Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Davaya karşı cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanmalı

Davaya karşı cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanmalı


T24 Haber Merkezi

İdeaPolitik Siyasi Araştırma ve Düşünce Enstitüsü (İdeaPolitik Enstitü) tarafından gerçekleştirilen toplantıda, hukukçu ve akademisyenler, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan hakaret davası ve siyasi yasak ihtimalini değerlendirdi. İdeaPolitik Enstitü Genel Direktörü Doç. Dr. Can Kakışım, “Bu davaya karşı CHP’nin İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklaması gerekir” dedi.

İdeaPolitik Enstitü, Ekrem İmamoğlu’na yönelik devam eden hakaret davası ve siyasi yasak ihtimalini, düzenlenen toplantıda değerlendirdi. Toplantıya, Enstitü Genel Direktörü Doç. Dr. Can Kakışım’ın yanı sıra hukukçular Prof. Dr. Hasan Sınar ve Doç. Dr. Tolga Şirin ile Siyaset Bilimciler Prof. Dr. Seda Demiralp, Doç. Dr. Berk Esen ve Doç. Dr. Pınar Erkem Gülboy katıldı.

İdeaPolitik Enstitü Genel Direktörü Doç. Dr. Can Kakışım, konuya ilişkin, “Bu davaya karşı CHP’nin İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı adayı olarak açıklaması gerekir. 14 Aralık 2022’de bu yapılmadığı için seçim kaybedildi. Ben, tanıdığım Özgür Özel’in bu demokratik olgunluğu göstereceğini düşünüyorum, hatta bundan eminim” değerlendirmesini yaptı.

“Bu tür bir kararı hiçbir hakime kolay kolay aldırtamazsınız”

Davaya ilişkin görüşlerini aktaran hukukçulardan Prof. Dr. Hasan Sınar, “15 yıl hakaret davalarına baktım, böyle ceza görmedim. Bu tür durumlarda hakaret tespit edilse bile adli para cezası verilir. Bu tür bir kararı hiçbir hakime kolay kolay aldırtamazsınız. O yüzden de ‘Hukuka uygun olmayan kararı alamam’ diyen hakimi HSK aldı, Samsun’a gönderdi, onun yerine de bu kararı alabilecek birini getirdi” dedi.

“CHP bu tavrı kabul ederse kararı meşrulaştırmış olur”

Doç. Dr. Tolga Şirin de “İçtihada göre verilen ceza çok ölçüsüz. HAGB’den yararlanılmasın diye ceza iki yılın bile üzerine çıkarılmış. CHP bu tavrı kabul edip halen maça devam ediyorsa, biraz tepki verip çok da vermiyorsa bunun iki sonucu olur. Bir, kararı meşrulaştırmış olur, bu normal olur. İki, bu normalleşirse yarın diğer adaya da ceza verilebileceği sonucu çıkar” diye konuştu.

“Muhalefet proaktif davranmalı”

Toplantıda yer alan isimlerden Siyaset Bilimci Doç. Dr. Berk Esen ise kararın siyaseti dizayn etmeyi amaçladığını belirterek, “Bir futbol maçına benzetirsek hakemin yıldız forvet oyuncusunu, yani her an skor tabelasını değiştirebilecek oyuncuyu kırmızı kartla saha dışına çıkarmak istemesi gibi. Muhalefetin karar açıklanmadan önce proaktif davranması gerekiyor. Siyaset dünyasında İmamoğlu haricinde bu ceza konusunu yüksek sesle tartışan bir aktör yok” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Seda Demiralp, konuya ilişkin değerlendirmesinde şunları kaydetti:

“Yasaların açık ihlali meşruiyetin bittiğine dair bir sinyaldir”

“İmamoğlu bir ceza durumunda insanların sokağa döküleceğini ve erken seçim talebinde bulunacaklarını söylemişti. Buna katılıyorum. Yasaların açık ihlali meşruiyetin bittiğine dair bir sinyaldir. Bu durumda siyasetin normal akışında devam etmesi beklenemez. Şimdi seçmene gidilmesi, doğrudan ilişki kurulması ve bunun kamuoyunca sahiplenilmesi gerekiyor. Hukuki süreci önemsiyorum, onun da bir tarafa bırakılmaması gerekir ama öte yandan seçmen kanalının açık tutulması, bunun seçmenlere anlatılması önemli.”

Doç. Dr. Pınar Erkem Gülboy da“Muhalefetin bir kişiyi feda edip farklı bir aday çıkartarak kendi çıkarlarının peşinden gitmesi tarzı küçük oyunlar toplumun siyasi iradesine karşı olur. Siyasi iradeyi sadece iktidar değil muhalefet de yok sayıyor demektir” dedi.

 

 

Exit mobile version