemeyen devlet, soruşturmanın gizliliğini de ihlal etmiştir. Bu durumda hangi adalet sağlanabilir?” şeklinde konuştu.

Tanrıkulu, ilk gün sızıntı yaşandığında Bakan’ın hemen bir açıklama yapması gerektiğini belirterek, “Eğer Bakan, sızıntıyı öğrendiği anda ‘Bunun hesabını soracağım ve bunu sızdıranları devlet içerisinde bırakmayacağım’ şeklinde bir açıklama yapsaydı, failler çok rahatlıkla ikrar ederdi. Bu durumu sadece ben ve Diyarbakır Baro Başkanı dile getiriyoruz, başka kimse bu konuda konuşmuyor” dedi.

Exit mobile version