Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Dev Askeri Kapasitesi Ortaya Çıktı! Hizbullah Silahları Nereden Alıyor?

Dev Askeri Kapasitesi Ortaya Çıktı! Hizbullah Silahları Nereden Alıyor?


İsrail, yaklaşık 1 yıldır bombardımanını aralıksız sürdürdüğü Gazze Şeridi’nin ardından odağını Lübnan’a çevirdi. Haftalardır başkent Beyrut başta olmak üzere ülkenin birçok bölgesini bombalayan İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah’tan nasıl bir karşılık alacağı ise aslında net olarak bilinmiyor. Çünkü örgüt, İran tarafından yıllardır ileri bir teknolojiyle desteklenirken, bunu gizli tutmaya özen gösteriyor.

CIA World Factbook, bu yıl Hizbullah’ın 50 binden fazla silahlı savaşçısı olduğunu ancak hepsinin tam zamanlı asker olmadığını bildirdi. Bu rakam Hizbullah’ı, Yemen’de faaliyet gösteren Husilerin ardından bölgedeki en büyük savaşçı gruplardan biri yapıyor. Hizbullah’ın lideri Hasan Nasrallah, grubunun 100 bin eğitimli savaşçısı olduğunu söyledi ancak uzmanlara göre Hizbullah’ın siyasi hedeflerinden biri de kendisini İsrail’le başa baş mücadele edebilecek bir ordu gibi sunmak. Bu nedenle mevcut bilgi güvenilir olmayabilir.

DÜNYADAKİ EN BÜYÜK SİLAH CEPHANELİĞİNE SAHİP

Gazete Oksijen’in New York Times’tan aktardığına göre; Londra’daki Chatham House araştırma grubunun Orta Doğu ve Kuzey Afrika programında çalışan Lina Khatib, “Düşman karşısında gücünü ve kapasitesini arttırarak psikolojik savaşa girişmek Hizbullah’ın çıkarınadır” dedi. Khatib verdiği bir röportajda, İsrailli yetkililerin de Hizbullah’ın gücünü şişirerek son saldırılarını desteklediğini söyledi.

Peki ya Hizbullah’ın silahları? Uzmanlara göre Hizbullah, hükümetler hariç, belki de dünyadaki en büyük silahlı grup cephaneliğine sahip. CIA, makineli tüfekler, roketatarlar ve havan toplarının yanı sıra Hizbullah’ın yaklaşık 150 bin roket ve çeşitli tiplerde füzeye sahip olduğunu belirtiyor. CIA, Hizbullah’ın son yirmi yılda “daha geleneksel bir devlet benzeri konvansiyonel askeri gücün unsurlarını geliştirdiğini ve önemli askeri yetenekler sergilediğini” söyledi. Uzmanlara göre 2006’da İsrail’le girdiği çatışmada büyük kayıplar veren Hizbullah, bu çatışmadan yara almadan çıktı ve o zamandan bu yana silahlarının boyutu ve karmaşıklığı arttı.

KARABORSADAN BİLE SİLAH ALIYOR

Khatib, Hizbullah’ın silah stoklarının büyük bir kısmı için İran’a güvendiğini, ancak Tahran’a uygulanan yaptırımlar nedeniyle bunun da bir kısıtlama olduğunu savundu. Aynı zamanda grubun füzeleri modifiye etmek ve geliştirmek için kendi programını geliştirdiğini ve bunları saklamak için bir tünel ve sığınak ağı inşa ettiğini söyledi. Washington merkezli bir düşünce kuruluşu olan Atlantik Konseyi’nin Beyrut merkezli analisti Nicholas Blanford’a göre Hizbullah özellikle İsrail’in askeri gücüne karşı koymak ve bir kara harekatı durumunda İsrail hükümetinin kararlılığını kırmak amacıyla kritik altyapı ve şehirleri vurmak için bir cephanelik geliştirdi.

Bunu yapmak için grubun sadece İran’dan değil, Suriye’den, dolaylı olarak Rusya’dan ve karaborsadan da silah ve diğer askeri teknolojileri aldığını söyledi. Ancak Hizbullah şimdiye kadar çoğunlukla Katyuşa roketleri gibi eski silahlara bel bağladı ve tankları ve gemileri vurabilen füzeleri de içeren en gelişmiş ekipmanlarını kullanmadı. Blanford bir röportajında, “Hassas güdümlü füzeler gibi sahip oldukları iyi şeyler yedekte tutuluyor. Hizbullah’ın bunları kullanmaya başladığı gün, nispeten sınırlı bir çatışmanın büyük bir savaşa dönüşeceği gündür” dedi.

Kaynak: Gazete Oksijen

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version