Site icon İnternet Haberler Köşe Yazıları Yorumlar Siyaset Ekonomi Spor

Kılıçdaroğlu: Erdoğan, yerel seçimden sonra görüşmek istedi

Kılıçdaroğlu: Erdoğan, yerel seçimden sonra görüşmek istedi


Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimlerin ardından kendisi ile görüşmek için bir talep iletildiği iddiasına yanıt verdi.

Kılıçdaroğlu, Ekol TV’de Armağan Çağlayan’ın sunduğu “Sorgusuz sualsiz” programına konuk oldu.

Gazeteci Can Ataklı’nın geçen hafta yazdığı iddia hakkında şu ifadeleri kullandı:

Erdoğan’dan böyle doğrudan gelen bir şey yok. Bir arkadaşım böyle bir olay olduğunu bana söyledi, ben de bunun doğru olmadığını ve kabul etmeyeceğimi ifade ettim. Dolaylı bir şey, evet; doğrudan gelen bir şey yok. Yani bana gelsin görüşelim veya ben davet edeyim gibi bir şey olmadı. Ama bu yönde bir teklif birisi aracılığıyla geldi. Ben de bunu doğru bulmadım ve görüşmeyeceğimi ifade ettim. Yani teklif gelmedi değil, ama bir aracıyla geldi.

“6’LI MASA LİDERLERİ VERİLEN SÖZLERİ TUTMADI”

Kılıçdaroğlu’nun, Ekol TV’deki programda yaptığı bazı diğer açıklamalar ise şöyle:

Özel bir suçlama getirmek istemiyorum. Ama 6 lider beraber yola çıktıysa ve oy birliği ile karar alacağız diye konuştuysak, liderlerin sözlerini tutması gerekiyordu. Ama bu olmadı. Anketler kazanacağımızı söylüyordu. Ama süreç benim de düşünmediğim şekilde ciddi bir sürece uğradı.

Çok büyük saldırılara muhatap oldum. Ama saldırılara karşı “Ne derseniz deyin biz buradayız” mesajı vermek istedim. Benim kişisel kararımdı. Reklamcıların değil.

“NE DEMEK NORMALLEŞME?”

Biz muhalefetiz. Ne demek normalleşme? Gerekirse masaya elinizi vuracaksınız. Biz gidip Erdoğan’a yalvardık mı? Emekliye ikramiyeyi mücadele ederek aldık. Biz gidip de Erdoğan’a “Beyefendi 3600 ek gösterge verir misiniz?” diye ricada mı bulunduk? EYT’liler için ricada mı bulunduk? STK ayrı ana muhalefet partisi ayrıdır. Yasalar bizi muhalefet partisi olarak tanımlıyor. Neyin yumuşaması? Ülke ateş çemberinde değil mi? Buyurun bakın. Emekliye sorun “Geçinebiliyor mu?” diye. İnsanın hakkını arama mücadelesi bir hak mücadelesidir. Bu mücadeleyi verirseniz siz siyasal olarak görevinizi yapmış olursunuz. Yaptıracaksın, siyaset budur. Rica ederek değil.

“15 TEMMUZ GERÇEKLERİ AYDINLATILMADI”

Darbe hukukundan arınmayan bir devlet gerçek anlamda bir demokrasiyi yaşatamaz. 15 Temmuz’da da sivil darbe oldu. Her 15 Temmuz’da 10’ar dakika konuşma yapardık. Ama Erdoğan benim konuşmamı istemedi. Çünkü gerçekleri anlatıyordum. 15 Temmuz’un gerçekleri henüz aydınlatılmadı.

“PARTİNİN DELEGELERİ KARAR VERECEKTİR”

Ben parlamentoya girdiğimde genel başkan olma düşüncem yoktu. Delegeler istediği için oldum. Delegeler derse ki “Gelmen lazım arkadaş”, görev verirlerse o zaman düşünürüm. Genel başkanlığın sorumluluğu fazladır, kolay değildir. Genel başkan tartışmalarının dışında kalmak istiyorum. Partinin delegeleri vardır. Parti kendi geleceğini belirleyecektir.

Ben devleti soyan adamla gidip yumuşama yapacağım. Ben bu ülkeyi beşli çeteye teslim edenlerle neyi anlaşacağım.

***Mutluluk, adalet, özgürlük, hukuk, insanlık ve sevgi paylaştıkça artar***

Exit mobile version